EMLAK SEKTÖRÜNDEN TÜYOLAR(mutlaka okuyun)

• 9 Temmuz 2020 Perşembe 12:45:06

’’ Bildiğiniz üzere uzun bir süredir emlak sektörü içinde bende kendimce ekmek paramı kazanmaktayım. Bu sektörde çalıştıkça biriken tecrübelerimi paylaşmak için bu yazıyı kaleme almaya karar verdim.
Öncelikle bir temenni ve dua ile başlıyorum.
Allah her alanda IYI insanları karşımıza çıkartsın. Şimdi kaldığımız yerden devam edelim. Geçenlerde bir satış yaptık iş yerimizde yine bizim gibi emlak sektöründe olan bir firma ile. Gelen emlakçı arkadaş esasen dairenin sahibi ama emlak mülkünü tapusunu yani oğlu ile kayın biladeri üzerine almış. neyse şimdi sizi çok bunaltmayım ticaret bu diyebilirsiniz. Daire satışı iş yerimizde gerçekleşti, gelen diğer meslektaş kaporasını ve komisyonunu alarak iş yerimizden ayrıldılar bizde bu arada daireyi alan müşterimizden komisyonumuzu aldık. Taraflar banka kredisi ile yapılacak olan satış için ön satış sözleşmesi bizim önderliğimizde imzalayarak kredi sürecini beklemek için anlaştılar. buraya kadar her şey normal.

Şimdi gelelim işin anormal kısmına, bu dairenin satışı yapılırken dairede iskan dediğimiz oturma izni yoktu, belki bir güne, belki bir aya, belki bir seneye iskan alınabilirdi. Alıcı taraf her şeyi göze aldı, ve daireyi sözleşme ile kaporasını vererek aldı. Bina yönetimi kanuni bir haktan yararlanarak satılan ve o binada bulunan tüm dairelerin iskanını bizim kredi süreci tamamlanmadan aldı. Bizim 3 birime sattığımız dairenin fiyatı otomatikman 5 birim oldu. Sizce ne oldu dersiniz, evet tahmin ettiğiniz üzere satan emlakçı satmaktan vaz geçti, bu arada alan müşteri anahtarı teslim aldığı üzere eve epeyce masraf yaptı. Paragöz emlakçı daireye şu kadar daha fazla para ödemez iseniz satmam dedi ve fark istedi. Kendi dairesine komisyon alan ahlaksız, tapuyu iki ayrı kişinin ortaklığında tuttuğu için bize verdiği yanıt ortağım satmak istemiyor. Şimdi yeni dolandırıcılık taktiği bu Tapuyu ortak almak suçu diğer ortağa atmak her hangi bir pürüzde, iyi polis-kötü polis olayı yani.

Cebinde üç beş kuruş parası olan sırtlanların, emlakçı ve mütahit olduğu ülkemizde bu gün en büyük sorun emlakçıların güvenirliğini yitirmesi. Yeni yasa ile vatandaş kendi malını alıp-satamayacak devlet vatandaşı emlakçılara yönlendirirken emlak sektörünün içinde bulunan bu sırtlanlar ise vatandaşı epeyce süründüreceğe benziyor. Bu konuda odalar da epeyce mücadele etmesine rağmen ticaretten men yasasının çıkmaması odaları ve oda yöneticilerini de epeyce zorda bırakmakta. Her ne kadar emlak sektöründe geçimimi sağlıyor olsam da ilk işim tarafsız bir gazeteci olmak ve sizleri her alanda elimden geldiğince aydınlatmaya çalışmak. Bu yazıları okuyup değerlendirme yapan devlet yetkililerine de içinde bulunduğumuz hayatın objektifliğini yapmak.

Kısaca biriktirdiğim notları madde madde yazayım,

Kesinlikle tapu satışı almadan bir kuruş para ödemeyin karşı tarafa, para bir yana, tapu bir yana.

Tapusunu almadığınız hiç bir mülke çivi bile çakmayın, masraf etmeyin.

Tapu satışı öncesinden kalan borçlar ile uğraşmamak için aldığınız yerin elektirik su doğalgaz aidat gibi borcunun olup olmadığını kontrol edip varsa ödettirin, veya tapu esnasında vereceğiniz paradan kesin, satış işlemi gerçekleştikten sonra hiç bir hak elde edemezsiniz unutmayın.

Tapunun aslını görmeden hiç bir pazarlığa girmeyin, iskan sorunu ile karşılaşabilirsiniz.
Eğer iskan sizin için sorun değilse başka.

İpotekli tapular şayet banka ipoteği ise ve sizde kredi ile acaksanız kredi aktarması yapın ya değilse kimsenin borcunu ödeyip ipotek kaldırmaya kalkışmayın, siz birini kaldırırken alacağınız eve muhtemelen yeni ipotek veya haciz işlemi yapılacaktır.
Bu işler çok sorunlu işler anca icra daireleri aracılığı ile çözülebilir.

Alacağınız evi alamdan komşularınızla gidin tanışın, alacağınız evi ve apartmanı siteyi mahelleyi sorun-soruşturun.
Evi alır almaz satışa çıkaran çok vatandaşın derdini dinlemiş bir gazeteci olarak söylüyorum bunu.

Şayet yatırım için, kira getirisi için bir mülk almayı düşünüyorsanız kesinlikle daire tercihiniz olmasın. Gidin paranıza göre iş yeri veya dükkan alın. Unutmayın Her iş yerinin kiracısı kendi yapacağı işe göre iş yerini dizayn eder, demirbaş arızaları ile uğraşmazsınız. Kira sektöründe en akıllı yatırım iş yeri almaktır.

Yatırım için alayım on sene yirmi sene beklesin değer kazansın diyorsanız bile kesinlikle arsa-tarla işine girmeyin. Fiyatları kendi arasında belirleyen emlakçılar ve emlak sektörü böyle müşterileri pek sever unutmayın. Tarla yatırım için değil ekip dikmek için alınır bunu anlayın. Yok iki yıla imara açılır şimdiden alan çok kazanır masallarına gelmeyin.

Tapu satışı hariç hiç bir satış işleminin resmiyette hiç bir geçerliliği yoktur, karşınızdaki insana içiniz sinmiyorsa böyle bir ticaret yapmayın.

Son zamanlarda iyice meşhur olan hobi bahçeleri olayını da biraz anlatayım, mahkeme bölmesi dediğimiz bütün olaylar ve tapular iptal edildi bilginize. Böyle yerleri almayın.
Arsa üzerine kooperatif kurularak bölünen ve herkesin hissesinin belli olduğu arazilerde satan firma veya şahıslar güvenilir ise almakta veya satmakta bir sorun yoktur. Böyle yerlerin satışı noter kanalı ile yapılamaktadır bilin. Fakat bu aldığınız bahçelerin amacı vatandaşın bir şeyler ekip-dikmesidir. Yani üretim bu alanlara taşınmaz hiç bir bina yapamazsınız.

Kiralamayı düşündüğünüz hiç bir mülkte siz bire bir uğraşmayın. Mümkünse kiracınız sizi hiç tanımasın. Bu sektörün en zor işi kiracı ile uğraşmaktır emin olun.

Güvenilir bir emlakçı edinin kendinize bütün anlaşmalarınızı sağlam yapın ve siz hiç uğraşmayın, bu işler çok zor ve meşakatli unutmayın.
Sizin emlakçı’ya vermekten kaçındığınız o küçücük parayla emlakçı da ailesini geçindiriyor.
Mutlaka bir emlakçınız olsun, ve hakkını verin ki, sizin de haklarınız savunulsun.
Ara yer diye tabir ettiğimiz belgesiz seyyar vatandaşlar ile ticarete girip parasını zamanını kayıp eden vatandaşlarımızın hikayeleri hiç de azımsanacak gibi değil, paranızı yolda bulmadınız ki yolda saçasınız.
Mutlaka güvenilir, oda kayıtlı, belgeli emlakçılar ile çalışın, mümkünse bir tanesi ile anlaşın, sizin adınıza işleriniz takip edilsin.

Saygılarımla

Gazeteci Yazar
Tankut Alp Altunsoy