- 704 Okunma
- 4 Yorum
- 2 Beğeni
TULUMBAYI DELENLER
TULUMBAYI DELENLER
Zamanı behrin birinde bir saka varmış.Merkebine su tulumbalarını yükler sahillerde, sokaklarda su satarak geçinirmiş.Günler, aylar böyle geçip giderken kendisine bir çocuk dadanmış.Saka yoldan geçerken çocuk elindeki sivri çöple sakanın tulumbalarını delermiş.Bir böyle iki böyle artık saka geçinemez hale gelmiş.Çocuğu biraz araştırmış birde ne görsün, Çocuk hakimin çocuğu çıkmış.Al başına bela.Çaresizlik içinde hakimin karşısına çıkıp durumu hakime anlatmış.Hakim derin derin düşünmeye başlamış.Allahtan olgun adammış.Akşama kadar düşündükten sonra kendinin hiç bir hatasını bulamamış.Akşam eve varınca hanımına sormuş.
-Hanım! durum böyle böyleymiş.Ben düşündüm bir hata bulamadım.Sende kendini sorgularsan sevinirim.
Hanım bir süre düşündükten sonra hakime olanları anlatmış.
-Bu çocuğa hamileyken komşuya oturmaya gitmiştim.Komşunun bahçesinde nar gördüm ve canım çok çekti.Hakimin hanımı sümdüklük yaptı demesinler diye elimdeki şişi nara sokup bir kaç damla ağzıma damlattım.Tek suçum budur.
Hakim telaş içinde, hanımının hemen komşuya gitmesini ve durumu anlatıp helallik istemesini söyler.Ve olay tatlıya bağlanır.Aradan bir hafta geçtikten sonra hakim sakayı bulur ve durumu sorar.Saka minnet dolu bir bakışla..
-Allah razı olsun hakim bey, siz söyledikten sonra çocuk bir daha tulumbalarımı delmedi.
Hâlbuki hakim çocuğuna hiç bir şey söylememiştir...
Şimdi efenim zamanın kötülüğünden, insanlığın azdığından hep birlikte şikayet eder olduk.Evlensek şiddet, ayrılsak ölüm. Çalışmasak açlık, işe girsek zulüm.Para için dedeyi kesenler, miras için kaynanayı boğanlar, ters baktı diye beş saniyede adam öldürenler.
Toplum dediğimiz olgu bu günden yarına bozulmaz.Bu çürümenin tarihi bir süreci vardır.Ve bu süreçte herkes suçludur.Çünki uzun bir süreyi kendimizi kandırmakla geçirdik.Kimimiz yaptığı haksızlıklara Kur’an’ı alet etti,kimimiz yediği herzelere Atatürk’ü kalkan yaptı, kimimiz pislikleriyle birlikte üç hilalin gölgesine sığındı.Aslında hepsinin amacı devlet gücünü ele geçirip heybeyi doldurmaktı.Her türlü riyakarlığı kullanarak heybeleri doldurdunuz.Bazen adamını buldunuz "TOKİ" den eviniz oldu, bazen adamını buldunuz çocuğunuz devlet işine girdi, bazen de emrinizdekileri sövüşleyip derebeylik kurdunuz.Yalnız bu nar sularıyla beslediğiniz ve çokluğuyla övündüğünüz gençlik sizin ananızı ağlatacak.Kimisi labaratuvarlarda virüs
üretecek, kimisi türbanlı kadın ticareti yapacak, kimisi de jigola siteleri kuracak. Hizmet her daim ayağınıza gelecek.Çünki bu gençlik sizin ne kadar ikiyüzlü olduğunuzun farkında.Sizin inandığınız hiç bir şeye inanmıyor.Deizim ve ateizim kapıda.
Tabi ki bu gençliği suçlamamak lazım.Belki de bu nar sularının etkisidir.
KENDİNİZE İYİ BAKIN, TULUMBAYI DELDİRMEYİN...
YORUMLAR
Perdenin önündekilere bakıp su çizdiğiniz tablo çok mantıklı çok iyi bağlanmış, analiz edilmiş görünüyor.
Fakat perdenin arkası yani sahnenin dışındakiler için bu gözlem ve sonuç gecerli değil.
Hayat bir terazi bazen kefelerin dengesi bozulsa da bir süre sonra eşitlenir, lehte olan aleyhe dönüşür. Değişmeyen tek şey değişimin kendisi hükmünce, çok da vahim düşünmemek lazım gelir.
Gençlik adına konuşacak kadar onlara yakınım ve bu konuda birşeyler söyleyecek kadar da hakkim var.
Kayıplar olsa da kazanımlar var, şuurlu bir gençlik var ve onlar su an sessiz odalarda ders çalışıp kitap okuyorlar.
Sokağın nabzına göre düşünmemek lazım.
Denizin altındaki buz dagı , kibrin Titanigini batırır.
Saygılar.
Ahmet Çiftci
"Çünki bu gençlik sizin ne kadar ikiyüzlü olduğunuzun farkında.Sizin inandığınız hiç bir şeye inanmıyor.Deizim ve ateizim kapıda."
deizmi ve ateizmi kötü göstermeseydiniz iyiydi hocam...
ben deist oldum... lakin bahsettiğiniz;
"Yalnız bu nar sularıyla beslediğiniz ve çokluğuyla övündüğünüz gençlik sizin ananızı ağlatacak.Kimisi labaratuvarlarda virüs üretecek, kimisi türbanlı kadın ticareti yapacak, kimisi de jigola siteleri kuracak. "
aklıma hiç gelmedi.. lakin olacak mı bunlar? evet mutlaka olacak
önce: genel evlerde seks robotları işe başlayacak..
sonra; bir çok işte robotlar, makineli tarıma geçer gibi belki de daha hızlı hayatımıza girecek.
daha sonra: bireysellik başlayacak, bireyler aileden kopacak ve şirketlerin eline mecburen düşecek, kimi ham madde olacak kimi de köle..
bunlar olurken; gençlerin arasında intihar gitgide yayılacak, toplu intiharlar baş gösterecek...
önden ölen daha önce kurtulacak tüm öngörülerden, arkada kalan daha çok ızdırap çekecek.
ve yine birileri hep kaşıkcı kavgasına devam edecek, siydik yarıştıracak...
dünyanın nüfusu bir şekilde azaltılacak o da muhakkak olacak, bahanesi farklı olabilir lakin meydana gelecekler bunlar diye düşünüyorum...
penbe veya mavi tablo çizmek için zorlamaya gerek yok düşünceleri,
ok yaydan çıktı...
saygılarımla..
Ahmet Çiftci
:))
güzeldi bence, gerçi bizim taraf yemeleri eline yüzünü bulaştırsa da:)
malum İSKİ olayı.
eyvallah.