- 354 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Kapıda Kaldınız Anahtar İçeride
Durun canım durun hemen kapıya ve anahtara sövüp saymayın. Kapı ve anahtar bu konuda masumdur. En kabahatli sizsiniz. Tabi ki Kabahatler Kanununa göre size herhangi bir işlem yapılmaz. Her kabahat böyle olsa, bunlar küçük kabahatler, siz sakın Sebahat ler ile kabahatler işlemeyin...
Önce kullandığınız veya kullanmadığınız bir kredi kartını çıkartın ve o şekilde dili attırıp kapıyı açmaya çalışın. Burada kullandığınız kredi kartının limiti az ya da çok, ona bakmayın, onun hiç bir etkisi olmaz kapı açmada. O limit sonra en son çare olarak çilingir çağırırsanız işe yarayacaktır...
Maymuncuk gibi bir aletiniz varsa kapıyı açabilirsiniz, zorlanmadan. Maymuncuk zaten normal bir insanda bulunmaz genellikle çilingirler ve hırsızlarda bulunan bir alet edevat. Beni ne konuşturuyorsunuz burada madem maymuncuğunuz var açın girin içeriye, oturun, rahat edin...
Gecenin on ikisinde eğer kapıda kaldıysanız ve hanımınız ya da çocuklarınız da çok uzak bir yerde ise, oturun kapının önüne bir türkü mırıldanın derim... Türkü olmadı, arabesk ya da pop da takılabilirsiniz. Tabi komşuları rahatsız etmeden yapın bütün bunları... Kapıyı kırmak en son yapılacak hatta hiç yapılaması gereken işlerden birisidir. Kapı bir kırıldı mi size sonra zor gönlünü alırsınız, benden söylemesi...
Kapıda kaldınız ve çok sıkıştınız gecenin bir yarısı tuvaletiniz geldi, altınıza edeceksiniz. Hemen çıkın dışarı ve kuytu bir yerdeki ağacın dibine kimselere de çaktırmadan, içinizi boşaltın. İçinizi boşaltırken de sokak köpeklerine filan aman dikkat edin, ne olur ne olmaz... İçinizi boşalttıktan sonrada ağaç ile ya da çalılar ile helalleşin ’’Kusura bakmayın kardeş mecbur kaldım yoksa ben bunu yapacak adam değilim.’’ diye özür dileyin, nasılsa kabul eder onlar, ağzı var dili yok varlıklar, ha yahu ağızları da yoktu ki doğru be!
Gece gece içeri girme imkanınız yoksa yakın bir arkadaşınıza da gidebilirsiniz tabi arkadaşınızda başka bir yere gitmedi ise ve müsaitse... Bir iki ufak hediye götürmeyi de ihmal etmeyin. Kapı da oturup kendi kendinize bir iki şiir de mırıldanabilirsiniz fazla gürültü etmeden. Orhan Veli olur, Ahmet Arif olur, Nazım olur, artık Allah ne verdiyse... Siz yine de dikkat edin de kapıda kalmayın. Hem ne demiş atalarımız ’’Açılmayan kapıya ben kapı mı derim.’’ Atalarımız mı söylemiş bunu sahiden?