- 499 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kısa ve Öz Dostluk
KISA VE ÖZ DOSTLUK
Sevgili dostum,
Sana mektup yazmak ve güzellikleri anlatmak bana mutluluk veriyor. Ama saatlerce düşünerek yazdığımız mektuplarımızı ne yazık ki okuyanlar çok zaman uzun buluyorlar. Ben de daha çok zaman ayırarak sana kısa mektuplar yazacağım “ Kısa mektuplar çok zaman almaz” diye itiraz edeceğine eminim ama sana bunu bir yaşanmış fıkra ile anlatayım.
Sevgili dostum,
Ünlü yazara gazetede yazı yazma teklifi ederken yazılar için ne kadar istediğini sormuşlar. O da “uzun yazılar için 50, kısa yazılar için 100 lira isterim” demiş. Burada anlatmak istediği az yazının daha çok emek istediği. Şaşırdıklarını görünce, yazar niyetini şöyle açıklamış. “anlatacaklarımı uzun yazıda rahatça anlatırım ama kısa yazmak zorunda olursam daha çok zaman ayırmam lazım” demiş. ”Uzun yazmak her kişinin, kısa ve güzel yazmak er kişinin hakaret dolu yazmak ise şer kişinin işidir” diyerek kısa ve öz yazmak istiyorum. “Okuyan kısa zamanda okusun uzun uzun kalbe dokusun, yazının etkisi ve tadı da uzun olsun” değil mi?
Sevgili dostum,
Dozunda ve verimli konuşmalar ile dolu dostluk kısa ve öz zamanda, yani insanların uygun oldukları, işten arta kalan zamanlarında olması her iki tarafa da hem fayda sağlar hem zarar vermez. Mesela iş yerinde insanı sık sık “samimi arkadaşım” diyerek ziyaret etmek ve lafa tutmak hem insanı işinden alıkoyar, hem de verimli olmasını engeller. Bu yüzden ben de bir iş veya ziyaret için bir yere gidersem bakarım kimse yok oturur çayını içerim, biri gelirse hemen kalkarım dostum diğer dostları ile de, ilgilensin, dünyada dost olarak bir ben yokum ki” diyerek. Bunun da ne kadar verimli olduğunu görerek mutlu oluyorum.
Değerli dostum,
Okuduğum yazıda “çok konuşanı az dinlemek lazım” diyor. Okur da diyor ki, “ çok yazanı az okumak lazım. Ama az yazarsa tamamını okuruz” O halde bizde az yazalım ki okuyan tamamını okusun da anlasın faydalansın. Dostluk da az konuşmak ama çok miktarda maddi ve manevi yardımlaşmak demek değil mi? Yazdıklarımızın iki misli veya üç misli yardım etmek de dostlarımızın üstüne olumlu izlenim bırakır senin benim üzerimde bıraktığın iz gibi.
Sevgili dostum,
Uzun ve gereksiz konuşmalar insanı sıkarsa, güzel olsa da uzun yazılarda insanı sıkıyor. Okuyan insanımız az ve öz okumak, yazarın biraz da okura düşünme payı bırakmasını istiyor. Bunda da haklı. Kısa yazılar gazetede veya kitapta az yer kaplayacağından daha da dikkat çekiyor.
Değerli dostum,
Dostlukların kalıcı ve uzun olması için de dostlukta sözlerin kısa, öz ve samimi olması nasıl önemliyse gereksiz konuşmalarda bizi seven gerçek dostlarımızın bizden uzaklaşmasını sağlar. Ben boş, inandırıcı olmayan konuşmalardan uzak kalmaya karar verince hayatım da rahat hale geldi. Bunu sen de bilirsin. Sözün samimi ve gerçek aynı zamanda kısa ve doğru olanı sevginin çok ve gerçek olanı makbuldür. Bunu anlayıp uygulayalım ve gerçek dostlukları “el alem “ e gösterelim! Söz ve yazılar az ama samimi olursa kalp değirmeninde çoğalarak çevreyi aydınlatır, sıcaklığı da insanları ısıtır.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.