- 561 Okunma
- 0 Yorum
- 3 Beğeni
PAPATYA VE HIZMA
Uzak bir dağ kasabasında yaşandı anlatacağım bu olay. Kasabanın yarım buçuk boyuyla ünlenmiş sakinleri aslında sırf hastalıklı oldukları düşünüldüğü için diğer insanlar tarafından tecrid edilmiş bir yığın insancıktı sadece...
Bir de tanrıları vardı kendi yarattıkları, kanlı canlı bir seksen boyunda ama yorgun ve ölmeyi bekliyordu...
Kasaba sakini insancıklar bir yandan ya tanrılarına tekrar hayat vermeyi ya da yeni bir tanrı yaratmayı düşünme çabasındayken bir yandan da o sabah gökten düşen güzel yüzlü kocaman gözlü sol yanağında gamzesi burnumda hızması ve saçlarında papatyadan taç olan bu güzel meleği tanrılarına nasıl anlatacaklarını düşünüyordu... Hiç konuşmayan ve geceye benzeyen gözlerini yerden bir an olsun kaldırmayan bu yaralı meleği bir türlü konuşturmayı başaramamıştılar... Sonunda kasabanın insancıklarından ileri gelen bir insancık bütün cesaretini toplayıp çıktı kanlı canlı ama yorgun ve ölmeyi bekleyen tanrının huzuruna. Bugün dedi bir melek düştü gökyüzünden, konuşmuyor bize bakmıyor papatyadan tacı; dolunaylı ve yıldızlı bir geceye benzeyen bir güzelliği var. Siz tanır mısınız size ait midir bu melek?
Kanlı canlı ama yorgun ve ölmeyi bekleyen tanrı ela gözlerini çevirip kasabanın insancıklarından ileri gelen insancığa baktı . Bir anlığına bir heyecan belki de bir aşk gördü bu minik insancık kanlı canlı ama yorgun ve ölmeyi bekleyen tanrının yeşil gözlerinde. Sonra devirdi yeşil gözlerini kanlı canlı ama yorgun ve ölmeyi bekleyen tanrı.
Evet dedi bana ait ya da ne bileyim ben ona aidim belki.
Sonra durdu, uzaklara daldı.
Belki başka bir cennetin kelebeğidir. Belki yolunu kaybetmiştir. Ama kim veya ne olursa olsun o özgür bir melektir bu yüzden dokunmayın ona bırakın yürüsün bildiği yolda.
Sonra birden hiddetlendi tanrı...
Gidin başımdan bırakın da bu kanlı canlı ama yorgun ve ölmeyi bekleyen tanrınız kendi sonunu hazırlasın. Kimilerinin mutlu olması için kimilerinin mutsuz olması gerekiyor belki de. Bırakın da hepinizin mutlu olması için ben mutsuz olayım...
Eee kanlı canlı ama yorgun ve ölmeyi bekleyen yeşil gözlü bir tanrı bile olsa insancıklarından mutluluğu için kendini feda edebilmeliydi tanrı...
Ya da ne bileyim; belki de gökten düşen güzel yüzlü, kocaman gözlü, sol yanağında gamzesi, burnumda hızması ve saçlarında papatyadan taç olan bu güzel meleğin geceye benzeyen gözleri yerden kalksın diyeydi kanlı canlı ama yorgun ve ölmeyi bekleyen tanrının mutsuz olma isteği...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.