- 1908 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ESKİŞEHİR 6 NOLU SAĞLIK OCAĞININ NURSEL ABLASI
ESKİŞEHİR 6 NOLU SAĞLIK OCAĞININ NURSEL ABLASI
Yıl:2020
Aylardan Eylül’ün 17’si
Mevsim sonbahar....
İkinci bahar da derler adına ama değil
Hüznün ta kendisi
Ömür ikindisinde örselenen düşler...
Ümit ekilen baharlara kırağı düşmesi
Buz mavisi umutlar...
Yaprak dökümü,bağ bozumu vakti
Hazin hikayelerin sonu...
Şubat ayazında yorgun bir akşamüstü Sevgili Eşimin ateşi,hastalığı sebebiyle aldığı kemoterapiden iki gün sonra birden 41 dereceye çıkıyor.Kalkacak mecali bile yok,bütün eklemlerinin ağrıdığını söylüyor.
Kaygı içinde hemen acile gitmek için tam kapıdan çıkacakken telefonum çalıyor...
Bakmakla bakmamak arası tereddüt ediyorum,ayaküstü açıyorum.
Telefondaki ses Eskişehir’de 6 Nolu Sağlık Ocağında birlikte çalıştığımız Nursel ablam.
Daha telefonu açar açmaz, " Ben akciğer Kanseri oldum ya Ayla’m! " diyor.
Olduğum yerde donup kalıyorum,eşim ateşler içinde yanarken,
arkadaşımın içine kor ateşler düşerken...
Üzülerek " Nursel ablacım Hilmi hasta,şu an acile gidiyoruz,
ben seni müsait olduğum en kısa zamanda arayacağım." diyorum,kapatıyorum mecburen!
Eşime tetkikler yapılıyor,serum takılıyor,influenza testi
yapılıyor,pozitif çıkıyor,tedavi veriyorlar.
Eve geliyoruz ay karanlık bir gecede.
Hemen Nursel ablamı arıyor,uzun uzun konuşuyoruz,birlikte...
Geçirdiğimiz o güzel yılların anılarından değilde,kanser belasından!
Cevaplamakta içten içe zorlandığım,bana sorduğu ilk soru,
"Ayla’m ben bu hastalıktan kurtulur muyum sence? " oldu.
Ben de tabi ki de iyileşeceksin güzel gözlü Nursel ablam!
Biliyorsun biz 6 yıl bitti savaşıyor,inatlaşıyor,cebelleşiyoruz hiç durmadan.
Hemen tedavinin başlayacağını,kemoterapi ve ışın alacağını söylüyor ve sonraları da tedavisinin başladığından bahsediyor...
Zaman zaman hastalıkla ilgili diyalogda bulunuyoruz.
Bir süre sonra da bana whatsappdan önceki akciğer filmi ile yeni çekindiği filmi atıyor,her ne kadar filmden anlamasam da!
Ve devamında yazıyor...
" Ayla’m çok mutluyum,ilk seninle sevincimi paylaşmak istiyorum.
Doktor bana dedi ki,önceki filmle şimdiki arasında çok fark var,neredeyse silinmiş gibi diyor.
Acaba doğru mudur şüphesiyle,benden onay bekliyor.
Ben de çok sevindiğimi ve Allah’tan hasta olan herkesin iyi olmasını diliyorum.
Kısa bir süre sonra Nursel ablayı aradığımda telefonuna ulaşamıyorum.
O günlerde ilk çalıştığı yerde arkadaşı olan ve benim de eşimin kemoterapi hemşiresi olan adaşım bana mesaj yazıyor.
Arkadaşlarım Nursel’e hiç ulaşamıyorlar,senin bir bilgin var mı diye soruyor.
En son konuştuğumuzda iyiydi diyorum ve hemen arıyorum,ulaşamayınca meslektaşımız olan kızını arıyorum.
O’da,annem hastalandı Ayla teyze,10 gün kadar hastanede yattı,çıktı.
Eli ayağı tutmuyor evde yatıyor,bu yüzden telefona bakamıyor,kapalı tutuyor hep.
Nursel ablanın durumu hakkında arkadaşını bilgilendiriyorum.
Kemoterapinin yan etkilerinden geçici oluyor bu şikayetler,
bazen uzun da sürebiliyor diyor,biraz endişem azalıyor.
Ve biz telefonu kapalı olduğu için bir süre haberleşemiyoruz.
Daha 3 gün öncesiydi,şansımı deneyip whatsapına mesaj attım.
Nasılsın Nursel ablacım?İnşallah iyisindir,güzel haberlerini bekliyorum diyerek.
Ardı sıra hemen cevap yazıyor ve peşinden bana sesli mesaj atıyor kendi sesiyle...
Heyecanla okuyor,üzüntü içerisinde dinliyorum duymak istemediklerimi.
" Canım Ayla’m ben kalkamıyorum,kaslar yüzünden yürüyemiyorum,yatıyorum,
moralim çok bozuk " diyor.
Ben de, " Canım ablam moralini sakın bozma.Bu şikayetler kemoterapinin geçici yan etkilerindenmiş,sabır et.Bak bize 6 yıl bitti de,hastalık bitmedi!
Ne sıkıntılar çektik ama moralimizi hep yüksek tutmaya gayret ettik.
Allah’ın izniyle iyi olacaksın sen de inşallah.
Hep iyi şeyler düşün,yürekten inan iyi olacağına " diyorum teselli ederek.
6 Nolunun güzel gözlü,güzel sözlü güzel ablası...
Sen ki,çalışırken de,sonradan da herkese ne güzel moral veriyordun merhametli,
yufka yüreğinle.Şimdi de kendine uygula.
Önümüzdeki günlerde Eskişehir’e geleceğim Allah izin verirse.
Yanına gelip,seni kaldırırım inşallah diye ona bir umut aşılıyorum,ama gel gör ki aşı tutmuyor.
Oysa Nursel ablanın yaptığı onca verem aşılarının hepsi tutuyor.
Yıllardır Sevgili Eşimin her kemoterapi tedavisinde,sanki ondan çok ben yorgun ve hasta olurum,kımıldamaya halim kalmaz,ölüp ölüp dirilirim.
Dün yine eşim kemoterapi öncesi tetkiklerini yaptırıyor,
sonucu telefonuna mesaj geliyor...
" Tedaviyi alabilirsiniz,sonuçlarınız bir önceki ile aynı " diyor ve ben seviniyorum.Eşime diyorum ki,ne güzel kanser hücreleri uyumuş.
O ise, " Ne uyuması Ayla,benimkiler cin gibi! " diyor.
" Dost uyur,düşman uyumaz! "
İçimizden üzülsek de,yine de birlikte gülüp geçiyoruz hayatın cilvelerine...
Sonra face açıyorum karşıma çıkan ilk paylaşım birlikte çalıştığımız bir arkadaşımızdan...
" Çok üzgünüm!Arkadaşım Nursel’i kaybettik! " diye yazmış.
Şok oluyorum,inanamıyorum,nefesim daralıyor,uyuyamıyorum gece boyu.
Hayat ne kadar kısa diyorum Sevgili Eşime!
Anılar geçiyor buğulu gözlerimin seyrinden...
Birlikte çalıştık,yedik içtik,acımızı da,sevincimizi de paylaştık bir aile gibi.
İş yerine çayın yanında hep birlikte yemeye ne çok kurabiye,un helvası yapar getirirdim,tatlı yiyip tatlı konuşalım diye.
Çok beğenirdi Nursel ablam.
Annesiyle de komşuyduk aynı mahallede.
Zaten kendisi yemyeşil güzel gözlü,güzel sözlü,güler yüzlü,
merhametli,yardımsever,çalışkan bir ablasıydı 6 Nolu Sağlık Ocağının...
Nursel ablam,küstüm sana ben!
Ben bir kaç gün sonra yanına gelecektim.
Yanına gelmeden,şaka yapıyor gibi bırakıp gittin!
Oysa anlamalıydım bekliyorum demeyişinden,umutsuzluğundan!
Çok üzgünüm!
Güzel Ablam Allah rahmet eylesin,mekanın cennet olsun,
yaptığın tüm iyilikleri karşına çıkarsın inşallah.
Ailene büyük sabırlar diliyorum.
AYLA CERMEN TÜFEKÇİ
Bugün genç yaşta kaybettiğimiz çalışma arkadaşımız güzel insan NURSEL KEYİK ablamın anısına...