Şerefle bitirilmesi icap eden en ağır vazife hayattır. -- toegueville
ri
ritmim
@ritmim

UYUŞMA!!

14 Şubat 2007 Çarşamba
Yorum

UYUŞMA!!

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1672

Okunma

UYUŞMA!!

Eğer arkadaşınız, gerçektende arkadaş değil de bir "ayakçı" ise, birkaç hafta sonu devam eden bu kıyakçılığı " bombalama" denilen ikinci aşama izler.


Bu aşamada bir gün ziyaretinize gelen ayakçı, kıyağını yaptıktan sonra giderken, nasılsa yanındaki yüklüce miktarda eroini almayı unutuverir. Bir eroinmanın malını asla unutmayacağını bilmediğiniz için kuşkulanmazsınız. Birkaç gün gelip almasını beklersiniz. Gelmez. Bir gün, "yahu şundan bir kere çeksek ne olur sanki?" dersiniz. Sonra bunun gerisi gelir. Mal bittiğinde bombalanmışınız demektir. Artık bir eroin bağımlısı olarak, her yerde kıyakçınızı, daha doğrusu ayakçınızı arar ve kolaylıkla bulursunuz.

Özellikle genç yaştaki insanlar arasında, guruptan bir yada birkaç kişinin uyuşturucu kullanması, diğerlerinin de en azından bir kez denemesi için yeterli bir neden.

Gençler , birbirlerine sigara ikram eder gibi yada hastalığını iyileştirmek amacıyla ilaç verir gibi uyuşturucu sağlayabiliyorlar. Gençler, arasındaki sohbetin dışında kalmasını istemedikleri arkadaşlarını da kendileri gibi uyuşturucu kullanmaya zorlayabilirler. Kullanmaya itiraz eden arkadaşlarını dışlıyor yada "arabesk" türü tanımlamalarla , kendilerince aşağılama yolu seçiyorlar.

Okul önleri de artık satıcılar için vazgeçilmez mekanlardan. İstanbul’da bulunan pek çok okulun kapısında , özellikle çıkış saatlerinde uyuşturucu satıcılarına rastlanıyor.

Okul yönetimi nemi yapıyor? Hayır onların okulunda uyuşturucu kullanan öğrenci yok ki. Neden böyle bir konuyu düşünsünler?

Esrar bağımlıları , kullandıkları malın içine eroin karıştırılarak bu uyuşturucuya da alıştırılabilirler Eroin krizleriyle birlikte de bağımlılık başlar.

- Toplumu ayakta tutan , ona yücelme ve yasama gücünü kazandıran , manevi , ahlaki ve hamasi değerlerini çürüterek , sömürgeci devletlerin uydusu halin getiren bir soğuk harp uygulamasıdır. Dış güçlerin ve içerdeki ajanlarının ve bunlarla işbirliği yapan mafya üçlüsünün organize çalışmaları. Her zaman mafyanın ağına takılmaya hazır "sokaktaki başı boş insanlar ve çocuklar" Unutulmaması gereken bir önemli husus da : Beyaz zehir alışkanlığının gelişmesinde , içinde türlü uyuşturucular taşıyan ve son yıllarda karaborsaya da tekel çizgisinde hükmeden ithal sigaraların ve kolalı mamullerin keza , çikletlerinde payı zannedildiğinden çok fazla.
Tehden habersiz ve bu sebeple konuyu hafife almak.

Özenti sergilemede en önemli payın medyaya ait olduğu rahatlıkla söylenebilir. Diskotek ve diğer kafabulma-eğlenme yerleri. Bunlar beyaz ölüm değirmeninin çarkları ve tuzaklarıdır. Giren büyük ihtimalle öğütülür. Gurup baskıları: kötü arkadaş.

Denerim, bırakırım kafası. Fakat bir veya iki deneme genci belki de dönüşü olmayan yola sokmaya yeterli gelmektedir.
Çevreye uyma havası... Bozuk çevre ve hasta toplum. Bilindiği gibi hastalıklarda insandan insana kolaylıkla geçebilir. Gençlerde teh sevgisi , cinsel bozukluklar , kendini aşma , ispatlama içgüdüsü veya gayreti. Genetik yapının maddeye yatkınlığı. Gençlerdeki manevi boşluk , inanç zaafı. Bozuk aile ve hasta toplumdan kaynaklanan güvensizlik duygusu. Gelecek karşısındaki kaygılar strese, sıkıntıya ve yalnızlığa itiyor. Aile yapısındaki bozukluklar , geçimsizlikler. Ahlaki manevi zaaflar. Yine ailelerdeki ekonomik bozukluklar çoklukla normaliteyi bozar.

Bilhassa yokluktakini bunalıma ve intihara , varlıktakini şımarıklığa , taşkınlığa , tahribe yöneltir. Eğitimdeki zafiyet , yetersizlik ve yanlışlıklar. Maddeci felsefeye dayalı eğitimler insanları bencilliğe (egoizme) , şahsi çıkarcılığa iten temeldeki sebeplerdir.

Çocuklar ve gençler aileden ve okuldan , zamanla arkadaş çevresinden etkilenirler. Arkadaş çevresinde kabul edilmek için gençler, ekseriya çevresinin baskısına dayanamaz aşağılık duygusu ile uyuşturucu kullanır. Sanıldığının aksine , uyuşturucu ile ilk temas , sokak başında bilinmeyen satıcı vasıtası ile değil , bilakis arkadaş çevresiyle olmaktadır.

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Uyuşma!! Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Uyuşma!! yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
UYUŞMA!! yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
aynur soysal kumcu
aynur soysal kumcu, @aynursoysalkumcu
14.2.2007 15:32:28
yazarın konuyu ele alışı guzeldi..
sadace dikkatimi çeken ...teh sevgisi
hamasi değerler
tehten habersiz
gurup baskıları cumleleri oldu kalemınız daim olsun.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.