- 518 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Otokritik Yapmak Veya Aklımızı Kullanmak
İnsanı diğer canlılardan ayıran özelliklerinden biri, malum olduğu üzere yarını düşünebilen, geleceğe dair plan ve program yapan bir varlık olmasıdır. O birçok şey gibi zamanın farkındadır. Zaman ise hayatın kendisidir.
İnsanın nasıl var olduğu, yeryüzünde bulunmuş amacı ve ömür yolculuğu bittikten sonra neler olacağı konularında dinlerin, filozofların envai açıklamaları bulunmaktadır. Bu noktada birey olarak bizleri en çok ilgilendiren husus ise hayatımızı anlamlı ve verimli kılabilmek olacaktır.
O halde ilkin neler yapmalı ve nelerden kaçınmalıyız, sorusuna kimliğimiz, inancımız, aklımıza göre cevaplar bulmamız kaçınılmaz hale gelir. Bilmeden fikir sahibi olunmazmış. Kuşkusuz bütün tercihlerimiz aklımız kadardır. Basit bir misal olarak “evrenin tesadüfen var olduğu” iddiasını benimseyen bir kimsenin aklının derecesi ve onu yeterince kullanıp kullanmadığını anlarız. Bir ayet bizi bu konuda uyarır:
“ Ve: Şayet kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, (şimdi) şu alevli cehennemin mahkûmları arasında olmazdık! diye ilâve ederler.” (Mülk Suresi, 10.ayet)
Demek ki aklını kullan amanın bedeli çok ağır olacaktır. Zira aklı bize veren Yaratıcı sorumluluk yüklenmiştir.
Kendimizi tanımak, otokritik yapmak önemli bir meziyettir. Kimim ben? Nasıl bir varlığım? Amacım ne?.. Sorular uzayıp gider. Burada her şeye güç yetiremeyen, aciz bir varlık olmamızdan başlarsak, bizim var olmamızı irade eden ve mutlak güç sahibi başka bir varlığın olması aklen zaruri hale gelir.
Benim acizane görüşüm şudur ki eğer kendimize iyilik yapmak istiyorsak şunlara dikkat etmeliyiz : Doğrulardan yana olmak, vicdanımızı temiz tutmak, ilmi ve öğrenmeyi sevmek, kendimizi ruhi, zihni bakımdan da geliştirmeye çalışmak, ömrümüzü verimli ve faydalı şekilde geçirmek! Hz. Muhammed’in bir tavsiyesiyle yazıyı bitirelim:
“ Beş şeyden önce şu beş şeyin kıymetini bilin:İhtiyarlığından önce gençliğin, hastalanmadan önce sıhhatin, fakirliğinden önce zenginliğin, meşguliyetten önce boş vakitlerin ve ölümünden önce hayıtın!” (Hâkim, Müstedrek, IV, 341; Buhârî, Rikak, 3; Tirmizî, Zühd, 25)
__________________
Seyit R. Özer
6.6.2020