- 323 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Takvim Yaprağı
TAKVİM YAPRAĞI
Takvim yaprakları yırtılıp, eksilip, düşüp duruyor. Her gün bir tanesini daha kopartıp atıyoruz. Daha sonra bitince yenisini alıp tekrar koparmaya devam ediyoruz.
Acaba hiçbir yaprağı elimize alıp, şöyle bir tefekküre daldık mı?
Bu yeni gün, hafta, ay, yıl bize güzellikler mi getiriyor, yoksa azap günlerimize bizi daha da mı yaklaştırıyor?
Ön yüzü bize hayatı hatırlatıyor. Küçük ve sınırlı bir sayfaya bir sürü şey sığdırılmaya çalışılmış.
Yaptıklarımızı ve yapmadıklarımızı, eksiklerimizi anlatıyor ve hatalarımızı, doğrularımızı ve iyiliklerimizi, sonra tarihten bahsediyor: Falanca yılda bugün şu olay olmuş, filanca kişi vefat etmiş, şu savaş olmuş, bu gün kutlanmış. En büyük komutan da olsa, âlim de olsa, zalim de olsa şimdi hepsi kâğıt üzerinde bir isimden ibaret kalıyor. Yaptıkları ve yaşadıkları sadece birer hikâye ve kıssa olarak yer buluyor.
Güzel bir söz hayatımızı süslüyor. Tecrübe ve bilgileri ile ortaya çıkmış, ibret ve fikir dolu sözler, her biri cevher değerinde. Sonra bize sanki hayatımızı hatırlatır gibi bu yıla başlayalı şu kadar gün olmuş ve yılın bitmesine şu kadar gün kalmış. Bu gün çocuğunuz olursa şu güzel isimlerden birini koyun. Ve namaz vakitleri; hangi şehirde olursan ol, hatırlatıyor, çağırıyor ve bildiriyor. Bakın! İşlerinizi ona göre ayarlayın.
Sonsuz kudret sahibi Rabb’im, öyle bir düzen kurmuş ki, gezegenlerin hiçbiri takvimlerini salise şaşırmıyor. Güneş ne zaman emredilmişse doğuyor ve ne zaman emredilmişse o zaman batıyor.
Ya arkası? Bir ilim deryası, koca bir okyanus, bir sürü bilgi. Ne var ki? Birkaç satır kısa bilgi deyip geçmeyin sakın. Biraz daha dikkatli bakın ne güzel özetlenmiş konular. Çok mu basit geldi, konuyu tam anlayamadınız mı? Eee ne duruyorsunuz o zaman? Sarılsanıza kitaplara, eksik gördüğünüz bilgileri tamamlasanıza.
Bir takvim yaprağı size başka ne verebilir ki?
O kâğıt parçalarından tüm anladığımız bu mu? Her koparttığımız yaprak hayatımızdan da bir gün. Neyi kopartıp attığımıza bakalım. Bir sonraki günün yaprağını kopartabilecek miyiz? Yoksa birisi bizim yerimize kopartıp saklayacak ve yılda bir hatırlayıp dua mı edecek?
Yeni bir yıl, yeni bir takvim, yeni bir hayat başlıyor. Her gün sabah kalktığınızda yeniden doğuyor ve akşam ölüyorsunuz. Her başlayan gün diğer günden güzel olmazsa o zaman ziyandayız.
Önemli olan yaşanan sürenin uzunluğu değil, kalitesidir.
Zamanı tükenmeyen bir hazine mi sandın?
Makamına güvenip, paraya mı inandın?
Takvimden yaprakları üçer beşer kopardın,
Boş sözlere kanıp, ölmeyeceğini sandın.
Sadettin TURHAN
YORUMLAR
Çok güzeldi yazınız, yüreğinize kaleminize sağlık.
Benim annem de "SAATLİ MARİF" takvimlerinin müdavimiydi. Hakikaten birer ansiklopeti gibiydi bu takvimler... Her gün verilen nasihatler, yemek tarifleri, Tarihteki olaylar vs.
Her şey gibi onların da bir kıymeti kalmadı.. Değerlerimize saygımız kalmadığı gibi.
Her bir yaprak ömürden götürüyor her gün... Bir sonraki yaprağı koparacakmıyız bilmeden...
:(