Öğretmenlerin yine tatilde olmalarının verdiği rahatsızlığı sosyal medyada bir kişi şöyle dile getirmişti :
"Coronavirüs sebebiyle yıllık izinleri durdurulduğundan tatil yapamayan HEMŞİRELERİN ÇOCUKLARINI ÖĞRETMENLER BAKSIN!" Şimdiye kadar bu çocuklar bakıcısız mıydı acaba?
Türk Dil Kurumu’nun yaptığı tanıma göre tatil resmi işte çalışanlar için kanunen çalışmayı durdurma, dinlenme, eğlenme demektir.
"Tatil’ deyince akla gelen nedir? " Belki deniz, yolculuk, otel, yaz mevsimi ve öğretmenler akla gelir.Neden öğretmenler? Zira onlar en az çalışan en çok dinlenenerdir. Böyle bir algı oluşmuş bir kere. İsteyen istediği şeye inanabilir. Amacımız bunun tartışılması değil, irdelenmesi yönündedir.
Öyle görünüyor ki tatil hususunda öğretmenlere karşı genel bir kıskançlık havası mevcut, en azından ülkemizde durum bundan ibaret. Peki, o zaman " Tatili seviyorsanız öğretmen olsaydınız, neden olmadınız?" demezler mi? Yakın geçmişte bir bakanımız koltuğuna oturur oturmaz "Öğretmenler üç ay tatil yapıyorlar.."dediği için büyük tepki görmüştü. .Bundan başka başarılı bir çalışması olmadan tarihin sayfaları arasında yerini aldı.Gerçekte ise yazın üç ay değil iki ay tatil yapılmaktadır.
Diğer önemli bir husus, tatil, öğretmenlerin mücadele edip kazandıkları bir şey değildir. Öyleyse öğretmenlere yaz tatili neden gerekli görülmüş olabilir? Bu konuda ihtimaller çoktur: Zihnen yorucu bir iş yaptıkları mı göz önüne alınmıştır? Ya da öğrenciler yazın tarla işlerinde çalışsın ve dinlensin diye midir? Bu sonuncusu makul bir seçenek olarak duruyor. Demek ki neymiş? Okulların tatilleri öğrencilerin durumları göz önüne alınarak düzenleniyormuş.
15.03.19