öylesine

• 20 Eylül 2020 Pazar 01:03:19

Özgürlük nedir.. dedi göçebe..
özgürlükmü gökyüzüne bakarken içkimizi yudumlamak mı sahilde..
yada geceleri huzurla uyumak gün boyu harcanan emeğin karşılıgı ..mı diye ekledi yaslandı iskemleye..
şehirli döndü baktı..
hazırlıksız yakalanmıştı soruya..
göçebenin gözlerindeki kurnazca ışıltıyı görünce farketti.
Güldü ..
nerden çıktı şimdi dedi bu soru.
zamana göre değişir dedi. Öteledi net cevap vermeyi..
zaman dedi herşeyi öğütüyor.
Dünkü dogrular bugünkü sıradan önemsiz şeyler haline dönerken
dünkü yanlışlar bugünkü önemli alışkanlıklara dönüşebiliyor dedi.

Nasl dedi göçebe..
özgürce yaşamak dedi şehirli..
çok eski zamanlarda toprak sahibi olmak özgürlüktü. Küçükde olsa ekip biçmek hayvanlarını beslemek. Küçük bir aile kurmak .soyunu devam ettirebilmek..
Bugün dedi göçebe. Bugünü anlat dedi..
acele etme dedi şehirli.
Aslında toprak sahibi olmak herzaman özgürlük listesinde ama bugün çok gerlierde kaldı dedi..
Sonrasında rahatça gezmek dolaşmak yerini aldı .insanlar istedigi yere gitmek istiyordu artık paraları vardı .dedi. Paralar bollaştıkça eşit bölüşmeler kayboldu düşünceler farklı yönlere kaydı . Siyasetle ekonomi karmakarışık haller aldı zamanla dedi.
Siyasete girme hem uzatmada bugüne gel dedi göçebe..
peki dedi şehirli..
bugünün özgürlügü çıplaklık dedi.. insanlara empoze edilen ne kadar çıplaksan o kadar özgürsün düşüncesi bilinçaltlarında baş köşede dedi.. artık plaj giysileri sokaklara hızla taşmış durumda. kifayetsiz beyinleri kıyafetsiz bedenlerle örtbas etme çabası had safhada diye ekledi..
aklıma gelmişken konuyla ilgili geçenlerde internetde okudugum bir bilgi vereyim dikkatle dinle dedi.sonrasında..
Tayt ın ne olduğunu bilirmisin.
Evet dedi göçebe. Artık pantolonun yerini aldı erkeklerde giymeye başladı dedi..
işte o tayt dedi şehirli. Bir haberde okumuştu insanlar çok eskiden benzeri ürünleri kışın içlik olarak giyerken 1900 lü yılların başında amerikalı bir girşimci vucudu saran kadın gece elbisesi olarak satmaya başlamıştı. Ama o yıllarda üreten adam amerikada ahlak elden gidiyor diye topa tutulurken yıllar sonra incecik şeffafını degil gece elbisesi artık sokaklarda giyildigini söyledi. Hemde muhafazakar oldugu söylenen ülkelerde bile..
evet dedi göçebe.gençlerimizde böyle bir özenti var ..
düşün dedi şehirli. Bunu gençler ben özgürüm kendimi öyle iyi hisediyorum diye giyiyorlar. Oysa yıllar önce amerikada kat kat kalını gece giysisiydi bunun. Zamanın yanlışları nasıl ögüttügünü ve sıradanlaştırdıgını gör dedi..
zamanı suçlamamak lazım ama dedi göçebe.
Dünyayı yozlaştırma çabası içinde olan üst akıl olamazmıydı insanları medya aracılıgı ile kalıplara sokan .
Düşünsene dedi.. haberlerde saatlerce çeşitli cinayetlerden bahseden medya haber ertesinde başlayan dizilerinde gencecik kızların hayatta hep daha çoguna sahip olmak için ilk işe girdiklerinde direk patronun zengin oglunu ayarlamaya çalışması ve bunu cinsel objelerle yapması dizilerin vazgeçilmez konusu degilmiydi.. o zengin oglan çocuğuda bunca ilgiden daldan dala konması halk içinde özenti yaratmıyormuydu.. İnsanların bilinç altlarındaki ilgi çekme yada daha çoguna sahip olma dürtüsünü kendilerine verilenle kolayca elde etme çabası belki birilerinin işlerine geliyordu.
Olabilir dedi şehirli. Soruyu sordun düşüncemi söyledim dedi. Bugün gelişmiş oldugu iddia edilen batı ülkelerinde olan yozlaşmışlıklar artık bi kaç yılda bize geliyor özgürlük olarak ..batıda şu anki özgürlük çıplaklık dedi.. alternatifinide tek kalıba sokmuşlar . yozlaşma ve yobazlık. İki uç ama ayrılmaz dost diye ekledi.. birinden kaçan digerine digerinden kaçan öbürüne tutuluyor aklının başına gelmesi yıllar alıyor ama o arada olan oluyor dedi.
İşte böyle günümüzde özgürlük çıplaklık. Belki yıllar sonra incir yapragına döneriz bunca tekstil sekötrü ne yapar o zaman bilmem dedi gülümsedi..
Sonra içinden çıkamıcagız sanırım artık geç oldu dedi şehirli.eve gitmeli artık dedi..
evet dedi göçebe.
Son yudumları almalı gitmeli . Bizi aşar bunlar. Herkes haklı nede olsa dedi..
ve yarı sarhoş kafayla yol almaya başladı evine doğru
bir kaç kelime döküldü ağzından mırıldanmalarda..

kelimeler kıyafetsiz olmalı insanlar değil..
çırılçıplak çıkmalı ağızdan bakarken gözlerine
ne o öyle canım cicim aşkım lafları süslü püslü..
seni seviyorum demeli berrakça kıyafetsiz..

saflığını göstermeli yalanların heycanına kapılmadan
bir bakış yanına üryan gelmiş bir kaç kelime yetmeli
sıcacık bir gülüş ardından o da üryan
kızarmalı insan seviyorum derken onca saf üryanlıkdan..

yoksa süsleyip püslenirse hunharca kelimeler
kıyafetli kelimelerde kifayetsiz kalırsa anlamlar
sahte ışıltılar altında yozlaşırsa duygular
öne çıkarsa göz kamaştırmalar
çıplaktıkdan medet arar o zaman insanlar...