İstanbul Üniversitesi İşletme Bölümü Öğrencisi İdris Ergin ile..

• 7 Ocak 2020 Salı 21:29:23

İstanbul Üniversitesi işletme Bölümü Öğrencisi İdris Ergin: “ Üniversite okumak insanlara bakışımda çok büyük değişikliğe sebep oldu sanki daha manevi bir ruh haline büründüm diyebilirim.”

SORU-İdris bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Hangi okullarda okudunuz bugüne kadar?
İDRİS ERGİN-İsmim İdris Ergin. 2000 Yılında Tokat’ın Turhal ilçesinde doğdum. İlköğrenimime Kazım Karabekir İlköğretim okulunda başladım Ve Turhal Ahmet Dinçer ortaokulunda tamamladım. Liseyi Turhal Sami Baklacı Anadolu Lisesi’nde okudum. Şu an İstanbul Üniversitesi İşletme fakültesinde 1. Sınıf öğrencisiyim.
SORU- Neden İşletme? Neden İstanbul Üniversitesi bu okulu tercih etmeden önce ve şu an duygularınız arasında ne farklar var?
İDRİS ERGİN- Çevremdeki hocalarım ve büyüklerim genelde girişimci bir ruha sahip olduğumu söylerler. Ayrıca küçük yaştan itibaren ticaretin ve iş dünyasının içinde olmamdan ötürü İşletme fakültesini seçtim. İstanbul Üniversitesi İşletme eğitimini iyi bir şekilde veren nadide kurumlardan birisi Uluslararası akreditasyonu olan Türkiye’de 3 Üniversiteden bir tanesi. Ayrıca iş dünyasının İstanbul’da çok yoğun olması İthalat ve İhracat rakamları İstanbul’u seçmemin nedenlerinden bir diğeridir.
SORU-Genç yaşta siyasete de atıldınız milletvekili adayı oldunuz? Bu siyasete ilgi nereden kaynaklanıyor?
İDRİS ERGİN- Genç Yaşta siyaset yapmak siyasetin içerisinde olmak fedakarlık isteyen bir iş. Tabir caizse değil elinizi gövdenizi taşın altına koymak zorunda kalıyorsunuz. Gündelik yaşamı da çok yoğun bir şekilde yaşıyorsunuz bir ayağınız iş dünyasında bir ayağınız siyasette ve bir ayağınızda okulda oluyor. Böyle bir durumda da ‘’İşiniz vaktinizden çok oluyor.’’ Asıl önemli olan bunları yaparken zevk almak ve aşk ile bağlanmak içinizde hizmet duygusu yok ise yapmanızın bir manası yok. Zaten Dayanamazsınız da… Genç Yaşta Milletvekili Adayı olmakta güzel bir duyguydu zaten ilerleyen yaşamımda siyaset ile içli dışlı olmak istiyordum. Buna erken bir yaşta atılım sağladık. Genç yaşta siyasetin içerisinde olmak dertli insanlarla aynı ideali aynı emeli taşıyan insanlarla bir arada olmayı sağlıyor.
SORU-Diğer gençlere nazaran çok okuyan ve yazan insansınız. Yakın zamanda kitabınız da çıkacak. Bu sizin hayatınıza ne kattı?
İDRİS ERGİN- Okumak çok güzel bir duygu Yazmak okumaktan daha güzel bir duygu hele bir de şairane bir kimliğe sahipseniz herkesin monoton gördüğü objelerden bile bir çıkarım yapıyorsunuz bazen tüm dünyaya edebi bir gözle bakıyorsunuz. Okumak ise insanı bambaşka bir karaktere büründürüyor fikirlerinize davranışlarınıza konuşmanıza bile etki ediyor. Hatta bazen bir kitabın etkisinden günlerce çıkamadığım olmuştur. Özetle genç yaşta okumak ve yazmak akranlarımdan bir tık daha ileride olmamı sağladı.
SORU-Zamanı dolu dolu yaşamanız size ne katıyor?
İDRİS ERGİN- Bir hocamızın bir sözü var ‘’Bir milletin başına gelmiş en büyük şey başına ne geldiğini bilememesidir’’ Bizim nesilde de bu böyle adeta kültür emperyalizmine mahsur kalmış durumda. Bu istiladan kurtulmak içinde Faydalı kitaplar okumamız lazım. Fethi Gemuhluoğlu hocamızın ifadesiyle 24 saatte 25 saat çalışmalıyız.
SORU-Kariyer planınız nedir?
İDRİS ERGİN- Gelecekte Tarım ve Hayvancılık üzerine kendime bir marka oluşturmak istiyorum. İnsanlarımız akıllı telefon olmadan yaşayabilirler hatta lüks lüks markaların pahalı kıyafetleri olmadan da yaşarlar ama organik gıda olmadan yaşayamazlar. Zaten dünya üzerinde pastanın büyük payına sahip olan bir gıda lobisi var. Bu oligopol şirketler Dünya üzerinde ürettikleri temel tarım ürünleri ile insanlığı sömürüyorlar ve ahlaksızlaştırıyorlar. Üniversite çağımda bu girişime başlarsam benim için çok iyi olacak. İşletme eğitiminde yapacağım işi profesyonel bir biçimde icra etmek için öğreniyorum. Siyasi olarak da biz elimizden gelen çabayı gayreti gösteririz memleketimize her türlü hizmet ederiz fakat siyaset makamı bir görevdir Bu görev bize tevdii edilirse orada da siyasi olarak çalışmalarımıza devam ederiz.
SORU-Turhal’da okuyup yaşadıktan sonra İstanbul’da olmak nasıl bir duygu?
İDRİS ERGİN-İstanbul’da olmak gerçekten zor bir duygu. İstanbul’da öğrenci olmak daha zor bir duygu hele de kırsaldan gelmişseniz buraya adapte olmanız zor olabiliyor. Şehir çok kalabalık ayrıca yoğun trafiği insanı ciddi manada yoruyor. 24 saat boyunca stres altında oluyorsunuz. Büyük ideallerim olmasaydı herhangi bir Anadolu memleketinde de üniversite okurdum. İstanbul hayallerimi gerçekleştirebileceğim zemine sahip.
SORU-Üniversite okumak hayata bakışınızı değiştirdi mi?
İDRİS ERGİN- Açıkçası daha yolun başındayım onun için Üniversitenin hayata bakışımda pek değişikliğe sebep olduğu söylenemez ama İstanbul’da tanıdığım insanlar hayata bakışımda ve insanlara bakışımda çok büyük değişikliğe sebep oldu sanki daha manevi bir ruh haline büründüm diyebilirim.
SORU-Başka neler anlatacaksınız?
İDRİS ERGİN-Ortalama bir insan ömrü 70-80 yıl. Bu hayata bir kez geldik bir kez yaşayacağız. Yaşayacaksak ya adam gibi yaşayacağız ya da düzenin kölesi olarak hayata veda edeceğiz. Bu fırsat bize verilmişken Hz. İbrahim’e su taşıyan karınca misali tarafımızı belli etmeliyiz. Bunun için çok çalışmalıyız. Bu coğrafyada ayakta kalabilmek için gelecek nesillere temiz bir ülke temiz bir dünya bırakabilmek için soluk almadan koşacağız. Unutmayalım ki Türk beklenendir Türkiye Edirne ve Kars arasından İbaret değildir.

Türkiye Türkiye’den büyüktür