Fikir Merdivenleri..
www.edebiyatdefteri.com/189424-sec-birini/
Öncelikle yukarıdaki linkte kayıtlı yazı okunmalı..
....
Ustaya saygıyla...
Yaşlandım diyor ve anladıklarım benimle kaybolmasın der gibi anlatıyor.
Neden ve sonuç serisinin sonunda, zaman yorgunu olurlar derken; metal yorgunu olmaktan bahsediyor? Nedir bu metal yorgunluğu; hep aynı hareketi, işi ve düşünceyi yaparken neden yaptığını unutmaktır değil mi?? Emmebasma tulumbanın kuyudan devamlı su çıkarırken, aslında suyun kendisini unutması gibi bir şey mi?? Yani insanız, neyi unuttuk diye soruyor olabilir mi??
Determinizm demiş, yani herşeyi formüle etmeyi deneyerek formüllerin içinde ölmek gibi bir ölüme gider mi diyor insanlar.
Zaman ve metal yorgunluğu bize neyi, neden yaptığımızı unutturup, neyi neden yaptığımızı unutmamak için formüle ederken, programlarken, formüllerin ve programların içinde yine kendimizi, doğayı, insanı veya insanlığı, bilinç yükselmesini unutuyoruz mu diyor??
Kalamazsın işte, diyorum. İzm’lerin dışında kalamazsın, o zaman izm’mi yeniden mi inşaa edeceğiz, ömür yetmiyor.
Öyle çok ki sallayan, ekranda, nette, kitapta, dergide. Yeterin gari, yaşamaya vakit aslanın kuyruğunu parçalamış gitmiş nasip, kısmet, rızık, azizim
İşte “yat aşşa” , yattık ki kalkmak kim ister ki, kalkmak demek, bir dağı alıp geçiremiyorsa o şehrin üstüne, bir şey ifade etmiyor artık, ölü gibiyiz, son nefeslerini sayar gibi yedi cihette baş sallıyoruz, sen de geç, sen geç, kalan kalmasın, geçin, gidin, banane uleyn.. ne soruyorsun, tamam işte kullanma süresi geçmiş biletininin ne fark eder çocuk, sen de geç, hadi yürü, arkadan gelenler o kadar çok ki, sonsuzluk yanında zerre kalmaz mı??
El mi dayanır buna, tırnak mı,kafatası hala yerinde ve üzerinde kel olunsa bile bir deri varsa saçları bırak rüzgarlara. Ne mümkün, o kadar çok ki karışan, tıraş olsa ya.. hayır olmayacağım, hem sen biliyormusun the berberin jiletinde hangi hastalıklar hangi virüsler karşılamaya aday beni, kestimiyorum artık saçlarımı.. haa haa haaa güleyim bari, kaşlarını bir indirdi mi ela gözlü yar, kelleni isterse al senin olsun dersin, the kuaföre gitmek ne demek.. kanatlan kanatlan kuşlar gibi ol..
sende daha iş var, son nefesine bir nefes kala bile dünyayı değiştirebilirsin. O kadar yani.. lakin o enerjiden haber et bana, kim çaldı, polis mi, polisi kim çaldı, jandarma mı, jandarmayı kim çaldı, siyasetçi mi, siyasetçiyi kim çaldı, kodaman dolarlar mı, kodaman dolarları kim çaldı, kapalı gruplar mı, kapalı grupları kim kapattı.. ne bileyim azizim..
Bir şeyi o kadar çok yaşa ki, artık ona ihtiyacın kalmasın. Yani bık, usan, bit, tüken.. o zaman işte ela gözlüden belki kurtulabilirsin, yine de na mümkün, en derini söker alırsan bir canavar gibi sen de ölürsün, canavar da, ela gözlü de..
renk gibi şaşar insan, renklerin dalga boyunun yaptığı basınç devamlı mermere damlayan su gibi, elması bile şekillendiren o basınç değil mi zaten, elmas isen görelim. Yeterince kömür var çevrede. Bir de şu doğalgaz yok mu, çok fazla dağınıksın ela gözlüm, bırak artık ütüyü, mecbur mu, kurallar kurallar kurallar.. ey gözünün yağını sevdiğim. Ey gözlerinin rengine kurban olduğum, sözlerinin dalgasına kul köle olmaya razıyım ela gözlüm..
Kolay mı öyle.. değil ki, bilinçli bir şekilde ölüme giden nadirdir tarihte. Ölüm uçurumunda ayhanıma ela göz verdik.. işte ihtiyarladık bu yüzden genç yaşımızda..o yüzden cephede ya seve seve ölürsün ya da işte öyle. Peki ya büyünün etkisi geçince ne olur? Bozmalı bu büyüyü.
Birden kalabalığım. Kalabalıkta birim. Çaresizliği değil mi, bir sedde milyonlarca kayanın taşın arasında bir mevkii. Ben düşersem sed dağılacak, o yüzden şimdilik hayatta kalmalıyım. Yeter ki sed dağılmasın, millet fakru zarurate düşmeşin. Belki mutsuz olabilir çakıl taşları o seddin içinde, lakin o mutsuzluk bile sevincimizin nirvanası bizim. Biliyorum işte bu yüzden enerjilerimiz oynaşta.. indirme kaşlarını hemen. Gülümse be..
Arayı arayı…. dersem hemen anlar bizim kamiller.. çünkü bu şekilde programlanmışlar. Var’ım o yüzden yok’luğa isyanım. Yok olamıyorum budur çaresizliğim, varlığım varlığına armağan olsunların üzerine çullandırlar ki ben daha başımı daha alttaki ve üstteki, sağdaki ve soldaki seddi oluşturan kayalara vurmaya devam ediyorum, ayaklanmıyor, uyku büyüsü gibi.. bir seddin ayaklandığını düşünsene.. öyle azizim öyle, korkmayana şaşarım. O yüzden değil mi artırdıkça artırırlar zulümlerini..
Otoriteden bıktık, kurşuna dizilmeyi hakettik mi? Nedir ki otorite, bir hiç, lakin hepliği hapsetmiş bir hiç, kolaysa hiçliği mahkum et. Edemezsin o yüzden hepliği hapsediyorlar hep.
Tanrı bilimi nedir sorarım size? Ha işte o bilişim, o bilme, niye bildireyim. Sanki o bildirmiş. Ben bilene kadar ruhum ihtiyarladı. Kimi daha iner çömelir, yatar kalkar el açar..Çok her yerde.. Az mıdır çoğu doğuran, çok mudur azı öldüren.. hikmetlerin büyüsünden uyandım mı ?
Köy mi kaldı arif mi, arif dediğin ne bu devirde. Kim varsa elimizin tersiyle savurduk. Bu yüzden yalnızız ya işte. Hasta ediyor beni tüm her şey. Nasıl daha sağlıklıyım, bilemiyorum..
Rönesansın ve inkılabın değeri bilinmeli. Hangisi hangisini yaşatıyor. Neden boğazına biniyorsunuz rönesansın kapalı gruplar yüzünden mi, inkılabın yolculuğunda nerede hata kaptı izmler?? Yenildi gibi görünse de, yenilmesi tüm evrenin sistemine, insanlığın tüm birikimine aykırı? O yüzden varola. Ölemez. O his o biliş ve öngörü..
niteli anlatın bana, tüm niteller bende. Gülme öyle. Saflık en önemli güç, bir harekete geçti mi niceleri dağıtır. İstemediğin kadar nite döker önünüze..
“Farklılıklar içinde benzeyiş” bak hele bak… ben de diyorum nerden geldi bu ilham bana. Sanırım daha öncede düşünmüştüm bunu,en yakın görsel buradaymış .. unutganlık işte, hep diyorum benim IQ düşük , hep yedi cihetteki şekiller ve zaman yüzünden.. sahi hangi zamanda doğdun sen? Bilmek değil, bilişe giden yollar tıkalı..
Cinslerin benzerliği, “Benzerlikler ve farklılıklar, neden sonuç ile determinizme uymaz” valla ben türk’üm anladıysam arap olayım, türkleştir yeniden..basmıyor kafatasım..
Şikayet ettirmeyin beni benden. Hep diyor ki umut et.. vallah sıkacağım imüğünü, ela gözlüm yalnız bırak ne olur..daha çıldırmadım.. çıldırırsam indir kaşlarını..
"Çok mu ağır oldu"…tabii ağır oldu, her yer benim gibi salaklarla dolu bu devirde, afedersiniz yanlış mıyım? meali de tefsiri de yapılmıyor çünkü.
"Yorgunluk dedik ya…metal yorgunluğu, zaman yorgunluğu, bilgi yorgunluğu.
İlk ikisi önemli değil sonuncusu pek fena… Metal yorulur, insan zamanla yaşlanır…bunlar doğal olarak etkiye verilen tepkilerdir. Ya bilgi yorgunluğu…"
Biz de değil metal zaman ve bilgi yorgunluğu, hayal bile bitti tükendi. Nasıl yaşıyorsunuz diye hayret ediyorsunuz.. işte, ben de hayret ediyorum buna.
“şuur altından şuura geçiş” şair gibi konuşanları kimse sevmez ki.. o yüzden başı belada gerek gerçek şairlerin.. o yüzden o kadar çok orta oyununda şair, şairleri resmen yönetiyorlar, herkes tutturmuş bir “ben” çıldıracağım usta. Şairleri uyandırmalıyım…
sadakan bile kabul bu saatte sonra. Zekat çağların törpüsü,koyun yemi değil mi? Ey Anadolu, hapsolmuş yarımadanın bilgeliği..
ben neyim hayal yorgunu, var mı aksini söyleyecek bir yiğit!
işte tükendim dahasını yazamıyorum, sahi ne yazdım ki usta..
Son ifadeyi gün geçtikçe daha mı iyi anlar insan..Türk yeşili renklerden bahsedince, hor görmen niye azizim..sevdim sizi. Sevildiniz işte..o kadar.
Atam, sana minnetimi ifade edememe makamındayım!
YORUMLAR
Yazıya merdiven olan yazıyı okuyunca beynin büzüstü demiştim. Şimdi yazınızı okuyunca da ruhum büzmüştü. Hem yazıyı hem yorumları tekrar tekrar okumaktan kendimi alamadım.
Tebrikler öncelikle.
Sanki peri ülkesinin musmutlu çocuklariydik bir zamanlar ve birileri peri gücümüzü çaldı ve sonunda o güzel ve minik kanallarımızı görmek bize sadece acı veriyor...artık uçamayacak perileriz artık...
Çokça güzeldi içerik olarak ağır...
Birkaç kere yolum düşer okumak için.
Esen kalın
Yinsani
düşünmek bir başka işkence. yazmak bir başka işkence..
ne diyebiliriz ki..dünyanın hali zaten ortada..
iyi tutunuyoruz yine de hayata..
huzur eksik olmasın yanımızdan.
kafatasımızın şartelleri atmasın
zor zanaat düşünmek..üzerine yazmaya çalışmak..
yine de bir tebessüm:))
saygılarımla efendim..
eksik olmayın penceremizden.
Kardeş, sen ne yaptın?
Soru ciddi, ne iş?
Hani gece bildiğin makara kukara takılıyorduk, ne ara frekanslar bu hale geldi?
Bu senden okuduğum en iyi düz yazıydı.
Daha iyilerinin geleceğini de biliyorum.
''niteli anlatın bana, tüm niteller bende. Gülme öyle. Saflık en önemli güç, bir harekete geçti mi niceleri dağıtır. İstemediğin kadar nite döker önünüze..''
Gerçekten de öyle!
Öğrendiklerimin vergisi olarak, kalan enerjijeri yok edip, saflaşmak için uzun mesailer harcıyorum da ilerleme ne kadar az oluyor bir bilsen.
Yine de şu iq mevzusuna katılmıyorum. En sonunda bir psikiyatrı alıp getirteceksin beni yanına. Uzak da değiliz hani. Et yemeyi bırakmış olmasam Uğur pide salonundan kiremitte köfte de yerdim gelmişken. (:
Çok yedim, İstanbul, Ankara, Ankara İstanbul arası gidip gelirken.
Kalptesin!
Yinsani
ciddiyet makamında oyun havası çalalım..
ben oyun havasında bile efkar depolarım..
yaza IQ ma kesin baktıracağım. umarım senin dediğin gibi çıkar:))
eksilmeyin, bu boyuttaki büyü bozulmasın yeter..
huzurla..sevgiyle..
Konsantre Karanlık Madde
De şu şarkı çaldı bugün, aklıma direkt sen geldin.
Sözleri sen yazmışsın gibi sanki.
https://www.youtube.com/watch?v=MxN10rOU3VI
Yinsani
Bitsin Bu Delilik
Bir sokak köşebaşı farketmez
Aniden daralırcasına dünya
Gölgeler dağılıverir apansız
Çünkü ben delirircesine arsız
Sahi ben yaşıyor muyum bugünde
Önceden başa çıkardım kendimle
Şimdi bu bilinmeyenlerde durmam
Çünkü ben köprülere şehir kurmam
Bu nasıl kavga bu nasıl mana
Ah güzel dostum bari sen yapma
Kalbin atmıyor aklın zorluyor
Ah güzel dostum tanrı ölüyor
Bitsin bu delilik..
***
sözler de müzik de bizim nesil değil mi??
aslında şaşkınlık, bir nevi kopuş biraz... biz ara nesiliz..
sudan çıkar gibi, ateşi arar gibi yeniden..
forumda yazını okudum şimdi.. cevap yaz butonu çıkmadı karşıma..
namık abiye o türküden başka ne yazacağımı bilemedim, söz tükeniyor.. bu elektirik veya ne diyeyim telapati:))
kime ne anlatabilirsin, kim anlar.. anlayanlar sanki bir üst ligde..eyvallah. ne desem nasıl teşkkür etsem az gelir..
Konsantre Karanlık Madde
Sen de forumda demişsin ya burada yazdığımız kadar tanıyoruz birbirimizi. İnşallah fazlası olur, öyle ümit ediyorum. Da bir şey itiraf edeyim, ben seni googleladım Dostum. Adın soyadın önüme düşünce. Senin delikanlı bir adam olduğunu gördüm sonra da. Yanıltmadı hislerim beni. Öyle olduğunu hissediyordum, sadece bir küçük donem daha oldu elimde naçizane. Aman diyim, hadsizlik değil benimki, araştırmacı bir tipimdir sadece. Kediye köpeğe kıymadığın sürece de her şeyin başımın üstünde yeri var. Sadece yüzünü merak ettim Dostumun.
Yinsani
son geçirdiğim 4 yılı kelimeler ifade edemiyor.. yüzüm benim güleçtir ya:)) şu geçmiş veya daha geçmeyen dönemde bir yerel gazete abuk subuk bir manşetle çıktı yandan profil .. o da yok google, ihtimal dava açmıştım sonra kaldırmış olmalılar.. ha dava da uyduruk bir bahaneyle reddedildi savcı beyLER tarafından ya.. dur hele:))
nesildaşım.. düşündükçe zamana kin duyuyorum.. veya ne bileyim geçip gitti yıllar ya.. spor müzik .. hatta dil kursları.. hep mi yarım kalınır arkadaş ya.. yoğdu işte bir dürten veya şeyh:)) hep tek başına anca bu kadar oldu..
şu vız vız destanı var benim, oyun havası müziğiyle bir oku.. bir oku:)) insan hep mi yarım kalır..
öyle bir vakit ayarlamayılız ki ve mevsim..
büyübozulmasın dediğim korkuyu nasıl anlatayım.."dost" 4 harf değildir yani.. her harfine bir yazıyı yazsan yazsan sen yazarsın..
görüntü ve ruh.. beden zaten hapishane.. benden daha iyi biliyorsunuz zaten...
yine ıq ya bağlattırma bana:))
Konsantre Karanlık Madde
Beyleri de bilirim, yazanları da bilirim, kim adamdır onu da bilirim. Diyorum ya hislerim yanıltmadı beni.
Ocaktaki yemeği halledip, yarım saate filan oradayım.
Ben bu düzlemden kestim ümidi dostum. Yoksa harbiden elime ağır bir makineli alıp, hak eden bir kurumda intihar edeceğim. Kendimi vurdurana kadar sağa sola yazılacağım.
Görmemeye çalışıyorum artık. İyice raydan çıktı maalesef ki.
Yinsani
bıraktık kendimizi.. bırakmasaydık rastgelirmiydik.
bizden istedikleri zaten çöl baharında delirmemiz! burası anadolu ama. delirmek yok. madem bir oyun kuruldu üzerine milletin fert fert belki de.
hadi herşeyi geçsek bile..
Atam, sana minnetimi ifade edememe makamındayım! ben anladıysam anlatabilirim kamillere..
aşk,bilinmeyen duyguların yaşamda tutma hırsı, yaşama renk katma hırsı..
askerliğe gidişimde ki tek gaye , ne olur olmaz bir şekilde silaha kalırsa iş yabancılık çekmemek içindi. silah konusunda acemiliğimi anlattım. lakin korkutma beni..
balık için :) altına girecek kaya da yok.. derya da mercanda yaşamıyoruz çünkü..kanatlanabilirsek varsın gökte avlasınlar.. kurt burcu yok, koyun değiliz, keçiler bir başka öğreti.. hele dağ keçileri..
piston çakacak benim kafatası..
Konsantre Karanlık Madde
Diyorum ya, geçti benden. S*ktir ettim. Çünkü o dediğimden başka yapacak bir şey yok. Ona da gerek yok. Ne olacak ki, yılda 1 hatırlanacaksın küçük bir kitle tarafından, hepsi bu. Kahraman değilim ben, eskiden antikahramandım biraz, şimdi aklımı koruyayım yeter. Dedim ya, kestim ümidi bu düzlemden. Doğaya bir atayım kendimi, yeter. Doğanın vahşeti, bunların medeniyetinden kat ve kat adaletlidir.
Rab aldırmasın silahı elimize. Balık bir kadın girmeyince hayatıma, hayatımdan uzak tutma kararı aldım ben de. Ümit ediyorum ki doğaya dönünce bedenimden de uzak tutacağım.
Ethem Abimiz alsın bizi, götürsün bir suyun kenarına. Suyun sesini de dinletsin, kainatın sesini de! O bilir nerede kaya var altına saklanacağımız.
Yinsani
tüylerim diken diken oluyor.
haluk levent izmir marşı.
Konsantre Karanlık Madde
Yinsani
sibel bilgiç alışamadım.
bu şarkılar bizim gençliğimizden..
hep şikayet mevsimleri geride kaldı ya, lakin biz kuşak da biraz öyle. boşuna demiyorum hayal nesiliz biz.
koştuk yorulduk.. lakin sen daha şanslısın nesildaşım..
90-2000 arasının şarkılarını bir dinle hele..
https://www.youtube.com/watch?v=Eg1bALSMGUE
candan erçetin yok kimseye sözüm..
mirkelam koşuyordu bir klipde de :))):))):)
Gölgesi düşmüş yazıya içimdeki tüm yalnizliklarin. Dinleneceğim zannettim Bir Dünyevi anlatımın zenginliğinde...
Az da biz sefa surelim değil mi a...dostlar.
Yavaştan başlayan fırtına gibi giderek dozunu artıran bir bilinçle okumak gerek bu yazıyı.
Yoksa pısarsınız kendi zihinsel güdüklüğünüzde. Yükselen burçlarının fallarına inanmak için sıra bekleyen yığınlar, bir kaç kuruş bırakın ters çevirdiğinizde fincanin çukur yerine...ödediğiniz bedel falcı bilgeliğine.
Uyanın ey ahali bir daha gözünüzü açamayacaksiniz evrene.
Livraga'nin halefine sormuştum. Ormanda "yok" olursam ne yapacağım. Önce otur,dinlen, nefes egzersizleri yap.
Sonra bir çam ağacına dön ritüelini tamamla. Orman perileri ve orman cinleri sana "yol"u gösterecekler.
Dediğini yaptım eksiksiz fakat orada kendimden başka kimse yoktu. Kendimde dinlendim. Ve dedim ki Antonio, Gül Haç yol bulamaz, mihmandar olamaz,dedim.
Ne çok öfkelilermiş hala dinmedi...
Yasak şehrin sakinlerine emanet ettiler beni. Böyle iyi...
Dostlar (Konsantre ve Bir Dünyevi) yapmayın böyle beni insanlık için aglatacaksınız.
Dostlar yükseliyor...selâm olsun.
Yinsani
leylim ley..
abim hangi musikiden, türküden hoşlanırsınız bilemiyorum..
abdurehim heyit'ten bir parça gönderiyorum..
diyecek bir şey bulunmadığı, sözün tükendiği zamanlar belki..
candan teşekkür ederim eksik olmayın..
hani derler ya, iyi ki varsınız.. işte öyle.:)
Konsantre Karanlık Madde
Çok çok derin.
Ders niteliğinde.
Abimin geride bıraktığı yolları bilenlerin anlayabileceği cümleler.
O sebepsiz yazmaz böyle bir şeyi.
Abi, bir tanesin.
Az daha kaçırayım, ben de yasak şehrin sakinleriyle sakin sakin takılacağım.
Daha yolum var...
Yinsani
bekle bizi yasak şehir..
*
abi kaybolma bir yere.. aman..
Ethem_Namık
Sağolun var olun.
Ha...gece haberim yok zannetmeyin ama bu gece süt hazır iyi uykular.:)
Konsantre Karanlık Madde
Yapacağım bu güzelliği kendime, daimi kılacağım da daha yol var gibi işte.
Yinsani
kangal var mı?? benim hiç olmadı..
sizlerle yazışırken bir ömrüm geçiyor kafamın içinden..isyanlarıyla.. kabul edememzlikleriyle.. ben ne diyorum veya siz ne diyorsunuz ben ne anlıyorum..
anlıyorsun değil mi abi bizi:))
sanki 3 ktada yaşamış gibi bizim nesil..
iyiye yoralım iyilikler ve güzellikler karşılasın her bir sineyi ve göz bebeğini abim..