- 263 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
PASAJDA DÖRT CESET BÖLÜM-21
PASAJDA DÖRT CESET BÖLÜM-21
Asayişten içeri girdiğinde, gözlerinden ateş püskürüyordu. Doğru kızların yanına giderek,
‘’ Bana bak Eda, o karıyı bu gün karga tulumba getirmezsen Asayişe. Ben seni paketleyip postalayacağım.’’
Eda, Hayal’in yüzüne baka kaldı.
‘’ Ben şimdi sana ne yaptım?’’
‘’ sen bir şey yapmadın, kaldığım otelde odamın üstündeki odaya yerleşmiş. Dün akşam az daha bana tecavüz ediyordu. Gidin yakalayın. Şu kağıdı da Leyla’ya ver onun telefon numarası.’’
‘’ Kimden bahsediyorsun?’’
‘’ Rezzan’dan bahsediyorum. Bir türlü peşimi bırakmadı.’’
Eda, ekibin yarısını peşine takarak yola çıkarken, kızlarda Hayal’in etrafını sardılar.
Kirli,
‘’ Valla şanslı kızsın, ne zamandan beri peşinden koşturuyoruz yakalayamıyoruz. Kadın senin peşinden koşuyor. Elin boş geliyorsun?’’
‘’ Bana bak asabımı bozma, sinirlerim tepemde. Kirli misin, temiz misin ne olduğun belli değil. Makinaya atar iki gün boyunca seni yıkarım.’’
Hepimiz birden makaraları koyuverdik. Etrafına bakınan Hayal’de gülmeye başladı. Daha sonra,
‘’ Özür dilerim Kirli seni kırmak istemedim.’’
Kirli,
‘’ Kırılan kim? Valla çok hoşuma gitti.’’
Öğlene doğru ekip eli boş dönünce, keyfimiz kaçtı. Hepimizin suratı asıldı. Yine sessizliği bozan Hayal oldu,
‘’ Ya kumrular gibi ne düşünüyorsunuz? Biraz hayal gücünüzü çalıştırın. Üçüncü şahıs veya şahısları arayalım. Mutlaka bir şeyler buluruz.’’
Büşra,
‘’ Üçüncü şahıslar derken?
‘’ Bu ikiliye, mutlaka yardım eden birileri vardır. Bunları da onun mahallesinde bulabiliriz. Ne kadar kahve, berber, bakkal, tekel bayisi varsa girip çıkalım. Tanıyan gören biri çıkacaktır. Hadi hep beraber harekete geçiyoruz.’’
Benim nasibime berber dükkânı düştü. Dükkândan içeri girip, selam verdikten sonra, elimdeki resimleri gösterdim. Genç olanı dikkatle baktıktan sonra,
‘’ Bu bizim Olcay’’ diye cevap verdi.
‘’ Bu günlerde Olcay’ı buralarda gördün mü?’’
‘’ Bir aydır ortalıkta görünmüyor çoluğu çocuğu ser sefil oldu. Zira bir kadınla ortadan kaybolduğu söyleniyor.’’
‘’ Olcay’ın samimi olduğu yakın arkadaşı yok mu?’’
Berber biraz düşündükten sonra,
‘’ Var tabi Sokağın sonunda benim sırada, sondan ikinci evde oturuyor. Adı Mülayim.’’
Kirli,
‘’ İyi çalışıyorsun gözüme girdin Hayal.’’
‘’ Öyledir iyi çalışırım.’’
Tarif edilen evi bulduk. Kapıyı çaldım. Karşımıza genç bir adam çıktı. Rozetimi göstererek ,
‘’ Adın Mülayim mi?’’ ‘’ Evet’’ deyince,
‘’ Kirli tutukla bunu, Asayişe götürüyoruz.
‘’ Benim suçum ne?’’
‘’ Dün seni Olcay’la görmüşler, suçun yardak ve yatakçılık etmek.’’
Aklıma gelen ilk yalan bu olmuştu. Mülayim’in cevabından sonra afallamak sırası bana gelmişti.
‘’ Nereden duyduysan? Doğru. Dün beni aradı ayaküstü birkaç dakika görüştük sonra ayrıldık.’’
Kirli bana hitaben,
‘’ Bravo bu kadarını ben bile akıl edemezdim.’’
‘’ Çok konuşuyorsun Kirli. Biraz çalış.
Kirli Mülayim’i sorgu odasına alırken, Eda yanıma geldi. ‘’ Biz elimiz boş döndük.’’
‘’ Bizim elimiz dolu ama bedeli benim için ağır oldu biraz.’’
‘’ Gel kantine gidelim, bana çay ısmarla. Söyleyeceklerim aramızda kalacak. Söz ver.’’
‘’ Söz kimse bilmeyecek?’’
Kantine indik, çaylarımızı içerken, kimsenin duymayacağı şekilde,
‘’ Dün akşam kadını konuşturmak için zaafından faydalandım.’’
‘’ Nasıl faydalandın?’’
‘’ Daha evvelde söylemiştim kadın hem cinslerinden hoşlanıyor. Bende onunla seviştim.’’
Birden sesi kantinde bomba gibi patladı. ‘’Nasıl?’’ Sonra, kısık bir sesle,
‘’ Nasıl Yani? Seviştim derken, Kadın kadına?’’
‘’ Evet, kadın kadına? Önce kötü oldum ama sonra oluruna bıraktım.’’
‘’ Pes valla, helal olsun ben hayatta yapamam.’’
‘ Mecbur kalırsan öyle yaparsın ki? Bak söz verdin kimseye anlatmak yok.’’
‘’ Merak etme böyle şeyler anlatılmaz orta yerde. Ama bir şey soracağım. Buda benim merakım.’’
‘’ Sor?’’
‘’ Kadın kadına sevişmek nasıl bir şey?’’
‘’ Bence, hiç düşünme ve denemeye kalkma.’’
Biraz sonra Kirli yanımıza gelerek,
‘’ Hadi kızlar çıkıyoruz, Mülayim çok çabuk döküldü.’’ Bahçeye çıktık biz minibüse doğru yürümeye başlayınca Kirli,
‘’ Yürüyerek gideceğiz. Hemen iki sokak üzerimizde daire kiralamışlar.’’
Hayal,
‘’ Vay kurnazlar, dibimize kadar girmişlerde haberimiz yok.’’
Apartmanı bulduk ama yine hayal kırıklığı yaşadık. Buraya hiç gelmedikleri anlaşıldı. Kapıcıyla konuştuktan sonra arkamıza bakarak Asayişe döndük.
2
‘’ Bak şu Mülayim’e, sabah parayı aldı. Yarım günde daireyi tuttu. Bayağı becerikli adammış doğrusu.’’
‘’ Öyledir Rezzan beni arkadaşım bir tanedir.’’
‘’ Bir tane olmasına bir tane ama ben bir kendime, bir de sana güvenirim. Arabayı müsait bir yere çek beni bekle.’’
‘’ Bir şey mi oldu?’’
‘’ Merak etme bir şey olmadı. Önünden geçtiğimiz marketten alış veriş yapacağım. Gece ihtiyacımız olacak.’’
Arabadan inen Rezzan, marketten içeri girip gözden kayboldu. Yarım saatten fazla geçmesine rağmen Rezzan görünmeyince, Olcay telaşlanmaya başladı. Yoksa başına bir şey mi geldi diye düşünürken, Rezzan’ın arabanın camına vurduğunu görüp derin bir nefes aldı.
Rezzan’ın elindeki paketlere bakılırsa, neredeyse bir haftalık alış veriş yapmıştı.
‘’ Sen ne yaptın tatlım? Markette bir şey bırakmamışsın.’’
Yeniden yola koyuldu.
Dikkat et yanlış yola sapıyorsun diye Rezzan’ı uyardı.
‘’ Ne yaptığımı biliyorum merak etme. Güven bana.’’
Topkapı’daki benzin istasyonunun yan tarafındaki
sokağa girince Olcay şaşkınlıkla Rezzan’a Baktı.
‘’ Niye buraya geldik, burası güvenli olamaz.’’
‘’ Merak etme, emin ol en güvenli yer burası.’’
Alış veriş torbalarını içeri taşıdıktan sonra, etrafı üstün koru topladılar. Rezzan marketten aldığı mumları yaktıktan sonra,
‘’ Bize bu kadar aydınlık yeter. Bir şeyler atıştıralım ondan sonra ne yapacağımıza bakalım.’’
‘’ Allah’tan elektriği kesmemişler, yoksa çay da içemeyecektik.’’
‘’ Çayı falan boş ver, Kamuran’ın işini yarın gece bitireceğim.’’
‘’ Babanın başına gelenleri anlatmayacak mısın?’’
‘’ Kusura bakma Olcay. Bir kişiye anlatacağım. O zaman sende öğrenirsin.’’
‘’ Bu şanslı kişi Eda Komiser mi?
‘’ Aferin be kafan çalışıyor. Sana bir soru soracağım.’’
‘’ Sana veremeyeceğim cevap yok. Ne istersen sorabilirsin?’’
‘’ Çocukların hiç aklına geliyor mu? Karını siktiret. Onu düşünseydin üstüme çıkmazdın.’’
Keder kaplamıştı içini. Derinlerde çok derinlerde gittikçe büyüyen özlem yumağı geldi, geldi boğazına takılıp kaldı. Rezzan’ın yüzüne bakmaya cesaret edemiyordu.
‘’ Ben cevabımı aldım. Tahmin etmiştim, hiç merak etme tatlım. Onlara da sıra gelecek. Çocuklarını doyasıya seveceksin. Şimdi beni iyi dinle. Kamuran’ı markette mi halledelim? Pasajda mı?’’
‘’ Bu sefer gürültü çıkarmadan bu işi halledelim. En uygun yer market. Benim düşüncem bu yönde.’’
‘’ Sana son bir soru daha soracağım. Ben şimdi seri katil miyim? Gözümü kırpmadan kadın demiyorum erkek demiyorum öldürüyorum.’’
‘’ Samimi bir cevap istiyorsan söyleyeyim. Evet, sen seri bir katilsin. Bana bir şey söylemiştin hatırlıyor musun?’’
‘’ Yoo hatırlayamadım?’’
‘’Demiştin ki, öldürürken orgazm oluyorum. Sen sadece seri katil değilsin, sapık bir seri katilsin. Bana kızabilirsin ama doğrusu bu. İntikam diyeceksin? Artık intikam söz konusu değil. Öldürerek mastürbasyon yapıyorsun. Cinsel duygularını tatmin ediyorsun.’’
‘’ Doğruları söylediğin için teşekkür ederim Olcay. Artık yatalım mı?’’
‘’ Şunu da unutma, ölü bir kadınla seviştin. Onun üzerinde kendini tatmin ettin.’’
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.