- 784 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
SU PERİSİNE VEDA...
Çaputlara sarılı yılların, eskiyen semazenliğinde dönüp duran bedenler…
Darağacında bekler çürümüş iplerde dilsiz kalmış seneler…
Uzun siyah saçları ölümün eşiğinde… Sallanır gibi bir bebeğin beşiğinde…Kokusunda yuvalandığı babasının gidişinde…Dağlarda kül olmuş bir od’un ateşinde…Gülüşüne saklandı ,koşamadı hicranın peşinde…
Ayrılığın yeniden ayırışında bu kez çürüyecek bir beden, geride kalan uzanıp dokunamayan bin beden…Bir baba istermiş… Toprağın bağrında uzunca yatan gül goncasına akıtacağı gözyaşlarını… Evet evet istermiş dağların heybetine sesini yırtarak bağırmayı... İstermiş tabutuna dokunabilen bir el olmayı…Mezarın başında özgürce ağlamayı…Kim inanır istermiş..
Tabutun gıcırdayan tahtaları erimekte, ölüm haberine inanmayan baba için bu haber sanki bir nükte… Giymiş beyaz gömleğini, yıkamış tüm bedenini, taramış simsiyah saçlarını… Gasilhaneden çıkan o kızını… Görebilseydi inanır mıydı toprağa kavuşacağını?… Ah o babası…
Uzun parmaklarına kırmızı güller dolamış sanardı, kanayan kıpırtısız yaralarını…Uykulu gözlerde arardı kazada yarını olmayan dağılan saçlarını… Savrulan arabadaki anne diyen yakarışa nazlı süslemeler yapardı … İnanmanın sarsıcı kimliği yakışmadı … Fezalardan uzakta, bulutların kucağındaki, o babaya…Son nefesi değseydi yüzüne ,kokusunu çekebilseydi içine, görebilseydi uzaklardan son bir kez tebessümlere yakışan yüzünü masumane…İnanırdı çürüyecek olan bedenin çaresizliğine…İnanırdı ardından yakılan ağıtların uzayan seline…İnanırdı gelinliğin yerine giyilen kefenin süsüne…İnanırdı selada okunan ismin şimdiki yerine…Ah bir görebilse…
Şimdi söyleyin onun için ne olacak? Batıdan doğan Güneş doğudan mı batacak ,denizler buharlaşıp bulut mu olacak, yoksa o selada okunacak ikinci isim bizzat kendisinin mi olacak?
Amel defterinin sayfaları çevrilirken esmer kızının , yüreğine dolacak ilkokul defterinin rüzgarda savrulan yaprağının sesi…Musalla taşında soğudukça soğuyan bedenini , koşup ısıtmak isteyecek engellerin pençesindeki bedeni… Bakacaklar mezar taşı giydirilirken toprağın tenine, o ise uzaklardan taç giydirilen meleğine…
Çiçek tarhlarında büyüttüğü o nazenin kızı... Ebediyetin efsununa koştuğunu duyan kulakları, toprağa dikilecek şimdi fideler halinde inanmalı…Beş buçuk yaşında sevgi sarmalında büyüttüğü neşeli kızı, şimdi yine büyütecek uzaklardan esen rüzgarın kımıltısında taşıdığı gözyaşları…
NUR İÇİNDE UYU, MEKANIN CENNET OLSUN İLAYDA...
ZEYNEP SENA DOĞANTEKİN.
YORUMLAR
Mekanı cennet olsun...yüreğine sağlık
ZSENADOĞANTEKİN
hayallerin ötesinde bekliyor şimdi
gelecek olanların nefesini..