- 780 Okunma
- 2 Yorum
- 5 Beğeni
ACIYI GÖRMEK Mİ İSTİYORSUN? GÖZLERİME BAK..!
Biz anlatamayız o gider, sonra biter masal külkedisi olur yüreğimiz.
Saatler ayrılığı vurur, yüreğimize bir çivi çakılır, bantlarda fayda etmez.
Konuşsak dil susar, ağlasak göz. Bize düşer beklemek özlemle, hasretle,
Aşk ile beklemek. Vuslata nikâh kıyan bedenimize inat.
Bedenimden fersah fersah acı dökülüyor, ağır kanamalı artık tüm düşlerim, bedenin ikiye ayrılıp parçalanma serenatları. Acının çıbanları bir bir patlarken sol yanımda sana şiirler yazmaya çalışmakta, içimdeki deli cesareti.
En acıtanı da ne biliyor musun, Sen bu kadar acı çekmeme değer miydin?
Ben her kal dediğimde giden sen, sus dediğimde üstüme daha da gelen sen, herkesi ve her şeyi benden üstün gören sen değil miydin?
Şimdi gidişine sıfat arıyorum, sıfatsız kalmana yine de vicdanım razı değil ete kemiğe bürünüyor vicdanım ve ansızın ipini çözüyor dilimin tam hesap soracakken sana yine sus lar yapışıyor dilime oysa konuşsa ortalığın anasını ağlatacak biliyorum. Yüreğimde Alimin gücü, beynim de Yusuf’umun adaleti. Sevdamın en mavisi ile bakıyorum hayata, damla damla akıyor serzenişlerim, dilimle dudaklarımı mühürlüyorum. Göz bebeklerime jilet atan sen yaşlarım vuruyor yüreğimin duvarlarına, retinamdan kan damlıyor. Gitmek böyle bir acıdır diyor soluma saplı bıçak parlarken ihanetinin şavkında.
Gitmek öyle acıtır ki!
Ne dil tarif eder, ne de yürek. Üç kere yutkunup susar insan, gözlerinden akar acının kanlı yaşları, gitmek bir eylem olsa da gidişlerin şekli kokusu ve tadı vardır. Senin gidişin ise kekremsi ve acı açtığın yaranın ilacı yok, bantlarda fayda etmiyor. Bıçağın kemiğe dayanıp kestiği o andayım. Boğazımda ucu sivri bir acı bilsem ki! Kesince bitecek -Kes lan der miyim? Bilmiyorum. Dermansız bütün sancılar, dermansız bütün şiirler, sözlerin kifayetsizliğinde kafiye arası iki kelimeyim. Ne nokta kadar sabrım var, ne de dur diyecek gücüm. Oysa hayatın sarp ve dikenli yollarında bir polis edasında hep yukarıdaydı elim. Şimdi ellerimi arkama saklıyorum, korkuyorum, ya giderken vurup onları da kırarsan? Tıpkı yüreğim gibi.
Sahi, kırmadan dökmeden dağıtmadan gidemez miydin?
-Tüm gitmeler kanatır mı, diyen şaire sesleniyorum -Her gidiş bir bitiştir, her bitiş ise bir ölüş, ölmek acımaktır. Acıyı görmek mi istiyorsun? Gözlerime bak...
YORUMLAR
Gitmekle kalmak arasında can çekişir yürek, gitsen onsuz kalmaktan, kalsan onu kırmaktan korkarsın, susarsın, avaz avaz içine haykırırsın ona dair bütün kızgınlıkları, için yanar, dilin dişlerinin arasında, dilini ısırırsın onu kırmamak için. Sonra o gider ve sen, suçlusu olursun yaşadığın hayatın, her şey bir bir üstüne gelir, duvarda resimler, hayallerinde sureti, uyumak istersin bir süre onu unutmak için, uyuyamaz ve uyusun da düşlerinde görürsün. İlaçlara sığınırsın, seni bir süre sakinleştiren ama onu asla unutturmayan, o gider, geride ne sen kalırsın ne de senden bir eser, o gider hayat biter, o gider yaşam biter, o gider o en çok sevdiği gözlere yaşlar düşer. Hayal perdeleri aralanır, onunla geçen en güzel anları tek tek ve hiç atlamadan, kırdığın ve kırıldığın anları es geçerek, uzun uzun geçmişi izlersin.
Kaybettik sanırız bazen, kazanacaklarımızdan habersiz. O yüzden gitmek bir eylemse devrimi gerçekleştirmek için unutmak lazım. Kelebek etkisi diyorum artık, o kadar güzel yazılar ve şiirler yazıyorsun ki, okumak yazmaktan daha güzel geliyor seni ve yazdıklarını.
GÜNE GELECEK BİR YAZI, umarım dikkate alınır.
KeLeBeK EtKiSii
mükemmel bir yorumlama anlamlaştırmışsın yüreğine sağlık
bir konuşsam kırk kişi susturamıycak da biliyorsun yürek yorgun