- 482 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÖĞRENCİYKEN HOCA OLMAK-3
-Hocam ,öğrenciye bir soru daha sorarmısınız?
-Hay hay tabii.
Dikmen Hoca haince ve küçümser bir edayla bana bakmaya başladı.Kazık bir soru sorar,beni zorlar derken:
-Tırnak çekimini anlat
dedi.Şüpheliydim ama bana bir umut kapısı daha doğmuştu..Parmağı nasıl uyuştururum,nasıl ve hangi yöntemle çekerim.Anlatıyordum..Dikmen Hocanın kafası başka yöndeydi,beni dinlemiyordu bile.Yine de anlatıyodum..
-Hangi vinçle çekersin,Caterpiller olurmu?Hangi tip kerpeten istersin?Uzun mu,kısa mı?
deyince odada buz gibi bir hava daha esti.Koskoca Prof dalga geçiyordu,saygısızlık ediyordu.Beni yok sayıyordu,diğer iki profesörüde.Onların suratları karardı,asıldı,kafaları önlerine düştü..Benim bütün vücudum ter içindeydi.Bırak elbiseleri benide sıksalar suyum çıkacaktı..Onurlu bir şekilde bu soruya cevap vermedim,dimdik durdum..Hoca bana ben hocaya bakışlarımızla karakter atıyorduk.Dikmen hoca sadist ve küstah bir ses tonuyla;
-Sıfır çık dedi..
Diğer iki hocaya gözlerimle teşekkür edip,asker selamı verip çıktım..Dayak yemiş,sonra nakavt olmuş boksör gibiydim..
Kamil Hoca koridordaydı..Hemen yanıma geldi.Her zamanki müzip haliyle:
-Naberlan,ne bu halin,çaktın değil mi salak oğlum?
-Evet hocam çaktım
derdemez Kamil Hocanın bütün neşesi kaçtı,yüzünü hüzün kapladı..Afallamış halde bana bakıyor ama bir şey diyemiyordu..
-Klasik öğrenci cevabı olacak ama siz rahat olun,ben çakmadım,Dikmen Hoca çaktırdı sayın hocam..
Aniden büyük bir hışımla odaya daldı.Üç-beş dakika sonra ağzında birşeyler geveleyerek dışarı çıktı.Sırtıma güçlüce vurup yine bir şey demeden çekip gitti.O yumrukta baba şefkati vardı,o yumrukta rahat ol gereğini yaptım vardı.O yumrukta canın sağolsun vardı..Belli ki içerde birşeyler yaşanmıştı,Kamil hoca gerçeği öğrenmişti..Başım halen dikti..
Kaldığımı öğrenen arkadaşlar üzülmüştü..Yapacak birşeyim kalmamıştı.Anama gidip oğlun doktor oldu diyemeyecektim.Kardeşlerime sarılıp abiniz artık doktor diyemeyecektim..Hayallerimle birlikte bende yıkılmıştım..Ama bu haince olmuştu,sadistçe olmuştu..Oradan ayrılmak üzereyken Santralda çalışan Osman geldi,konuşurken Sündüz geldi.Kaldığımı öğrenince onlarda en az benim kadar üzüldüler.İnanamadılar...Kafamda sorular çoğalıyordu..Bu hainliğe nasıl bir karşılık vermeliydim..O esnada Dikmen hoca ve diğer jüri üyeleri odadan çıktılar..İlginç olan Dikmen hocanında kafası öndeydi..Benim kafam halen dikti..Ama halen içi karmakarışıktı..Birden Osman’a döndüm:
-Gardaşım Dikmen Hocanın ,Celal Sungur’la arası nasıl?
-Çok berbat..Geçen hafta ana-avrat birbirlerine girdiler..
Celal Sungur hocam Dekanımızdı ve Yozgatlıydı.Ve mesele anlaşılmıştı..Askerdim,Yozgatlıydım..Ona olan kinini bana kusmuştu..Benden kendine göre öç almıştı..Aslında nerelisin diye sorduğunda Yozgat deyince kafasında sıfır vermiş belli ki..Sorular ve cevaplar boşunaymış…
-Haydi Osman,Sündüz bacımla bana bir çay ısmarla..Ee onurunu taşıdığım memleketimin bazen düşmanlarına da rastlayacağım..
diyerek çay ocağına doğru yol aldık…
Eylül ayı geldi,tekrar eğitim dönemi başladı.Biraz buruk ama başım dik Genel Cerrahi Kliniğine gittim.Kazım Hocama uğrayıp ,kendisinin grubunda staj tekrarı yapmak istediğimi söyledim.Kabul edince alt sınıftan gelen altıncı sınıf öğrencilerle birlikte staja başladım..
Diğer öğrencilerin ilk büyük stajı olduğu için heyecanlıydılar..Ben daha az heyecanlıydım.Bilgilerim hem taze hemde oturmuş olduğu için onlara abilik vede hocalık yapıyordum..Onlarla sabah sekizde buluşuyorduk,hoca çağırana kadar bir hastalık üzerinde konuşuyorduk..Hastalıkları teferruatlı anlatıyor,imtihanda çıkabilecek soruları tekrar tekrar vurguluyordum..Onlar bütün sorulara cevap verene ve iyice öğrenene kadar hastalığı anlatıyordum..Ertesi gün anlatacağım hastalığı söylüyor ve çalışıp gelmelerini istiyordum..Çok iyi ve çalışkan bir grubum vardı.
-Siz İmamoğlu’na düşseniz bile yüz alırsınız
diye kendilerine güvenmelerini sağlıyordum.Şevke getiriyordum..Kazım Hoca çok geçmeden grubun bütün eğitimini bana devretti.Ders anlatıyordum,vizit geziyorduk,ameliyata hangi gün hangi öğrenciler girecek ben karar veriyordum..Bir gün ,hasta başı eğitimi için öğrencileri alıp bir hasta koğuşuna gittik.Hasta tiroid bezi ameliyatı olmuş ama ameliyat esnasında paratiroid bezleri de yanlışlıkla alınmış bir hastaydı..Hastaya şikayetlerini sordum anlattı.Eksik kalan yerlerde soru cevaqp şeklinde şikayetlerini anlattırdım.Hasta başında, tiroid ameliyatlarının komplikasyonlarını ve paratiroid eksikliğinde olabilecek şikayetleri anlatmaya başladım..Neler oluyor,niçin oluyor mekanizmalarıyla beraber anlatıyorum.O sıra odaya başka bir öğrenci grubu girdi,başlarında Dikmen Hoca vardıGözgöze geldik.Ben susutum, hoca devam et deyince konuyu tekrar baştan aldım…Bütün yönleriyle hastalığı,ameliyat şeklini,komplikasyonları ve alınacak tedbirleri anlattım..Yaklaşık yarım saat sonra konu bitti.İki grubun öğrencileri pür dikkat dinlediler.Konu sonrası:
-Arkadaşlar sorusu olan varmı?
Benim gruptan birkaç öğrencinin sorduğu soruları cevapladım..Sonra diğer gruptan öğrenciler:
-Hocam bizde soru sorabilirmiyiz?
Gülümsedim..
-Tabii ki evet canım kardeşim.Ancak ben hoca değilim,sizin gibi Tıp Fakültesi Altıncı Sınıf öğrencisiyim..Staj tekrarındayım,isterseniz Abi diye sorabilirsiniz..
Buna rağmen sorularına hocam diye başladılar,hocam diye bitirdiler..Verdiğim bilgiler karşısında memnun ama bir o kadarda şaşkındılar.Bu bilgileri ancak hocalar verebilirdi,bir öğrenciden hiç beklenmezdi..
-Hocam siz niye staj tekrarındasınız?
-Zor bir soru arkadaşlar
Dikmen Hocayla tekrar gözgöze geldik..
-Siz gecenizi gündüzünüze katarsınız.Çok çalışırsınız..Doktor olmanın hayallerini kurarsınız…Ama bu emeğiniz,idealiniz veya hayalleriniz bazı hocaların şahsi kaprisleriyle,şahsi kiniyle,giydiğiniz elbiseye veya nereli olduğunuza bakarak çöpe atılır..Sizin varlığınız ,duygularınız önemli değildir..Onların kendileri,kararları önemlidir.Hatta sizinle dalga bile geçerler,kimliğinizi,kişiliğinizi çiğnerler..Sizde staj tekrarına kalırsınız..İnşallah imtihanda bilginize önem veren bir hocaya düşersiniz..
-Hocam kim bu hoca?
Tam karşımda duruyor,sizin grup hocanız diyemedim..
Öğrenciler üzülmüşlerdi ama Dikmen Hoca hiç oralı bile olmamıştı..
-Arkadaşlar siz kendinize güvenin..Bol çalışın.Hastalıkları ,hocalarınız için değil hastalarınız için öğrenin..
Sonra odadan çıktık.Gruplar ayrıldı..Aslında hocam dendikçe ben kendime gülüyordum ama gururumda okşanmıyor değildi..Doktor çıkmadan hoca mertebesine çıkmıştım..
Günler eğitimle geçerken Eylül ayının sonuna doğru,yeni kurulan YÖK ün,kuruluşu şerefine tek dersten kalanlara imtihan hakkı verdiler..Benim stajım sona erdi..İmtihana hazırdım ama gece,gündüz demeden bir haftada bütün konuları tekrar gözden geçirdim..
Ekim ayının ilk haftasında imtihana girdim.Kamil hocam yine koridordaydı.Yine takılıyordu.Saat on gibi imtihan olacağım odaya girdim.Jüri yine üç kişiydi,,Birinci hocam sorusunu sordu anlattım.Baktım memmundu başka sorum yok dedi ama not vermedi..İkinci hocamda sorusunu sordu..Onu da geniş bir biçimde anlattım..Oda başka sorum yok dedi ama kaç verdiğini söylemedi.İki hocadan kırk-elli gelir diye düşündüm..Sıra jüri başkanı Bahattin Hocama gelince:
-Sen Genel Cerrahiyi iyi biliyorsun,sana Göğüs Cerrahiden bir soru soracağım
deyince ben başladım terlemeye..O konuları biliyordum ama gözden geçirmemiştim..Terlemem arttıkça arttı.Alnım ıslandı,koltuk altlarım ıslandı,hatta bacaklarım bile sırılsıklam oldu..
-Ne oldu oğlum,niye rengin sarardı?Niye terledin?
Diyemedim hayallerimi,duygularımı..Panik yapmıştım.Bu hocada sıfır verecek,yine çakacağım diye dünyam alt üst oldu..
Hoca anlamıştı herhalde diyemediklerimi..İmtihan not kağıdını eline aldı..Kalbim duracaktı sanki..
Birşeyler karaladı..Sonra bana döndürerek:
-Bak sana yüz verdim.İmtihanı geçtin,ancak imtihanın bitmedi..Şimdi Pnömatoraksı anlat bakayım.
Ben rahatlamıştım…Doktor olmuştum..Hayallerim gerçekleşecekti..Terlemem durdu,gözümün önü aydınlandı.İmtihan isterse günlerce sürsün,hiç önemi yoktu artık..
Çok iyi bildiğim bir konu olduğu için soluksuz anlattım.Aslında verdiği nottan dolayı Bahattin Hocama teşekkür ediyordum..O da gülümseyerek dinledi.Birkaç karma soru daha sordular,onlarıda anlattım..
-Kardeşim hoca olmanın keyfini çıkardım..Ne müthiş bir öğrencisin..Teşekkür ediyorum..Sahi sen nasıl kaldın?
-Tam bilemiyorum hocam,Dikmen Hocama sorarsanız gerçeği öğrenebilirsiniz..
Konuyu anlamışlardı,üzülmüşlerdi..Elimi sıkıp bana başarılar dilediler..Başımla selam verip odadan çıktım..
-Çaktınmı salak oğlum?
-Bu sefer çakamadım hocam..
Kamil hoca bana sarıldı,gözleri nemlendi..Bende ellerine sarıldım,ellerini öptüm..Aslında o benden daha çok sevinmişti;hakkı yenen bir öğrenciye ,geçte olsa hakkın teslimine şahit oluyordu…
Öğleden sonra yazılı imtihana girdim..Yazılımda çok iyi geçmişti.
Kazım hocaya minnetlerimi arzettikten sonra grubun yanına gittim..Hepsinin gözlerinin içi gülüyordu,haberi çoktan almışlardı..
-Hocam hayırlı olsun
-Rahatlıkla Hocam diyebilirsiniz can kardeşlerim,çünkü artık ben bir doktorum ……
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.