KARLA GELEN ÖLÜM BÖLÜM- 26

• 3 Mayıs 2020 Pazar 12:01:35

KARLA GELEN ÖLÜM BÖLÜM- 26

Merdivenlerden ağır, ağır inmeye başladım. Beni ilk gören Heval oldu. Hemen dişlerini gösterdi,
‘’ Oo bakıyorum prensesin keyfi yerine gelmiş, aramıza lütfedip katılıyor.’’
‘’ Bir kelime daha konuşursan Heval, seni Amcaya kendi ellerimle teslim ederim.’’
Ziya Amir,
‘’ Amca ile tanıştın mı?’’
‘’ Evet, Amirim Amcayla uzun bir sohbet etme şansına sahip oldum. Beni kırmayıp burada toplandığınız için teşekkür ederim. Bir kişi hariç Ziya amirim. Aranızdan biri Amcanın köstebeği. İşin başından beri aranızdaydı. Olan biten her şeyi anında Amca’ya bildiriyordu.’’
Ziya Amir,
‘’ Kim olduğunu söyle, o şerefsizi hemen tutuklatayım.’’
‘’ Acele etmeyin Amirim ona da sıra gelecek. Şimdi bu güne dönelim. Şehmuz bizimle iş birliği içinde. Bunu bilmenizi isterim. Sena Baş komiser, Cavit Beyin bir ikizi olduğunu biliyor muydunuz?’’
‘’ Anlamadım bir ikizi mi varmış?’’
‘’ Sen gazete binasına gittiğinde, Cavit beyle değil, her defasında Amca ile konuştun. Ne tuhaf değil mi?’’
‘’ Yanılıyorsun Büşra Cavit beyi tanımaz mıyım?’’
‘’ Cavit Beyin boyu ne kadar tahminen?’’
‘’ Yaklaşık bir doksan boyunda.’’
‘’ Cavit Beyin boyu en fazla bir altmış beş. Sen gerçek Cavit Beyi hiçbir zaman görmedin. Şimdi olayların akışını kavrayabilmeniz için hikayeyi en başından anlatacağım.
Birbirine düşman iki çete var. Birincisi Cafer Ağa ve adamları, ikincisi Şehmuz, Sami ve adamları. Bu iki çete hem birbirleriyle savaşıyor hem de Amcaya hizmet ediyor. Buraya kadar anlaşılmayan bir şey var mı? Yok, Cafer Ağa Şehmuz’dan bir tık önde. Öyle ki Amca’yla içli dışlı olmuş. Şehmuz ise Amcayı hayatında bir kere gördü. Bu da amcayı çileden çıkardı. Amca Şehmuz’un ölüm fermanını imzaladı. Ben de merak ettim Şehmuz, ne gördün ki amca senin ölümüne karar verdi?’’
‘’ Amca ile Cavit beyi bir arada gördüm. Onları bir arada görmek ilerde başlarına dert açabilirdi. Açtı da, değil mi Büşra baş komiserim?’’
Kirli,
‘’ Aferin Büşra, buraya kadar çok iyi çalışmışsın? Devam et.’’
‘’ Amca, Şehmuz’un ölüm fermanını verince, işi Nusret isimli bir kiralık katile ihale etti. Ancak Nusret işi beceremedi, Şehmuz’unda şansı yaver gidince, ihale benim üzerime kaldı.’’
Recep,
‘’ Benimle dertleri ne imiş? Hayatımı bana zindan ettiler?’’
‘’ Amca senin başına gelenlerin bir hata olduğunu söyledi. Bu günden itibaren, seni kimse rahatsız etmeyecek. Şehmuz’un adını kullanarak o katliamı yapanlar Amcanın adamlarıydı aslında.’’
Hansa,
‘’ Şimdi ne yapacağız, oldu olacak onu da söyle?’’
‘’ Saklandıkları inlerini biliyorum. Gücümüzü üçe böleceğiz. Eşzamanlı baskınlar yapacağız. Birinci gurup gazete binasını basacak. İkinci gurup Cafer Ağanın mekânını basacak. Üçüncü gurup Amcanın mekânını basacak Amca ve adamlarını kıskıvrak yakalayacak. Böylece kasabanın üzerine çöken kâbus bir nebzede olsa aralanmış olacak.’’
Ziya Amir,
‘’ Gurupları da sen ayarla Büşra Baş komiser.’’
‘’ Baş üstüne Amirim. Bu konuda çalışmalara hemen başlıyorum ama önce yapacak bir işim daha kaldı.’’

2

‘’Bana önce kasabanın detaylı bir haritasını bulun?’’
Kutsal,
‘’ Bir dakika, bende bir tane olacak odamdan alıp geleyim.’’
Kutsal’ın getirdiği haritayı masanın üzerine seren Büşra, Haritayı dikkatlice inceledikten sonra, gözlerini kapatarak, Amca’nın köşküne giden güzergahı gözlerinde canlandırmaya çalıştı. Gittikleri yolu iyice hatırlayınca gözlerini açtı.
‘’ Şimdi beni dikkatle dinleyin, kasabadan çıktıktan sonra, Gölköy istikametinde yirmi kilometre kadar gittik. Haritada görüldüğü gibi şu noktadan sağa saptık. Beş dakika kadar daha yol aldık. Birinci gurup bu güzergahı takip edecek. Sağ taraftaki ilk köşkü kontrol altına alacak. Köşkü ıskalamanıza imkan yok. Kirli ekibin başında sen olacaksın. Ekibin ise, Heval, hansa, Seda, Aziz ve Atalay Komiserden kurulu olacak. İkinci ekip Cafer Ağanın evini basacak, bu ekibin başında, ben ve Sena baş komiser bulunacak. Bizim ekip, Serra, Tugay, Alper, Emine ve Eda Komiserden kurulu olacak. Recep, Kutsal ve Şehmuz burada kalacak. Ziya Amir yerinden kıpırdamayacak ve iki ekip arasında irtibatı sağlayacak. Harekete geçiş saatimiz yarın sabah saat dokuz olacak. Mecbur kalmadıkça silah kullanılmayacak. Allah yüzümüzü kara çıkarmasın dağılabiliriz arkadaşlar. Recep, Şehmuz, Kutsal siz benimle yukarı gelin.’’
Dördümüz yukarı kata çıkıp odama geçtik.
‘’ Siz ikiniz Haber günlüğü gazetesine gidip, Cavit’in kardeşini zararsız hale getireceksiniz. Mümkün olduğu kadar kaba kuvvete başvurmayın. Recep birkaç arkadaşını yanına alabilirsin.’’
‘’ O iş kolay Baş komiserim, Kutsal’da bize katılabilir mi?’’
‘’ Çok mu istiyorsun?’’
‘’ Evet, bu kasabanın geleceğine onunda katkısı olsun.’’
‘’ Size katılabilir ama gözün üzerinde olsun.’’
‘’ Baş üstüne Baş komiserim.’’
‘’ Şimdi herkes erkenden yatsın. Yarın işimiz çok.’’

3

Operasyon beklenenden çok daha başarılı geçti. Saat on birde her şey olup bitmişti. Yıkılmaz denilen krallık Amcayla, Cafer Ağanın başına çökmüştü. Cafer Ağa, Büşra’nın gerçek kimliğini öğrendiğinde yaptığı ilk iş başını duvara vurmak oldu. İlk sorguları yapıldıktan sonra, vakit kaybetmeden Ordu Asayiş Şubeye sevkleri yapıldı. Onlar bundan sonra ölünceye kadar güneşin doğuşunu dört duvar arasından görecekler.
Ziya Amir, Büşra ve ekibine kasabadan ayrılmadan önce bir ziyafet verdi. Büşra, Ekibi yolcu ettikten sonra Kutsal’ın eve geçti. Şehmuz’un dosyası birçok hafifletici sebeplerle dolu olarak Savcılığa sevk edildi. Az bir ceza ile hayatına kaldığı yerden devam edecek. Kutsal’la Recep’in nişanına katıldıktan sonra, Daha evvelde söylediği gibi dosyanın henüz kapanmadığını düşünüyordu. Tutuklanacak bir kişi daha vardı. KÖSTEBEK.

ÜÇ GÜN SONRA

Sevdikleri ile vedalaştıktan sonra, Şehmuz’la baş başa kaldı.
‘’ Demek gidiyorsun?’’
‘’ Sende biliyorsun ki benim yuvam İstanbul. Beni bekleyen bir ailem ve işim var. Bir daha yolumuz kesişir mi bilmiyorum Şehmuz?’’
Şehmuz’a yaklaştı ve içtenlikle sarıldı. Hareketsiz Duran adam yavaşça kadına sarılarak kendine çekti. İlk ve son olarak dudakları birleşti. Tutkulu bir öpüşmeden sonra, arkasını dönerek arabasına doğru yürümeye başladı. Burada biraz daha oyalanırsam değer verdiğim bütün tabularım yerle bir olacak diye düşündü.

Yolunun üzerinde bulunan Asayiş şubeye uğrayarak, arkadaşları ile son defa vedalaştı. Sena Baş komiserin, kendisi gibi gözyaşı döktüğünden emindi. Kim bilir belki bir gün yolları yine kesişir. Arabasına binerken
‘’ Geç direksiyona Serra Hanım şoförlüğünü görelim.’’
Serra bir karış suratla direksiyonun başına oturdu ve hareket ettiler. Gözlerini yumdu. O anı bir kere daha yaşarken uykuya daldı.
Asayişten içeri girmeleri adeta olay oldu. Sarılma faslından sonra, Sedat Amirin yanına geçti.
‘’ Gel bakalım kaçak, çok güzel iş çıkardın. Ziya Amirle devamlı olarak irtibat halindeydik. Seni öve, öve bitiremedi. Tabi bende hava atmaktan bir hal oldum. Anlat bakalım bir de senden dinleyeyim.’’
Olup biteni anlattım tabi bazı şeylerin bende kalması gerekiyordu. Daha bitmediğini belirttikten sonra olabilecekleri anlatıp Cansın’la, Seda komiseri istedim. Artık sona çok az kalmıştı. Mutlaka oyunuma düşecekti. Fazla beklemedim, köstebek vakit kaybetmeden peşime takılmıştı.