- 780 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
KORONA TEDBİRLİ SILA-İ RAHİM
Bu sene "Sıla-i Rahim" yapalım mı, yapmayalımmı derken, hanımla kararı verdik, düştük bir cuma akşamı, Çankırı yollarına..
Ve sabah namazını müteakip, dayandık köyümüzün baba yadigarı, anılarımızın menşei, çocukluğumun unutulmaz anılarının olduğu, dar fakat huzurlu mekanlara.
Eski tadı olmasada, herşeyin bizi terk edip gittiği, anıların bir bir gözümüzün önüne serildiği bu diyarlarda, derin derin ciğerlerimize, oksijen yüklü havayı çekme imkanını elde etmiş olduk.
Her tarafta son model arabalar ve devasa betonarme binalar yükselmekte, Toki ve halkımızın yaptığı yeni betonarma binalar, insanlar arasında da mesafe koymuş durumda. Sırça köşkler, eski tatlı samimi köy havasını gölgelemiş, insanımızda garip bir soğukluk ve ego sezilmekte. Her şeye inat güneş aynı güzellikte, hava aynı doğallıkta, hiç değişmeden bizi karşılamakta..
Çankırı ilinin Orta kazasına bağlı bu mahalleye "KANLICA" ismi verilmiş. Eskiden havanın nemsiz ve kuru olması nedeniyle, kesilen etler güneşte kurutulurken, "KANLI - CANLI" kurtlanmadan kurutulur, yemeklerde kullanılır mış. İsmini burdan aldığı söylenmektedir. ( Aynı görüş istanbuldaki kanlıca içinde söylenir.) Hava kirliliğinin sıfır oldugu, nemsiz, yerlerinden bir yerdir..
Kanlıca’nın halkı yazlarını burda geçirmek için, meraklıları ve müdavimleri betonarme evler yaparak, eski güzelliği kalmasa da, gençlere inat yaşlı halkımız buralardan kopmamaya çalışmaktadırlar.
Ziyaretlere önce rahmetlik Anne,Baba ve tüm ölmüşlerimizin kabirlerini ziyaret ederek başladık. Hem hüzünlendik hemde manen huzura gark olduk.
Rahmetlik Hacı Ali Erdoğmuş hocamızı, Çocukluk arkadaşım; Şehit Ali Uncu kardeşimi, Akrabalar, Köylülerim, Dost, Akran, Genç, İhtiyar, eski, yeni, hemen hemen tüm kabirleri dolaşmaya çalışıp, isimleriyle zikredip, Yasini şerif ve dualar okumak nasip oldu. Seyfettin Çavuş ve Mesut Çavuş, iki imanı kâvi güzel insanı kaybetmenin acısını da yaşadık. Vefat edenleri Rahmetle anarken, mezarlıklarda unutulmaya yüz tutmuş, mezar taşlarına içimiz burkularak baktık.
Osman dede türbesini de unutmadık. Manevî havasını teneffüs edip, Ümmeti Muhammed ve milletimizin selameti için bol bol dualar ettik inşallah..
Dünyada dua kaynağımız, büyüklerimiz, Kayın baba, Kayın valide,Teyzeler ve yaşlı büyüklerimizin duasını ’’pandemi’’ nedeniyle uzak mesafeden aldık.
"Çerkeş vuslat haber" sahibi yazar, düşünür, gazeteci, Kıymetli kardeşim; Turan Demir beyefendi, işlerinin sıkışıklığı döneminde bize vakit ayırdı. Çerkeş kazasını bu dönem maddi, manevî çok değişmiş ve güzelleşmiş gördüm. Belediye başkanı ve emeği geçenleri kutlamak lazım.. Uzun zamandır burada olan daha pek çok dostlarımızı, "mesafeli ve tedbirli" olarak görme imkanı bulduk..
Bu arada, içerden dışardan arayan dostlar, hemşehriler sağolsunlar eksik olmadılar. Davetler, hal hatır sormalar, "KORONA PANDEMİ’’ nedeniyle buradaki bütün zamanımızı, ’’MASKE - MESAFE - TEMİZLİK" kurallarına dikkat ederek devam ettirdik.
Mini balkonum dinlenmek için en kıymetli yerlerden birisiydi. Çoğu zamanımı burda, yazılarımı yazma, dinlenme, telefon konuşmalarına ve tefekküre ayırdım..
Şabanözü; Muzaffer Coşkun, Oktay Kahyaoğlu, Çorum; Uğur Kaya, Amasya; Celal Ertekin, Trabzon; İsmail Karayavuz, Ankara; M.Ali Kul, Celal Demirez, daha pek çok dostların çağrı ve nazik davetlerine ve tüm Kıymetli dostlarıma teşekkür ederim.
Zaman kısalığı ve pandemi nedeniyle, bu sene Ilgaz dağları, Orta peri bacaları, Kaya mezarları gibi, yer altı yer üstü bâkir, pek çok turistik yerleri gezme, görme imkanı bulamadık, Seneye bıraktık..
Çankırı Tuz mağarasında, tünelleri görme ve astıma iyi geldiği bilinen havasını soluma alma imkanı da bulduk. "Tuz mağarasındaki olumsuzluklarla alakalı ileriki günlerde bir yazı kaleme almayı düşünüyorum inşallah"..
Köy imamımız Osman Yılmaz hocamızın Kur’an ve sünnet ışığında, Fıkıh eksenli derin sohbetlerinden de istifade etme imkanını yakaladık.
Tabi ki Devrez çayı etrafında volta atmadan olmazdı. Köprü başı Köftecisi İdris Aygün beyin, semaver çayıyla yorgunluk atmış olduk.
Bu ziyaretimde köy içi sokak ve caddelerini de dolaşmaya çalıştım. Harabe evler, unutulmuş aileler, başka diyarlara mecburen göç etmiş veya küsüp gitmiş haneler, içimi burktu..
Yer altı çay boyu yürüyüş yaparken, Halit Karakılıç üstadın duasını aldık. Çay üstünden geçerken, Salih Mumcu Hollanda da ikamet eden mübarekle, yaptığımız, memleket özlemi sohbetlerini hatırladım.
Velhasıl; Köyümüze, geçmişinize, özünüze kovulsanız, dövülseniz, eviniz parkımız işgal edilmiş olsada, her ne yaşanmışsa yaşanmış olsun, sakın buralara küsmeyin. Birkaç gün dahi olsa, mutlaka "Sıla-i Rahim" yapın, Kıymetli dostlarım...
Ahmet Ali Canbaz 04.09.2020
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.