Merhaba Hece 2- Şansa Tusubasa Karaborsa

• 21 Nisan 2020 Salı 04:46:34

Aldı mürvet önümden bilgisayarımı
Bari bir balya saman koyuver mi dedim. Dünyevi

“Dolayısıyla, burada dindar bir sahış gibi görünen Şinasi, diğer eserleri incelenince de görüleceği üzere, aslında ilahi dinleri ve onların peygamberleri ile kitaplarını dikkate almadığını bize göstermektedir.”

“Düşünen, konuşan ve yazan insan, hayatını “Kitab”ın emrinden kurtarabilen insandır. Elinde “Kitap” olan insan, o kitabın emrine girer; ama elinde “kalem” olan insan, kendi kitabını kendisi yazar. Onun bu düşüncesinde “modern düşüncenin, düşünen akıl olduğu”nu söyleyen E.Renan ve Voltaire gibi aydınlanmacı düşünürlerin etkisi vardır”

Yazık ki cahil edip matlabınca şerr ü fesad
Koyar netice-i ef’ali ismini takdir” Şinasi (1826-1871)

Anladı mı çekirge?
Ne diyor bu usta ya..

Anlaşılmayacak ne var çekirge??

Matlap, ne demek? Matkap gibi bir şey olmalı usta. Ef’al peki? De get işine be usta ,kafa mı buluyon benle..

Çık aradan çekirge..Niye sorup duruyon o zaman dingil, pardon usta…

“Ne yazık ki cahil kimseler kendi istedikleri gibi kötülük ve bozgunculuk yapıp sonra da bu olumsuz işlerin sonucuna takdir/kader adını verirler”

Peki çekirge, iyi ve arif ve irfan sahibi kimseler??

Bu benim sorumluluğumdu özür dilerim, bastım istifamı , beni yargılayın, takdiri ilahinin huzuruna saçma sapan alimlerin çıkarımlarına dayanan fetvalara dayanarak çıkamam.. Hangi çağda yaşıyoruz üleynnn demez mi, kendi boynuna çalmaz mı kılıncı…

**
Aruz da bir hecedir arkadaşlar, ancak milli nazmımız hecedir. Ben şahsen bir defa aruz çalışması yaptım onu da 8 li veya 11’li hece ölçüsüne, aruzun en kolay kalıbını kullanarak.. Bizim nesiller ben kabul etmeyince nasıl kabul etsin aruzu😊) ola ki herhangi birileri özellikler bu yönde şair yetiştirmezse zordur artık, kefene sarılacaktır aruz bu çağda..

İnsan ulaşamadığı ciğere pis dermiş hesabına girip Şiir Türlerini rekabete sokmayınız..

Tamam usta..

**
“Memleket bitti yine bitmedi hâlâ sen ben
Bize bu hâl ile bizden daha büyük olmaz düşmen” Namık Kemal.(1840-1888)

Şinasi, Türk şiirinde;

Bir “tema” inkılabı yapar…..
Medeniyet krizine neden olur..
Şiirde parça güzelliğinden ziyade bütün güzelliği fikri..
Divan edebiyatına ait mazmunları terk…. Eski şiiri hayal sisteminden çıkmaya zorla..
Arapça ve Farsça tamlamaları mümkün mertebe azalt.

Namık Kemal ;

Her (şey) vatan için
Vatan için her hevesi terkedelim
Her nefes vatan için

Vatan şairi diye bilinir..
Ancak vatan kavramı da pek işlenmiyor bu dönemlerde, önce kavramların içini boşaltıyorlar , sonra kölesi oluyoruz çağı veya tekniği veya dünyanın gidişatına ayak uyduran başkalarının..

***
Usta ne içtin sen?
Çekirge ben içmem içersem başıma gelenin tecrübesine sahibim..
Nerene içtiydin ki?
..
…
Sen de laf sok çekirge…Ohh miss..
De get çarparım duvara yapay zeka bozuntusu..
**
Bugünkü konumuz aslında “Leb (Dudak) Değmez” çekirge..

Hece yazacaklar varsa da artık yazmaz usta…
Ustalar yazar?

Niye yazsın ki..Sonuçta sanattır, sanat vakit ister.. Vakti mi var ?

**

Şairlerde ilham süt dökmüş halde
Mısra hayın çıktı uyak neylesin
Ak bir ölüm düşer iken saçıma
Kafa hayın çıktı ayak neylesin..Dünyevi

Dünkü yazımın özüne cevap veren ve serbestle uğraştığını bildiğim Sayın Black Sky’a saygıyla..Kendisinin bir serbest şiirini Y kuşağını güzel anlattığı için çok beğenmiştim haddimce..Hangi şiirdi o unuttum ama:)

Üşenmemiş,

“Hece hece dediler düştüm yola
Döktürdü ustalar ben kaldım yaya
Içimdeki hece düşünce dara
Kalem hain çıktı yazan neylesin;)))) black sky

Valla affola....zorlayınca ancak bu kadar oldu nesildaşım;))))”

Süper ve harika bir kıt’a değil mi çekirge?
Sen öyle diyorsan tamamdır usta, beni topa sokma..

…
yani cidden aldım elime kalem
oluyor nesildaş yazılır imiş
bilmece gibidir şu koca alem
biliyor nesildaş yazılır imiş:)) dünyevi

Alınca tadını heceden kalem
Haklısın nesildaş yazılır imiş
Gönlünün içine düşmesin elem
Farklıdır nesildaş yazılır imiş black sky

dağda yetişir mi / zeytin armut dut
manavda kesiyor / yolları haydut
birinci üçüncü / beşinci boyut
GELİYOR nesildaş yazılır imiş:)) dünyevi

“Deneme...Deneme...
Öncelikle bu hadsiz şiir için özür dilemek isterim.
Çokça damar durumu içinde ayrıca özür....
Dedim bir tam deneme yapmadan kalmasın...;)))
Gaza geldim tekrar affola;)))

ümitler içimde bayılmış kalmış
mevsimler üstüne perde kapatmış
baharlar tozlanmış yaprak kararmış
parlayan güneşten haberim var mı

içimde öldürdüm ne umutları
üst üste yığdım bütün günahları
elimde tuttugum o kör makası
ömrüme sapladım umurumda mı

beni kahredeni attım çuvala
bağladım ağzını yağlı urganla
bıraktım kendimi sonra boşluğa
yaşamak neydi hiç anlamadım ki

kuytu bir köşede soğur bedenim
dilimden sarkar kırık hayallerim
bunca kederle nereye giderim
yakın beni yakın diyemedim ki;)))) black sky

**
Zaten gaz vermek değil miydi gaye?:)

Var mı eleştiri çekirge..

Ben girmem topa usta..

Bak bakalım bir, önü başı ortası kafiyesi redifi şekil unsurları ne alemde…

Usta benim fişimi çek, seni çekemem..Yeter da..

Çekirge seni yeniden programlarım, haddini bil…seni lehimleyen, devrelerini tasarlayan, sana zeka pırıltısı gibi ruh koyan benim..

Özür usta..

Parmak hesabı yapmış mıdır, yapmıştır, sonradan gerek kalmaz..

Aklındaki veya yazmak istediği anlam, anlatmak istediklerini kelimelere dökerken 11 li hece olacak diye zorlanmış mıdır, elbette, ancak o kadar ahım şahım bir zorlanma olmamıştır. Kelimelerle iç içe olan insan, kalem neden zorlansın..

Mısra sonlarındaki veya bütün içinde saklanan ve ahenk dediğimiz kafiye-redifleri durakları olmamış mı??
Kıta sonralarında ses düzeni yakalanmış, kaç harfle sağlarsa sağlasın, 11’li hece olmuş mu ? Anlatmak istediği haleti ruhiyeyi de anlatmış mı??

Tamam çekirge.. İşte bu.. Bir sonrakine olursa veya heceye devam ederse seyret gelişimini…Maraton uzun bir koşudur.

Kalemine sağlık Nesildaşım, Teşekkür ederim.

Kayıtlı olmadığı için bilemiyorum ama benim ilk hecemden bin kat güzel bir 4 kıt’adır yazdıkların eminim..
Ben de hayın’ı çıktım hecenin, ustalara saygı hürmet.. Lakin işledikleri konular ekseri sanki bilemiyorum yani bence bmc…
**
Usta yağ mı yakıyor senin motor??
Çekirge… Hırrrrrlarım bak sana…
**
Serbest yazan heceyi hayli hayli yazar, hece yazan serbest yazarken hecenin kurallarını da düşünür istemese de, motor bilinç mi ,nöron mu deniyordu buna?? Algıda seçicilik değil yalnız..

Sen söyle çekirge, şiiri bir hayvana benzetmek istesen, hangisine benzetirsin? Geçenki yazının sonunda boşuna mı hayvan isimlerini yazdık… Daha bunun etçil şairi var, otçul şairi var..Yine fırçayı yeriz ama…

Ben şairleri sürüyü koruyan çoban köpeklerine benzetince yemiştim fırçayı, sonradan sildim o şiiri de..

Lakin şimdi benzetsem bir hayvana, Anka Kuşu derim, efsanevi bir kuş. Küllerinden doğmasıyla meşhur..
Anka, aslan kaplan kurt ayı deyince insan onurlanıyor da, İnek, koyun, keçi, manda, sığır , antilop deyince neden hayıflanıyor..

Bu kalem ehli yok mudur, bu kalem ehli, İnsanların sürat şeklinden, ayak şeklinden, el şeklinden, göz şeklinden vbs tarif yapan nice kitaplar yazmışlar..Ne denir o tür kitaplara var mı aklınızda bir yazar ve kitap ismi..?

****
Ne demiş Ziya Paşa:

Bir katre içen çeşme-i pür-hûn-ı fenâdan
Bâşın alamaz bir dahi bârân ı belâdan.

“Tıpkı çağdaşları Şinasi ve Namık Kemal gibi,şiiri “duygu”dan ziyade bir “fikir” veya bir “mazmun nesir” haline getiren Ziya Paşa’nın, şairlik bakımından “orta seviyede bir şair ve sanatçı” olan Şinasi’nin önünde, Namık Kemal’in de gerisinde olduğu da aşikardır”

Tabii ki akademik tespitler alıntı yaptığım kitaptan, katılan katılır, katılmayan hür..

***

Şair mi yarıştırıyorlar bu fakülteler acep??
Derdi rekabet ise insanın dedikodusu bitmez edebiyatta?:))

Hele bir de erillik dişillik durumu girince içine muhabbetlerin, off ya seyret yaygarayı.. korkarım ben bundan..
Milletin ağzı yoktur büzesine döner iş..

Laf mı soktun çekirge..
Usta topu bana atıp durma ya hu? Sen yediğin lafları düşün…

Yeğenim sen yaz, bu ülkede onca ters giden şeyler varken…Dikine dikine yaz, nasılsa öleceğiz.

Gençler cesaretlidir, orta yaşlıdır biraz daha temkinlidir, ustalar ve üstadlar bu milleti hece hece, bilgi bilgi, cesaret cesaret besleyecek olanlardır..Lakin şairlerin başına gelen pişmiş tavuk misali…

Kimi sadrazama methiye düşmüş, kimi şehzadeye, kimi ona yaranmak için kimi buna..Şimdinin farkı ne 150 yıl evvelden? Alkışlayan saraya, oha cüş olmaz diyen mahpusa!!

**

Tırnak içlerindeki aktarımlar ve üç şairimiz hakkındaki görüşler; Tazminattan Bugüne Yeni Türk Edebiyatı, Şiir Çözümlemeleri kitabından alınmıştır. Kesit Yayınları.

**

Tabii tüm bunlarla uğraşırken işin ince detayını yine nesildaşlarımdan biri yakalamış Sayın Eflatun. Büyük ihtimal yazacak o da bir 14’lü.. Mahalle Baskısı olmuyor mu diye de vermiş ayarı? Burada olan hece yazın, hece yazın, hece yazmayanı taşlaruz mu??

Elbette değil, Peki ne?? Öyle..
Yok değil,
Basbayağı hece yaz baskısı bu!

İşin özünde bu var.. Kök mana, kök yazının konusu “mahalle baskısı”..

Düşündükçe düşündükçe yerin dibine girdim.

İnsan eleştirdiğinin durumuna düşmeden ölemez mi derlerdi?? Eğer eleştirdiği konu yoksa eleştirilende??? Tanrı VAR(sa) döngüsü bu şekildeymiş erenler meclislerinde..

Heceyi sevdirebilmek varken olumsuz bir tenasüp yakaladı zihnimi…”Mahalle baskısı”, Lakin özde doğru ..
Boşuna beni zorlama sayın Eflatun..Ben girmem bu topa.. Ayak bacak kırarlar benim

Şimdi çekirge ile karşılarına çıksak, el pençe duracağımız büyüklerimize… Ne diyoruz gör:

Bedri Abi (Tokul) Hece şiiri yazamaz.:) Çevirsin yazılarından birini 14 lüye de görelim..Bedri abi mi yaman, Eflatun mu 14 lü hece şiirinde?

Ahmet abim (Örnek) Leb değmez yazamaz..:) Yukarıda bahsettiğim 8’li silindi) Maksadım hasıl olur mu bilemem ama:)

Ahmet Abim (Çıtak) Han Duvarlarını geçemez :)..Beni seven Han Duvarlarının üstünde bir şiir yazar bu devre uyan.. Kuru kuruya sevgi mi olur?

Çekirge bir şey desene… Tutturmuş mahalle baskısı, böyle baskı mı olur ya??

Bu daş’lık taş’lık meydanda araba kullanmak zor zanaat. Çağıla kaptırdın mı tekeri kaza yaparsın kesin.. Yaşamıştım gerçek hayatta bunu, yine de pek öyle ağır bir yaralanma olmamıştı gecenin bir saatinde yağmurlu ve bilmediğim bir yolda çağıla kaptırmışım tekeri..gece 23: 00 de yola çık 24:00 gibi evde olmak varken sabah 06:00 da ancak girdik eve..

Şiir dünyası da hayat dünyası da biraz böyle…

Usta sen de kendini darı ambarında sandın ya..Tavuk gibi gıdaklayıp duruyon..

Çekirge…İyice azıtmaya başladın sen, derdin ne ise açtırma bayramlık ağzımı..zibidi..

***

O kadar çok kalıba zorlandı ki insanlar, hem de birbirleri tarafından belki hece şiirinin kurallarında, kalıbında, ayağında, uyağında vb.. Bu kalıpsal zorlamayı algılıyor zihin altımız. Doğaldır, yeni bir çağ dönüşümünde tüm alt ve üst bilinç algımız da değişecektir. Tüm bu kalıpları yıkan iletişim ve teknoloji değil midir son yüzyılda gelişen.. Serbest şiir durduk yerde mi çıktı?? Elbette şiir farklı kültürlerde farklı öz, göz ve duyuşların eseri..

Uzun soluklu bu yolda şiiri coğrafya da etkiler tarih de. Lakin artık tarih baydı nesillerimizi, gelecek yıkılacak bu gidişe üstümüze..

Şiirlerinde kaç kişi elektrik elektronik internet vb terimler kullanıyor ki?? Oysa tüm şiirlerin alt yapısında bunlar var, kimya, fizik biyoloji..

Mumu elektriğe benzet . "Elektrik" yabancı kelime olunca mı heceye gitmiyor.. Ehli giderir ama..Ehillere hürmet saygı...

Aşk ne, tarifi yok ki..

Lakin bir söz var: Ne zaman bir şiir görsek tanırız mealinde.. Doğrudur..Şiiri tanımayan mı var?

***

Soru: Tanrı şairleri sever mi ??
Cevap: Tanrının şairlerle işi ne??

Peki, dinler ne bekler şairlerden,
Cevap:Benden bahset durmadan, yoksa yakarım seni??

Lakin has şair zaten yandığı için, bu tehdit onu korkutmaz. Lakin yürek gerek. Geçmişi deşmeye gerek yok. İnsanlık özelde, insan; övülmek istiyor, bir de bu sultan,şeyh, hiyerarşik alt-üst ilişkisi olunca eskiden şairler bu yolla yolunu bulmuş..İstemem yan cebime koy ayakları... Din, şiire girince eyvah ki eyvah.. Şairler başlamış birbirini taşlamaya..Mezhebiydi meşrebiydi uzun hikaye…

Peki günümüzde değişen ne? Kimler kimleri parlatmak, adını öne çıkararak kendine yazın ehli üzerinden çıkar sağlıyor??

Peki, şairlerin bundan kârı ne? Kâr amacı güdülünce şiir yargılanmaz ki , bulur yolunu verir rüşvetini , lakin kâr amacı gütmeyince düşün ehli, sağa sür sola sür, koy mahpusa.. "Selam verdim rüşvet diye almadılar" hangi şairimize aitti?

İnternet edebiyatı özgürleştirebilir mi?? İhtimal, umulan odur. Lakin epey zor..

***

Çekirge yukarıya bir zıplasana..

Tamam usta..

Ne yakaladın?

“Düşünen, konuşan ve yazan insan, hayatını “Kitab”ın emrinden kurtarabilen insandır. Elinde “Kitap” olan insan, o kitabın emrine girer; ama elinde “kalem” olan insan, kendi kitabını kendisi yazar. Onun bu düşüncesinde “modern düşüncenin, düşünen akıl olduğu”nu söyleyen E.Renan ve Voltaire gibi aydınlanmacı düşünürlerin etkisi vardır”

Usta yazının ne başı ne sonu ne de ne anlattığı belli değil ki?

Yav git başımdan, Bedri Tokul muyum ben..

Bu nasıl hece şiiri yazısı usta?

Çekirge, ne çok bilmişsin var ya, geçenki yazıyı yazarken kulaklarımda zurna peşrevi vardı..
Bugün ne var usta??

Aldı mürvet önümden bilgisayarımı
Bari bir balya saman koyuver mi dedim. Dünyevi

Usta sen boşver bu zırvaları da güzel bir hece şiiri paylaş..

Tamam çekirge..

USANÇ

Her yalana kanmışım,
Her söze inanmışım,
Ben artık sevgiden de
Bıkmışım, usanmışım!

Ne bağımda gülüm var,
Ne dalda bülbülüm var;
Artık ne aşkım; ne de
Aşka tahammülüm var!

Sevda yüceldi gitti,
Bıraktı, geldi gitti!
Gelişi güzel amma,
Kalbimi deldi gitti!

Ne söz ister, ne saz…
Güzelde vefa olmaz!
Bir taş olsa, dinlensem
Başımı koyup biraz!

Ey Seyfi, bezgin sesin!
Bilseler ne haldesin?
Ey sevda bekleyenler
Ondan ümidi kesin! Orhan Seyfi Orhan

Şiiri sevda üzerinden değil gündem -çağ üzerinden okuyun.. Şairin ne anlattığı mı önemli , senin ne anladığın mı..Bolca zırvalıyorum işte..Kusura kalmayın emi:)

Kimi kalemlerimiz de harbi harbi okununca susturuyor tüm duyu organlarını …

Fazla espri yapamadıysam kusura bakmayın..

Zaten espri anlayışım mordur benim genelde, morartır ehli beni gerçek..

Lakin kocaman bir TEBESSÜM gerek edebiyata, yüzlere de..

Bu … daş ve …taş’lık meydanda dünyadaşlarımdan başlayarak sitedaşlardan ….. sendaşlara ve bencileyindaşlara kadar. Dahası uzaylıdaşlar var ki evlere şenlik..


**
Not: Çekirgem kaybolmadan, terketmeden beni son muhabbetlerimizdi. Çok kızdırdı beni... Çıktım çileden..
Ağıt yaktım ardımdan..Lakin hece değil, serbest :) Hep ters köşe oluyorum bu dünyada..
**
Sevgi Saygı ve Huzurla Kalınız..
En sevdiğinize emanet…