- 637 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Dünyanın bin bir çeşit halı var..
Kaçıncı dünyanın ,kaçıncı insanlarıyız.
Belki bir rüya belkide,
vazgeçilmezlikler içersinde yanlışlardayız.
Hataları kabullenmek olgunluk mu kazandırdı.
Sıkıntılar abid mi Zahid mı oldurdu.
İnsan denen varlık, nefsin perdesi olmuş.
Nefis ise kalbin perdesi,
Kalbimiz sırrımızın özümüzün perdesi
İnsanlarla beraberlik nefsimizi körledi
Onlardan ayrılmak ise nefsimizi gözledi.
Yine bir kapı var yine bir karanlık
Yorgunluk içersinde bir çaresizlik
Etmeki ruhuna cennet görüldü.
Nice kalpler yüreklere gömüldü.
Bir tutam ızdırap, bir tutum hal,
Yanan gözlerde alev olsada ,susmak bir hal.
Kır şu kapıları, gülsün goncalar,
Çaresizlikler içersinde kalanlar,
Kim ne derki sana ,sen dertte kalan bir çiçek,
Kalp aşktan ise bir felâket
Bir gece masalı gibi her şey
Yudum Yudum suda her şey
Gayreti aşktan her şey
Seni bana veren Allah beni sana veren Allah
Nice darlıklar nice ferahlıklar
Bir çaredir her şey
Senden öte benden öte
Kaderin boynu eğilen çiçek
Bak akan suda ağlayanlar var
Dar kalan sıkışan hayatlar var
Sende gizliden gizliye sırlar var
Canım sıkılıyor bu geçmek bilmeyen zamanlar
Etrafında dönüyor insanlar
Bomboş avare yine devam edenler ediyor
Neyin derdi bu neyin kaderi bu
Tüketilen bomboş avare yolların mı
Anı yaşa diyenler değil midir ağa takılanlar
Kurtulamazlar yol almadan
Sanki yapayalnız etrafımdaki insanlar
Görmekteyim susmaktayım içindeki dünya ile konuşmaktayım
Hayaller rüyalar karışmış sadece uykuda güzel
Dünyadan vazgeçmekle biter mi bu hüzün
Zor zamanlar daha da zor yıllar var...
Aynur ipek...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.