- 366 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hakikaten Yaşamak
GÖRÜNMEYEN YAŞAYAN OĞLUM
Sevgili oğlum,
İnsanın içten ve samimi olması hem Hakk hem de Halk tarafından sevilmesi sağlar. Buna uyan siyasetçilerin ve din adamları ile bilim adamlarının Halk tarafından sevilmesi buna örnektir. Hem Hakka hem de Halka açık olmak.
Sevgili oğlum,
Sevgili oğlum, “ Ya göründüğün gibi ol, ya da olduğun gibi ol” sözü Mevlana’nın olarak bilinir ama ona ait olmadığı da söylenir. Ama kimin söylediğinin ne önemi var ki, yüzyıllar boyunca insanlar faydalanıyorlar. Bu sözün aynısını söylemese de Peygamberimiz Hz.Muhammed bunun benzerlerini de yüzyıllar önce söylememiş midir? Yaşamamış mıdır? İnsanlık O’nun hayatını güzel kaynaklardan anlayarak okusa ve “Oku” emrini yaşasa bunu da görecek ama okumadıkları gibi okuyanlarla alay eden, okuyanı sevmeyen ama seviyor görünen insanların çok olması O’nun anlaşılmasına engel oluyor.
Sevgili oğlum,
“insanlar geçmişte yapar ama söylemezlerdi, şimdi hem yapıyor hem de söylüyorlar, gelecekte yapmadıkları halde de söyleyecekler” diye bir söz vardır. Şimdi yapmadıkları halde “okuyanı seviyor” görünmek, yazanların eserlerini okumadıkları halde eleştirmek, en moda davranış oldu. Bu da toplumun genelde seviyesizleşmesine, insanların birbirine daha kaba saba davranmalarının artmasına sebep oldu. Bunu toplumun her kesiminde görüyoruz. Bugün söylediğini yarın inkar eden, sözünü hatırlatanı da “hoş davranmamak” ile itham eden ama kendini gelişmiş ve ilerlemiş gören, kendi kendini tatmin eden insanlarla dolmaya başladı. Sebep ne? Gençlere okumayı sevdiren insanlara gereken değer vermediğimiz gibi onları da küçümsemeye kalkmamız. Destekleyecek yerde kösteklememiz. Yani haset etmemiz. Yardım edecek gücü varken yardım etmeyen insan haset ediyor demektir.
Sevgili oğlum,
“Yardım ediyor gibi görünme, yardım et de görünme” derler. Ama ben kitap hediye etme yardımını bunun dışında tutuyorum. Kitap hediye edelim ki, başkalarına örnek olsun. Ama yiyecek ve giyecek hediye etmenin reklamı olmaz. Bu muhtaç insanı incitir ama kitap hediye edilmesinin reklamı incitmez. Ben bana kitap hediye eden bunun da tanıtımını yapan insanı 50 sene sonra da unutmam. Bence kitap, içinde insanı uyandıran, geliştiren bilgi varsa kutsaldır ve reklam yapa yapa hediye edilmeli. Sende hem okuyan hem de okuduğu kitapları hediye eden ol. Hediye ediyor gibi bir iki tane değil de maddi gücün ve imkanın ne kadara yetiyorsa.
Sevgili oğlum,
Okuyanla alay eden kim olursa olsun uzak durmak lazım. Bu insanlarla mecbur kalmadıkça muhatap da olmamalı. Mevki makamı ve maddi zenginliği ne olursa olsun. Okumayı sevdirmeye çalışana destek olmayan insandan da uzak kalmak bence ibadetlerin en güzeli hem onlar boş konuşmamış, bizde dinlemeyince onları boş konuşmadan uzaklaştırmış oluruz bir anlık bile olsa. Söyleyen değil yapan, yaptığını da gücü yettiğince yapanı hem Hakk hem de Halk görecektir bir gün. Bu umutla her gün kalkmak ve okumayı sevdirmeye çalışmak “insan “ olma makamı ve zenginliğinin en zirvesinde hissi veriyor bana. Umarım sen de öyle olursun.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.