- 466 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Ön yargı Üstadları
Kaleleri sağlam, yapıtları kendilerinden güçlü!
Benliğini başkalarını ezme konusunda kullanan, nerde ezik yalnız bir kalp görseler örselemekten incitmekten sakınmayan,bu üstadları hepimiz hayatında bir kaç defa burun buruna gelmişizdir.
Herkesten üstün bilgili, yetenekli olduklarını düşünürler, konumları gözlerinde o kadar büyüktür ki , basamağın aşağısında duranlar hakkında karar verme, uygulama yetisine sahiptirler güya.
Sormaz sorgulamazlar onlar için konunun doğruluğu mühim değildir, kendi doğrularıdır tabuları, asmaktan kesmekten hüküm vermekten çekinmezler.
Bakmakla görmek arasındaki ince ayrıntı yorucu sıkıcıdır, neden uğraşsınlar ki ,ön yargı hayatlarının tarzıdır, ihtisas yapmışlardır sonuç itibariyle.
Kişi öyle değil aslında böyleymiş, yanlışa meyil etmişler, problem yok onlar için, yargı duvarlarına bir defa vurdular, masum oluşu ilgilerini çekmez.
İspat edilmedikçe herkes masumdur, kanısına hiç inanmazlar, kafalarında kalemini kırarlar infaz ederler, sütten çıkmış ak kaşık olsa ne fayda.
Iyi bilirler umutları kırmayı, ümitleri sarartmayı.
En iyi eğitimi almış, yurt dışında master yapmışlardır, onlar kadar kimse insanları Iyi tanıyamaz ,hele ki ufak bir hatanın farkına varmışlarsa tamamdır bu iş.
Çıkarırlar dar ağacına, tüm güçleriyle sandalyeye tekmeyi atarlar,
sallandırmaktan geri durmazlar, kişi emek mi vermiş çaba mı göstermiş, onun gibileri sokakta sürüsüyle. .
Basarlar parayı , kullanırlar imkanlarını başka birinin daha çabasını emeğini umudunu satın alırlar. Yanlış çalışan beyinlerinin, eksikliğini kabul etmezler ön yargılarına kurban edecekleri bir milyar insan daha var .
Neden olmasın ki , geleceğine zemin hazırlayan kalıcı adımlar atmak için anını günü gecesini uykusunu feda edecek sayısız umut düşkünü. Görülmek farkedilmek uğruna kendinden vazgeçen sayısız gönlü zenginler..
Sayın ön yargı üstadları (!) egolarının onlara kattığı çok bilmişlik tavırlarına sığınarak, kişinin hangi karakterde olduğunu bir çırpıda çözerler, uzmanlık alanları ne de olsa!
Oturdukları koltuk onlara öyle bir güç verir ki , çizdikleri mesafe zamanla kibire dönüşür anlamazlar.
Alandan çok veren olmayı unutmuşlardır çoktan, adaletin yasalar önünde hükmü kalmamışken onlar neden uygulasın ki ,geçerli nedenleri varken üstelik.
Oysa dinlemek bir yüzün santiminde kişinin yaşadığı ruh halini hissetmek zor olmamalı, at gözlüklerinden kurtulup bakmaları gerekirken.
En güç olanı da bu ya, anlamak, sevmekten önce anlamak ,tanımaktan çok yüreği görebilmek ,insanın insana yaptığı en korkunç zulüm bu ön yargı!
Ön yargılara maruz kalanlar genelde hesap sormazlar , nedenini araştırmazlar gayri ihtiyar bir hareketle en yakın çevresinden öğrenmeye çalışır, zira hatasını sorgular, aklında kurguladıkları ile zulümün nedeni uyuşuyor mu, kendi için de cevap bulmaya çalışır, yazık ki boşa.
Ne kötü, zulmün sebebini arıyor olmak , şiddettin başka bir türüne bahane bularak insanın kendini rahatlatmaya çabalaması ..
Ahh ne güç insanın arafta kalması.
Acıya kalıtsal gerçek araması,
Acıyı vereni haklı çıkarma gayreti.
Oysa ön yargı acının en kalıtsal hali ,vicdanı rahatlatacak kişi acıyı veren,yaşayan değil..
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.