Uzun bir yol
UZUN BİR YOL (1)
Bütün gün yağan yağmurla; yollar kayganlaşmış, arabanın camları buğulanmıştı
Yoldaydı;daha varmasına çok vardı.Sabaha kalmazdı belki ama bir ara bir yerde mola verip ısınsa iyi olurdu
Nasıl olsa gün ışımadan varırdı tahminince!
Aniden önüne bir köpek çıktı.Hayvan garip sesler çıkararak korkuyla kaçtı
Zifiri karanlıktı.Ve yol çok ıssızdı.Bir Allah’ın kulu bile yoktu. Bu havada dışarı çıkan deli olmalıydı.
Zifiri karanlıktı; aklına annesinden öğrendiği dualar geldi.
Sakin bir şekilde bildiği bütün duaları okudu; mırıl mırıl!
Karşıdan gelen bir araba görünmesiyle birlikte son hızla yüz seksenle geldi geçti yanından.Yüreği hopladı yine!
-Ulann sana bu ehliyeti verenin de, sen, doğuran ananın da; hiç insafı yok muymuş?
Ardından galiz bir küfür savurdu.
Yakınlarda bir benzinlik bulurdu elbette! Sıcacık bir çaya hasretti.
Sağda ilerde; yol kenarında bir karaltı mı vardı? Gözlerini ovuşturdu.
İkilemde kaldı; basıp gitse mi baksa mıydı?
Merakını gidermeliydi;her yer çamur içindeydi.Arabayı sağa doğru yanaştırdı, indi arabadan.
Daha çok insan karaltısına benziyordu;Arabaların çarptığı kaza geçirmiş biri olabilirdi
Yardıma muhtaç bir kadın.
Zifiri karanlıktı;-ulan oğlum sende de ne göz varmış dedi gülümsedi!
Yavaş yavaş yaklaştı,bir inilti duydu.Duyduğu hırıltılı ses kadın sesine çok benziyordu.
Korkak adımlarla elindeki feneri karaltıya tuttu; gördüğü bir kadındı
Korkarak biraz daha yanaşınca, bunun bir tuzak olabileceğini düşündü
Çevre bu kadar ıssızken, her şey olabilirdi.
Sağına soluna bakıp, karaltıya doğru bir adım daha yaklaşıp eğildi.
Kadın aniden çevik bir hareketle sıçrayıp genç adamın boynuna sarıldı!
-lütfeen lütfeen yardım ediin, yardım ediin!
-Sakin olun!Size yardım edeceğim, sakin olun!
-Ne oldu size
-Arabamın önüne çıkan bir kaç serseri, beni hırpalayıp; arabamı da alıp kaçtılar.
2 nci bölüm bu yakınlarda bir gün
Yüksel Nimet Apel
15.Aralık.2019.Pazar.Bodrum
Beğen
Yorum Yap
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.