KARANTİNALI GÜNLERİMİZ BAŞLADI...

• 19 Mart 2020 Perşembe 11:20:49

Karantina günlerinin bu gün üçüncü günü.Kendimi çok kötü hissediyorum aslında ama bunu hiç belli etmemeye çalışıyorum iki oğluma.Dün C.Başkanı AKP’li T.Erdoğan, halk kendi başının çaresine baksın bana güvenmeyin, ben ancak kendimi ve de sermayeyi kurtarabilirim, o da kurtarabilirsem demeye getirdi.Şunu anladık ki hakikatten bu ülkede yıllardır bir iktidar yoktu, bu günler de halkın yanında olmayan bir iktidar bundan sonra da olmayacaktır bu anlaşıldı..Bu günler de halkın yanında olmayan orada neden durur, onu da anlamış değilim.
Konuşmayı, Sarayında değil de, hep burun kıvırdığı Çankaya köşkünde yaptı,ba ba baa.Bunun sebbini de çaktırmadan Hazreti Ömerden örnek vererek anlattı vede bol- bol dua edin, işiniz Allaha kaldı dedi.İnsanlar can derdine, iş derdine, aş derdine düşmüşken adam, ucuz kredili ev satıyorum alan var mı diye soruyor ve ardından da, sermaye kesimini gülümsetmek için bir sürü önlem almış o önlemleri sıraladıktan sonra da bizlere de Allahtan isteyin dedi.
Yahü ben zaten bunu biliyorum,hiçbir zaman da varlıklarına inanmamıştım ama hani dedim bir kere olsun yanılır mıyım acaba?Yanılmadım..
Evdeyim oğullarımla birlikte.. İş yerini kapattık, kira su elektrik doğal gaz,hadi evinkileri aylık öder de, ya iş yeri, benim gibi onlarca esnaf bu şekilde ne yapacağımızı bilmiyoruz..
Benim yaşım altmışa ramak kaldı ve kendimi risk gurubunda hissediyorum ve ona göre de kendimi koruyorum ama umarım daha öncesinden bu virüsü almamışım, umuyorum öyledir.
Oğullarım akşama doğru çıkıyorlar evden ve boş kafeye gidiyorlar ne yapsınlar başka, çaresiz kaldık tüm dünya insanları gibi.İlk başlarda çok önemsemedim,ben de biraz tepeden baktım bu virüse, daha doğrusu inanmadım çünkü dünyada okadar çok insan açlıktan, verem ve de kanserden ölüyor ki, bu da onlardan,yani kapitalizm’in bir oyunudur diye düşünüyordum. Daha öncesinden yaşadık, kuş giribi, domuz giribi,daha geriye gidelim, 26 Nisan 1986 tarihinde Ukrayna Pripyat şehrinin 14.5 km. kuzeybatısında çernobil faciasında yüzlerce insan öldü ve o gün bu gündür kanser patladı.Yani, kapitalizm işin içinden çikamadığı an insanları öldürmek için elinden geleni yapıyor,insanları değil sadece, hyvanlarla birlikte insanlığı da öldürüyor.
Ben güçlü bir insanım, yada kadınım diyeyim, yetiyor mu?Umarım yeter..Evdeyim ve oğlum kendi elleriyle, eskilerden alıp topladığı bana göre yeni PC kullanıyorum,eskiyi kenara koydum ve bu sevincimi de yazarak paylaşıyorum.Eskisi çok ağardı, helede Kafede son hızla çalışan bir PC den sonra eve gelip enkaz gibi PC başında oturmak iyi olmuyordu doğrusu.;)
Yazılarıma ara vermedim ama mesafe koydum, hani C.B açıkladı ya aranızda en az bir metre olsun diye,ben bir metre koymadım ama yinede ara var ve idare ediyorum işte..
Öyle deliler gibi temizlik yapmıyorum,her zaman hijene dikkat eden birisiyim ve sağlıklı yemekler pişiririm hep.Bol meyve tüketiriz aile bireyleri olarak vede vakit atlamadan yoğurt salata mutlaka olur,kendi bütçemize göre diyorum, biliyorum olağan üstü değil ama bir düşünün bu ülkede açız deyip intar edenler, kendilerini yakanlar var ve ben her zaman haddimi bilmişimdir. Hak yok, hukuk yok, yargısız infaz var ve hakça yargılanmadım beni yeniden yargılayın deyip açlık grevinde olan onca insanlar var bü ülkede.Aslına bakarsan var ya bu ülkede corona virüsünden daha tehlikeli virüsler var hemde geziyorlar, halkın sırtındalar hep..
Evde ilk gün çok iyiydi, bol bol güldük, bol bol yemek pişirdim oğullarım yediler.Sanki hiçbir şey yokmuş gibiydik ve tatil olarak baktık olaya, iyi de oldu.Dün, sanki daha sıkıcıydı, bu gün nasıl olacak bilemiyorum çünkü şu an henüz sabah,ben alışık olmadığım için yatamıyorum vede kalkıp yazayım dedim, belki daha sonra sökük bir sürü şeyler var onları dikerim, belki kitap okurum yarım kalan iki kitap var yanıbaşımda, fırsat bu fırsat der bitiririm dimi.)
Dün, karşı komşum telefonla arıyor beni,’’ya abla şu kapıcıyı çağırda tam kapı girişinde birisi tükürmuş ezmiş oraya temizlesin, hemde apartmanı baştan aşağıya dezefenkte etsin bunun için para alıyor, bak gelmedi.Ben ararım da, hani sen yöneticisin ya sana düşer aramak’’,diyor,ba ba ba.Sanki kadın bizim daimi işçimiz, hem işçimiz olsa bile, kapının önünde birisi tükürdü gel onu sil, diyebilir mi insan.Bu kadar görgüsüsz, bu kadar cahil kibirli vede eğitimsiz kişiler var ortalıkta,yaşı da çok genç üstelik.
Sinirlendim.Şu an yaşadığınız şehir bir dünya şehri ve eğer burada bir şey yapamıyor, kendinizi eğitemiyorsanız dünyanın neresine giderseniz gidin bir şey değişmeyecektir. Dünya kavruluyor ve hala daha apartman girişinde insanlar tükürüyorsa ben ne yapabilirim.Ben o duvara yazı asarım asmasına ama bu aklınızla dalga geçmek olur, biliyorsun dimi..O kadını da çağırmam gelirse temizler dedim,nasıl yavaşladı, nasıl geri çekti.Tam,tam bir facia var ya çok tehlikeli bir kadın,Allah muhafaza etsin böylelerinden,amin..19,03,2020 Perşembe..Evdeyim