babam anlatırdı...
defalar dinlemişimdir.
kendi zevkine...
Biz hiç umsunmazdık.
çünkü komikti.
- baba hele o ki senlen enver emi sıvastan ardahana gelecekmişsiniz...
bunlar sıvasta beş parasız ardahana gelmeğe bir yol bulma derdindeymişler.
askeri okulların sınavlarına amasya, samsunda girmişler.
ulaştıklarında.
insanlara yol, su soruşmuşlar.
türkmen dayı:
- yörün şu dağlardan türkü ney çığıra çığıra yaylalardan...
yoğurt arpa ekmeği yudaraktan ardahana varın bi yol!
yeğanım nörüceen?
hazzederek kahkahalar atardılar babam ile enver amcam.
soğuk dağlar, plato yaylalar aşılırmış mıdır?
gitte kırıl...
adam sorumsuzluğun dibinde:
" yörüdün mü yaylalardan türkü çığıra çığıra..."
tohumuna para mı saymıştır.
erzurumlu bir ot kamyonu babamları karsa getiriyor ordan ardahana asker arasların arabalarından rastladıklarına binmişler sonra doğru yaylacığa gitmişler.


yalçıner yılmaz
960toki
çanakkale