- 1274 Okunma
- 15 Yorum
- 3 Beğeni
DİŞİ KURT
Yapacağım bir işim yoksa vaktimin büyük bir bölümü bu defterde geçer.
Uzun zamandır kitap okumuyorum. Doğru, ya da yanlış:
“Okuyacaksam da, yazacaksam da EDEBİYAT DEFTERİ’rinde oluyorum. Bura da öyle yürek çırpıntısı şiirler, öyle, ders alınacak yazılar var ki” diye düşünürüm.. Bu da benim fikrim.
Peki, yazmalarım nasıl olur?
Genel de eskilere özlemim vardır, Hatırlar onları yazarım. Birisi bir anısını anlatır, “Ben bunu yazmalıyım”derim.Yazarım. Bazen de uyku tutmaz hayallere dalar, gecenin kaçı olduğuna bakmaz kalkar yazarım. Tez canlıyımdır da. Beklemem yazımın demlenmesini. Yazar yazmaz da sizlerin yüreğine asarım.
Bu gün bunlardan hiç birisi olmadı. Bir belgesel izledim.
Anne bir kurdun hikayesi anlatılıyordu belgeselde. Anlatayım:
DİŞİ KURT
Altı yavrusu vardı kurdun yumuk yumuk, sevimli, topak topak. Kendilerine has inleme sesleri çıkarıyorlar:
" Anne acıktık..."
Anne kurt endişeli, telaşlı fazla umudu da yok:
“Biliyorum açsınız. Ben de açım. Benim açlığım önemli değil değil. Önce sizleri doyurmam lazım. “
Dikti gözlerini uzaklara, kulakları kıpırdadı. İleride bir koyun sürüsü gördü. Umutlandı, düşündü:
“Bütün gücümü toplayıp, saldırsam şu sürüye, biliyorum acar köpekleri vardır çobanın. Ama başka çarem de yok.”
Yekindi.Fırladı. Sürüye ulaştı. Köpekler öyle bir havladılar, öyle bir saldırdılar ki kurda,:Umudunu kesip, başı önde kuyruğu bacaklarının arasında, geri döndü. Başka çaresi de yoktu.Sırt üstü yere yattı, Bacaklarını açtı.. Yavrular hırsa saldırdılar memelerine. Ne kadar çekiştirseler de memelerinde süt yoktu.
Ne yapmalıydı?
Köpeklere kızdı önce;
“Sizinle hemcins sayılırız. Koruduğunuz koyunları zevkle insanlar kesip yiyecekler. Yavrularım aç. Bıraksanız da sürünüzden birini de ben yavrularıma yedirsem, onların da karnı doysa?
Annesiyle daha önce gittiği ormanlar geldi aklına:
“Düşün peşime...”
Gittikleri yer ışıklar içerisinde evlerle doluydu. Yavruları peşinde, girdiler caddelere.
İnsanlar korktular. Silah sesleri duydular sonra.
Korktular,
Kaçtılar.
Yolda dört yavrusu açlıktan öldü.
Peşindeki iki yavruyla çıktı bir tepenin üzerine bağırdı, çaresiz, umutsuz, isyankar:
“Kimse yok muu?
Sesi duyuldu:
Uzaklardan taa uzaklardan yaşlı bir kurt geldi.
“ Senin yaşadıklarını bir zamanlar ben de yaşadım. Birazdan ölüme yatacağım. Onlara anlat.Köpekler bir yal için insanlara köpek olmasınlar."
Erkek kurt göründü karşıdan bütün azametiyle. Çiftleşme zamanıydı. Baktı düşündü.
Korktu da. korksa da:
Kararını verdi. Yine ona boyun eğecek,yine ona tabi olacak, yine O hüküm sürecek,yine yavrularını düşünmeyecek ve ortadan kaybolacaktı.
Öptü yavrularının gözlerinden:
“Bu böyle bir savaş işte. Ya teslim olun. Ya da köpeklere karşı durun"
Düştü yaşlı kurdun peşine O da ölmeye yatacaktı…
YORUMLAR
Bedri Tokul
Her canlı yaşamını idame ettirmek için
bir şeyleri yok etmek zorunda
Ama yine de üzülüyor insan.
Selam ve Sevgiyle DENİZ...
Bedri Tokul
Bu yorum beni çok gururlandırdı.
Ben neymişim be SULTAN...
Sevgilerimle...
Doğadaki en tehlikeli canlı türü insan bence, hem kendi soyunun geleceğini hem de diğer canlıların geleceğini yok ediyor. İzlediğiniz bir belgeselden gözlemlediklerinizi ders veren düşündüren bir yazıyla anlatmışsınız.
Yüreğinize sağlık Bedri Komutanım.
Saygılar.
Bedri Tokul
Bilirim benim yazılarımı okur beğenirsiniz.
Bu da benim hep gurur kaynağım olmuştur.
Selam ve saygıyla Kardeşim.
Belgesellerin çekilmesinin en büyük nedenlerinden biri doğayı her yönüyle tanıtmaksa da diğer bir nedeni de insanı düşündürmek.
Bununla yetinmeyen yazarlar hayvanları başkahraman alarak 'Fabl' tarzı öyküler, romanlar, şiirler yazmışlardır. Zamanımıza en yakın yazar Cengiz Aytmatov, 'Dişi Kurdun Rüyası'ndaki başkahramanı, ailesi için ölümüne bir varolma savaşı veren bir diş kurttur. O kadar sürükleriyicidir ki romanı okurken bir kurdun peşine takılıp gittiğinizi unutursunuz!....
Yazarın bu konudaki diğer çok önemli romanı 'Kopar Zincirlerini Gülsarı' bir türlü ehlileştirilemeyen bir 'yılkı atı'nın özgürlük mücadelesini anlatır. Henüz 'perestroika'nın gündemde olmadığı dönemde Kırgız halkının özgürlük için bedel ödemeye hazır olduğunu anlatan çok güzel bir romanıdır.
Doğa bize çok şey anlatıyor. Hep birlikte ve tarafsızca bakarsak göreceğimiz çok şey var.
Düşündüren br paylaşımdı, teşekkür ederim Bedri Bey.
Saygılarımla.
Bedri Tokul
Ne kadar dolu bir dağarcık,
Ne geniş bir bakış açısı...
Sizin yazılarınızı,yorumlarınızı okudukça
daha bilmemiz gereken çok şeyin olduğunu anlıyoruz.
SAYGILARIMLA HOCAM.
Bedri Tokul
Bir yerde hata varda düzeltmeye gücümüz yetmiyor işte...
Doğru söylüyorsun delireceğiz gerçekten.
Ama olsun delilikle velilik bıçak sırtıymış zaten.
Öperim gözlerinden...
An onadır ki ölüm her şeye yeğdir.
anlamlı bir yazı okudum
anlamından da anlam çıkarılacak...
tebrikler saygılar
Bedri Tokul
Teşekkürler.
Selam ve saygıyla...
harika anlatım
üzüldüm ):
hayatımız işte buna benziyor gitgide yitirdiğimiz umutlara sürekli mezar kazıyoruz
öleni gömüyoruz çukurlara ): ): ):
Bedri Tokul
Paylaşma duygusu yok oldukça,
canlıların bencillikleri artıyor.
Teşekkür ve Selamlarımla.
Nedendir bilmem. Bana iki hayvan çok asil gelir.
Atlar ve kurtlar...
Tabi burada, hemen insanın aklına kökenlerimizde bunlarla olan yakınlıklar ve ilgili hikayeler sebep gösterilir.
Değil!..
Bu hayvanların kendi sosyolojisi ve dahi anatomisi benim gözümde ayrı bir yere sahip.
Sizin yazınıza gelince;
Rastgele bir belgeselden çıkardığınız sarsılmaz insanlık dersi. (çünkü konuya ait sorunların baş sebebi insanlar maalesef.)
Diğer taraftan, belgeseli seslendiren kişinin bakış açısı ve sizinki.
Öpülesi bir yüreğe sahipsiniz inanın.
Tebrikler, teşekkürler can abim.
Her dem saygılarımla.
Bedri Tokul
Sende öylesin.
Kaleminden ve o duyarlı yüreğinden öperim.
Selamlarımla...
Doğada yaşam alanı küçüldükçe doğanın sahipleri içimize kadar geliyor hem de büyük bedel ödeyeceğini bilerek. Vaz geçecekler mi? Asla!
Hayata gönderme vardı. Yüreğinize sağlık Komutanım.
Saygılarımla...
Bedri Tokul
Sağ ol, var ol Kardeşim.
Selam ve Sevgiyle...
Kurtlar ne de asil hayvanlardır... Ben de belgesellerde hayranlıkla izlerim... Çoban köpekleri ile baş etmeleri zor gerçekten ama onlar yine de bir yolunu bulurlar karınlarını ve yavrularını doyurmak için, çakallar ile karıştırmamalı kurtları, çakallar daha vahşi kurtlardan... Güzel bir anlatım kutlarım Bedri Abim...
Bedri Tokul
Kurtların ölümleri de çok asilce olurmuş Ahmet kardeşim.
Çekilirlermiş bir köşeye sessizce ölürlermiş.
Teşekkürler...
Selam ve Saygıyla.
Çok güzel ders alınacak yazı.
Hangimiz daha canavar, kurt mu yoksa insan mı?
Sevgilerimle ağabeyim
Bedri Tokul
Sorunun cevabını hepimiz biliyoruz.
Şimdi burada ŞU desem yeni bir tartışma başlar.
Teşekkür ediyor,selam ve saygılarımı gönderiyorum.
Sağ ol.