Aklın yolu ve gereği nedir o zaman?

Siyasal islamcı olmak için illa da bir parti kurmak gerekmiyor. Amacınıza bir tarikat, cemaat, mezhep, meşrep, aşiret ve hizip yoluyla da yürüyebilirsiniz.
Diğerlerini ötekileştirmenin, husumet beslemenin tek yolu, siyasal islamcılık değil tabi ki. Bu sadece bir örnekleme.
Dini söylemi, hassasiyeti fazla olan tanınmış bir kalem erbabına kitaplarımdan imzalayıp göndermiştim. Bazı tespitlerini yerinde bulurum, o da bana kitaplarından göndermişti.
"Yorum, öneri ve eleştrileriniz benim için önemli, kitaplarımı nasıl buldunuz?" diye sorduğumda,
"Hiç bir yazara, düşünüre benzemiyorsunuz. Geniş bir ilgi ve bilgi alanınız var. Şiir var, makale var, öneri var, sosyoloji var, hukuk var, teori var, eleştiri var. Az daha ben de etkileniyordum" deyivermişti.
Teşekkür ve tebessüm ettim.
Yorum yapmadım çünkü yorumumu anlayamaz ve kaldıramazdı.
Bilim; gelişmeye, yenilenmeye, iletişim, etkileşim ve yeni ufuklara kapı aralayamayacaksa, okudukça bazı yönlerimizi törpülemek, kesip atmak, yenilemek ihtiyacı duymuyorsak, niye okuyoruz o zaman? Fikir ve inançlarımızı onaylayacak noter mi arıyoruz?
Ben yaşlı- genç, yerli-yabancı ve her tür inanç ve düşünceden, düşünürden etkileniyor ve dünyamı genişletiyorum.
Sen neden ve niçin korkuyorsun baba?
"Büyükler her şeyin en doğrusunu bilir" diye düşünenler, küçüklüğünü baştan kabul edip, taklitçi ve durağan bir zihniyete teslim olmuş sayılmazlar mı?
23.07.2020
Ali Rıza Malkoç