My mother
Kabul edilmiştir gökyuzündeki solungaçlar
Ve boşluk taşıyıcı karnaval kabul edilmiştir. Bunların hepsi hoş mesafelerdir.
Kavuşmak olarak bildiğim birçok olgu kendi ışığını yerle bir edermiş. Buna geç alışırmışım.
Onaylıyorum hiçbir seyin zarar kabiliyetinde olmadığını.
İnsan en çok tutsaklığı kendine dayandırıyor. Belki pencereye bakmak saatlerinde gözlerine eziyet ediyordur oraya gerçekten bakmayarak.
Tek istediğim kalbimin saadetiydi. Bazen onu sadece tanrının goğünde buldum.
Annem kaçınmamız gerektiğini söylüyordu oyun oynamaktan. Haklıydı da.
Hayat oyun oynayacak kadar cömertti fakat zaman uçuyordu. Uçucuydu zaman, güneş çiçeğinin yapraklarının renkleri gibi.
Endişe ettiğim şey göğüslediğim kuş yoksunluğuydu. Bir gün olsun cesaretle karşıma çıkamayan gerçeklikti.
Oysa her şey bir gercek, her şey bir yalan...
Biz sevmeyi ne zaman insan fıtratından bir lisan kabul edeceğiz? Ne zaman gülumsemek bir onceki denemelerin bir yenisi olmayacak?
Duvardaki acımasızlık pencerelerime karşılık veriyor. Pencerelerim kapanmak istiyor. Buna müsade etmiyorum.
Dear mom,
Kanatlarım yok.
Gücüm yetmiyor olabilir.
Ve dilersen yolu geri dönelim.
Geri dönmemek için bir dua gibi hüznünü okuduğunu biliyorum yüzüme.
Ama bunu yapabiliriz.
7.4.2020
Mahvash
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.