- 555 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Geçmişin Milletimize Olan Büyük Varlık Maliyeti II
Devam...
Çünkü; güneşten ve özellikle kum fırtınası çıktığında en iyi yöntem olarak bilinir. Bizim kadınlarımızın başlarını bir yaşmakla kapatmalarının tarihini bilmemekteyim, fakat; orta Asya kadını yani bizim kadınlarımız özgürdür. Obalarında erlerinin gözbebeğidirler. Bilinmektedir ki; obabaşı annesinin ve eşinin onayını almadan obadan ayrılmaz herhangi bir işe veya eyleme girişmez. Türk boylarında hiçbir ulusta olmayan bir birlik ve bütünlük mevcuttur. Genelde yasaya ihtiyaç duyulmadığından kişilerin fikir özgürlüğünün kendiliğinden oluştuğu ve uyulacak kurallar örf adetler herkesçe bilindiği için yazılı bir yasada yoktur, en güzel yasa yüreklerinde ki o eşsiz hoşgörüdür sevgidir. Değil kafasını kapattırmak kadınının yüzünün gülmemesi erini son derece üzer öncelikle kadınının güler yüzüyle kendisine bakabilecek şartları yerine getirip sonrasında annesinin rızasını da alarak tüm halkının mesut bir yaşam sürekliliğini koruyabilmiştir. Kapanmak öncelikle İslam dininin mutaassıplığı gereği ile birlikte bize de Araplardan gelmiştir, sanırım. Eğer bu konuda yanlış bir ifade varsa tarihçiler lütfen benim bilgimi tazelesinler. Kadının kapatılması daha çok yukarıda belirttiğim üzere Arap geleneğidir. Öncesinde ve sonrasında bu topraklarda Türklüğümüzün ortasında önemli bir yeri olan, Osmanlının bir tür politikası olarak kabul görmek ve hareme kapatılarak kenara itilmişliği ne acıdır ki büyük bir gerçektir. Amacım elbette ki kimseyi hor görmek değildir. Sadece nereye doğru gitmemiz gerekirken nereye gitmekte olduğumuzdur..!
Bu gün Türk yurdu olan Anadolu da yaşamımızı sürdüren biz orta Asya Türkleri geçmişte anayurtlarımızda ki geleneklerimizi o tarihlerden almış olup, koruyarak bu günden geleceğe bütün Türk yurtlarında Türk boylarında görüldüğü gibi taşımaktayız taşıyacağız. Oyalı, nakışlı narin Türk kadınlarının kah küllerinin üstünden yazmalar ve tülbentler başlarını nede güzel süslemektedir. Çeşitli törenlerde takılar takınmak güzel gözükmek insanın doğasından dır zaten. Kadınımıza çok yakıştığını da söylemeliyim. Bu yeryüzü coğrafyasında süslenmek bir şölendir, gelenektir.
Şimdi; şunu her hür düşünceli Türkiye cumhuriyeti vatandaşına soruyorum. Türkiye cumhuriyeti anayasası 177 maddeden oluşmaktadır ve dini , dili, ırkı, cinsiyeti ve hüviyeti ne olursa olsun tüm vatandaşlarım aynı haklara sahiptir demektedir. Cumhuriyeti korumak her hür düşünceli Türk vatandaşının birinci görevidir. Öyle de olmalıdır. Bu görevi bize vatandaşlığını gururla kabul ettiğimiz Türkiye cumhuriyeti anayasası EMRETMEKTEDİR.
Bugün itibarı ile hiçbir şeye henüz geç kalmamışlığımızla beraber cumhuriyetin ilke ve devrimlerinin bizim için ne değer taşıdığı, hürriyetin ve özgürlüğün olmazsa olmazı olduğunu birbirimize göstereceğimiz en büyük sevgiyi göstermeye mecbur bir millet olarak, yaşama ve barınma hakkı tanımalıyız. Fikirlerimizi insan onurunu zedelemeden ifade şeklini bulabileceğimize açık yürekliliğimizle önce kendimize, sonrada seçilmişliğimizle yapacağımız yasama ve yürütme haklarını da dikkate alarak, bizi: bu saydığım nedenlerden dolayı seçmeyen insanlarında bütün vatandaşlık haklarını en saygılı şekilde kendimize yakışacak bir insan edasıyla yapmalıyız ki kazanımlarımız bir anda yok olmasın. Esas görev ve liderlik bu değerler üzerine kuruludur sanırım.
Bu güne kadar birey olarak kişiye ve cumhuriyete karşı a,b,c vs. partilerince hak uğruna halka hizmet düşüncesi ile hizmet edenlerin hizmeti gariptir ki sonucu hiçbir zaman halkı memnun etmemiştir.
Kanber İhsan Öcel
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.