Seni Düşünmek

• 1 Temmuz 2020 Çarşamba 00:46:07

Her zaman ki gibi, hani, diyorum, benim gibi her insanın yürekten, özden, iҫten ve faziletten gelen gerҫek ve mükemmel bir dostu veya dostları olsa…

Ona, şöyle iҫten, iҫinden gelen ve coşan duygu seliyle beraber kocaman bir sarılmayla özlemini giderse. Gördüğüm birҫok insan maalesef bu halden yoksun kalan ya da bırakılan yığınlardan oluşmuş kalabalıklardan başka bir işlevleri yok. Herkes amaҫsızca yönsüz yönlere doğru gidiyorlar. Bir şeyler arıyorlar, bulacaklarının histerik sanlarlarıyla yaşarken. Canım benim diye iҫten ҫağıracakları ya da sayfalarca mektup yazacakları, telefon edecekleri, e-mail gönderecekleri, fayseden, instigramdan yazacakları, tangodan, whats appten mesaj gönderecekleri, tangodan ileti atacakları cesur, sempatik, anlayışlı, arayan soran, zaman sınırı tanımadan koşup gelen ve giden, saatlerce dinleyen ve anlatan. Her şeyini ҫekinmeden anlatan, iҫini iştahla döken, acısını ve sevincini paylaşan! Her yanıyla karşılıklı beklentileri karşılayan, egoizm kaosundan uzaklaşmış, bencilliği yüreğinde sıfırlamış, yarin yanağından gayrı her şeyini paylaşan can bir dost. Böyle bir dostu ve sevdiği olmalı insanın.

Burada insanlığın ҫoğunluğunun yaptığı affedilmez bir hatası var kanımca! Böyle birisini aramak gafleti. Aslında o, her yerde olan ve varlığından habersizmiş gibi değer vermediklerimizdir etrafımızdakilerden birisi veya bir olarak. Bunu başarmanın en iyi yolu arayış iҫinde olmamak gücünü kendi iҫinde bulabilmesidir insanın.

O bir gün mutlaka kendiliğinden ҫıkıp gelerek karşımıza dikilerek. Sizin bunun iҫin yapmanız gereken tek şey iyi bir yüreğe, sempatik gönül kapısına, erdemli bir ahlaki güzelliğe sahip olarak gönlünüzle gönüllere girmektir sadece. O bir gün mutlaka kendiliğinden çıkar gelir zaten. Gözlerinize bile inanmadığınız bir anda eşiğinizde sizing sadece kapıyı aҫmanızı bekliyor olacaktır kapınızda.

Asıl güzellik ve sıcaklık işte bu saaten sonar başlar: Arkasından tadına doyulmaz upuzun ve sımsıcak sohbetler, derin ve felsefi konular, siyaset, ekonomi, hukuk, iş, sömürü, paylaşım, sırlar, … ve daha nice paylaşımlar… Kimseye söyleyemediğinizi, söylemeye cesaret edemediğimizi, utanıp ҫekindiğimiz konuları, abimize, ablamıza, annemize, babamıza, kardeşlerimize ve de en yakınınıza anlatamadığınız mazinin güzelliklerini ve ҫirkinliklerini, iҫimize dopladığımız acılarımızı, geleceğe dair endişelerimizi ve beklentilerimizi, sadece ona anlatacağımız birisi olmalıdır bu.

Cinsiyeti farketmez. İnsan olması yeter! Böyle bir dost! Herkesin ihtiyacı olan bu degree layık birini bulmak veya olmak! Lakin bu dürüst ve erdemli olmalı! Böyle biri hem biz olabiliriz, hem de bizim gibi gördüğümüz ötekilerinden birisi!

Örneğin gecenin yarısında sizi aradığında ya da sizin onu aradığında işini, kaҫ para kazandığını degilde sizi soran ve sizinde onu sorduğunuz birisi olan! Kara günde sizi katarına katan, evini, kapısını her şartta koşulsuz olarak size aҫan ve sizinde aҫtığınız, güvenin adresi olabilecek gerҫek bir dost! Anlatan, konuşan, dinleyen, yağmur gibi bereketli, orman gibi verimli, tarla gibi geniş, kartal gibi haşin, bir maymun kadar şaklaban, bir kasper kadar güldürücü, nükteli, eleştirmen, aҫık sözlü, aҫık seҫik korkmadan yaşayan, korkak ve pısırık olmayan, bir ceylan kadar uysal ve narin, dilini sakınmayan, doğruları yüzüne vuran, medeniyetli, görgülü, hoşgörülü, sevecen, münevver ruhlu, sempatik, empatik, telepatik, art niyetli olmayan, ağızından hep ballar akan, yerine göre yeri göğü yakan, doğruları her şartta söyleyen, gözleriyle ve kalbiyle konuşan, yaşamasını bilen ve yaşatan, espirili olan, doya doya yaşayan ve yaşatan, sadece beyniyle değil yüreğiyle de yaşamasını bilen!

Her şeyimi dostluğumla ve sevdiğimle paylaşırım diyen bir dostunuz olsun veya siz böyle bir dost olun. Benim böyle ҫok ama ҫok saydığım sevdiğim, sayılmayacak kadar ortak yönlerimizin olduğu ve kesiştiği gerҫek bir dostum ve sevdiğim var. O, kendimden bile sakladığım ve paylaştığım tek gerҫeğimdir benim. Seni yürekten ve dostca seviyorum benim Gül Yanaklı Meleğim.

12.12.2016

Şimdi ben seni arıyorum, akşam erken ҫöktüğü iҫin ve elalem ne der diye değilde, kestane rengi gözlerine bakarak kırmızı şarap iҫmek iҫin, kadehimin biri masa da boş durmasın diye. Bunu önemsiz sanma, sensiz geҫen her an karanlık bir günüdür hayatımın! Söyle daha kaҫ saat sürecek bu hasretliğin yolculuğu!

02.12.2016