- 645 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
yaşanmış
yaşanmış gerçek bir hikaye
sene 1991 di sanırım
memlekete gitmem gerektiğinden
iş yerimi devrettim 3 ay sonra
döndüğümde yeni iş kuruna kadar
bakırköyde bir reklamcıda 2 ay çalıştım
2 ay zarfında yanımıza iş öğrenmek için takılan
ve ziraat mühendisi olarak devlette çalışan
bir arkadaş vardı.
hergün gelir ben fırçayla yazı yazarken
nasıl yazıp çizdiğimi soran şakacı biriydi.
bir gün sordum arkadaş sen memursun
ne işin var burda sabah gelip akşam gidiyorsun
dairede ne zaman çalışıyorsun
dediki imzayı atıp geliyorum ama bazen 9 da
geliyorsun daire açılmadan hangi arkadaş
ordaysa bizim yerimize imzalıyor dedi
ben şok oldum resmen çünki
8 kişi çalıştıklarını biliyordum
bir kişi nöbet tutar gibi oradaymış
bu arkadaş aynı zamanda memursen
sendikasında görevli birgün ankaraya çekip gitti
nereye dedim sendika yürüyüşü varmış
ne istiyorsunuz dedim hak dedi hak
iyi ama sen zaten işe gittiğin yok ne hakkı dedim
yüzüme ters ters bakarak çekti gitti
2 ay sonunda ayrılıp avcılarda kendime
dükkan açtım işlerimin yanında ayrıca
reklam folyosu folyo alıp satıyordum
bir gün memur olan o arkadaş çıkıp yanıma geldi
yerimi nasıl buldu bilmem
oda dükkan açacakmış dedim sen
işi ne zaman öğrendin dedi makina alıyorum
hanımıda memur olduğunda durumu
iyi sayılırdı o zamanlar bir makina bilgisayar
sıfır araba fiyatı gibiydi daha Türkiyeye yeni gelmiş
kimse bilmiyor idi
her neyse o arkadaş büyükçe işyeri açtı
makina birde kamyon aldı
sürekli benden folyo alıyor tabelayı nasıl
yapmam gerekir diye soruyordu saf saf öğrettik
aldığı folyoların parasını aylar geçiyor
bir türlü vermiyordu.şaban kardeş bilir kendisini
acaipte şanslıydı bir gün telefon gelmiş bir hastaneden
işleri varmış isim benzerliğinden o fetonun
hastanesine gitmiş yanlışlıkla onlarda reklamcı
çağırmış beklerken ağam işe koyulmuş
acemi haliyle işleri almış bir iş bir iş bir açıldı
ta Türki cumhuriyetlerine bile tabela yaptı
işçiler çoğaldı araçlar çoğaldı halen benim paramı vermez aradan birkaçyıl geçti emeklide oldu
birgün dedim o emeklilik sana yaramaz
tümüyle haram dedim samimi söylüyorum
ilk maaşında hastalığa yakalandı kansermiş
fazla sürmedi birkaç ay sonra vefaat etti.
keşke demeseydim dedim iki yetişkin çocuğu
ve hanımı işleri çeviremediler borcuda varmış
kapatıp kaybolup gittiler.
şimdi esas anlatmak istediğime geliyorum
eski Türkiye böyleydi 1 kişinin yapacağı işe
5. 6 kişi çalışır haybeye maaş alırlardı
şimdiki düzene karşı gelenler nemalanamadıkları içindir
ömrüm boyu ne bir partiden iş aldım
ne bir yere sığındım hiç işim olmadı
sefil kaldım zor anlar yaşadım haram kazanmadım
aza aşım dik başım
ne zamanki köylerden göç edenler çocuklarını okutup
bir yerlere geldi işte o zaman yerinden olanlar
kıyameti koparır oldu.
bende bazı şeyleri kabul etmesemde hayal ettiğimin
10 katı yapıldı Türkiyede
hep biliyoruzki Türkiyeye ne olduğu umurlarında değil
yeterki düzen değişsin kendilerine yer açılsın....
.
saygılar bizden...
Mustafa Yaman