- 1256 Okunma
- 7 Yorum
- 6 Beğeni
Özlemin Öldür(e)medikleri
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Kırlangıçların kırılan kanadı savrulur, kuş uçurmayan rüzgarda...
Gecenin örtüsüdür, kuzgunların siyah pelerini maverada.!
Düğmeleri kırık, yakası sökük, sırtında yıldızları saklayan siyah incili kaftan…Özlenen kimselerin kokusunu, beklenen sevgililerin sevdasının dokusunu, incilerin parıldayan sessizliğinde setrediyor…
Zihinlerde yuvalanan, kalplerde hırpalanan özlemde, özledikçe çoğalan … Doruklarda çağlayan olup toprağa kaynayan… Uzak beldelerde yeşile susayan… Kilerde unutulan kiraz reçeli kimseler…
Yokluyor aynalarda göremediği bedenini, hilale sığınmış buğulu gözlerin yaşaran kirpiklerinde… Sıralanmış solukların bozuk terazilerde tartılan fikirleri, gecenin katranını soluyor ipek kumaşın teninde… Doluyor pembe kavanozlara, derinlerin ötesindeki boşlukta yankılanan ötelerdeki nefeslerin sesi … Dolunayda bekleyen gönüllerin en kıymetlisi, süzülüyor bakışların arasında yakışıyor siyah kaftana bir inci tanesi...
Belkilerin söz verdiği yokuşta çiğnenen yeminler, kıvrılarak yolların tozunu sırtlıyorlar şimdi birer birer… Ne özlemin son çağrısı ne de kırgınlığın sancısı, saklı sevdalarında solumayı unutup, sükutu altın varaklı kahve fincanlarında yudumlayanlara yakışırdı..
Özlemin her sokak başında sobeleyişi… Tebessümlerin çehrelerde şekillenmeye niyetlendiği an , en çok tercih ettiği... Beyaz perdelerin dalgalandığı seher vaktinde, uçuruma kurulu hamağın örgülerinde saklanan hayaller, mektuplar zincirinde kalemin mürekkebe doyamadığı özlemde boncuk boncuk diziliyor gözlerin görebildiği yerlere…
Sessizliğin hükümdarlığında hasreti taşıyamayan kimseler , özlemin kalabalığında yalnızlığın dokunuşunu hisseder…Duvarda asılı fotoğraflar dolap kapaklarına doğru yer değiştirdiler…İklimlere uymadan güneşe aldanıp açan çiçekler gibi sararıp soldular.. Şimdilerde solgun benizlerin akan gözyaşlarında ıslanamıyorlar… Çünkü yabancı özlemler gibi bilinmeyen kutulardalar…
YAZIMI KIRMIZI BİR KURDELA İLE BUGÜNE SÜSLEYEN DEĞERLİ SEÇKİ KURULUNA TEŞEKKÜRLERİMİ İLETİYORUM...
ZEYNEP SENA DOĞANTEKİN.
YORUMLAR
Düğmeleri kırık, yakası sökük, sırtında yıldızları saklayan siyah incili kaftan…
Defineye malik virane yerine kullanılabilecek bir söz olmuş.
ZSENADOĞANTEKİN
Yorumunuz için teşekkür ediyorum
Her kelimeyi özenle seçmiş neredeyse sıradan hiçbir kelimeye yer vermemişsiniz. Söylediğinizde bir süre gözlerinizi kapayıp hazzını yaşayacağınız kelimeler vardır ya hani işte o kelimeleri harika anlam oluşturacak şekilde yan yana dizmişsiniz ne güzel. Matematiksel deyişle örneğin 6 kelimeli cümlenizde okura 7 güzellik sunuyorsunuz, 6'sı kelimelerden biri de cümleden gelen.
ZSENADOĞANTEKİN
hakikatin çağrısını duyabilirler...
Yorumunuz için teşekkür ederim hocam.
Saygılarımla..
Bizim de kanadımız kırıldığında
Savrulduğumuz bir yeryüzü var.
Üstelik rüzgara da gerek yok.
Şiir gibi bir yazı.
Çokça güzel sözcük bir araya gelmiş
Var olan,
Olmayan,
Olması gereken
Bir hüzün içinde
Yasını tutuyorlar
Yitirilmiş her ne varsa.
Güzeldi.
Çok güzeldi.
Dinlendirdi.
Tebrikler,sevgiyle.
ZSENADOĞANTEKİN
kırık kanatlarımızın savruluşunda dağılıyor...
Oysa rüzgar henüz esmeye başlamışken..
Bu güzel yorumunuz için teşekkürleri iletiyorum hocam..
Saygılarımla.
Gün içinde yazıya ilk ziyaretimde..yorum yazmam için kafamı toparlamak istedim çünkü yazı öyle güzel bir anlatım sundu ki bana öylesine bir sey yazmak istemedim..sonunda bir daha okuyup çok güzel bir yazıydı dedim kendi kendine...
geç kalınmış oldu ama en azindan tebriklerimi yazmak istedim.
Kaleminize sağlık.
ZSENADOĞANTEKİN
SAYGILARIMLA.
ZSENADOĞANTEKİN
Nicelerine..
Bir rüzgar iki cana farklı değiyormuş gerçekten.
Sobelemek de güzeldi.
Tebrikler..