- 2427 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SENİ ÇOK ÖZLEDİM ANNE
SENİ ÇOK ÖZLEDİM ANNE
Dün yine sana geldim anne,yani ebedi mekanına...
Güneş arkamızda,ay karşımızda apaydın bir gün!
Kış mevsimindeyiz.
Bu sene havalar güzel gitse de,ben çok üşüyorum anne,sensizlikten içim titriyor.
Kızma bana iyi giyinmemişsin diye
Yemin ederim yeleğimi almak için,sağ olsun Hilmi yoldan döndü,hem de hiç kızmadan.
Eskiden yelek giymezdim,senin uyarılarına,kızmalarına rağmen.
O zamanlar senin varlığın mı beni ısıtıyordu anne?
Bağıra bağıra ağlamak var içimde...
Sustursam da içimdeki feryat figanı,sessizce akan gözyaşlarıma engel olamıyorum.
" Kendine gel,burası mezarlık,uyuyan mahalleliyi rahatsız etme " diyorum kendime...
Tanıdık,tanımadık herkese içimden okuyor,dua ediyorum
Sonra seninle konuşmaya başlıyorum anne,sanki yanımdasın,beni duyuyormuşsun gibi.
Ablam kızgın bakışlarıyla,kaşlarını çatıyor," Haydi gidiyoruz " diyor
Sevgili Eşim de huyumu bildiği için bir an önce ayrılmak istiyor.
Ben henüz komşularımızı tek tek ziyaret edip,onlarla daha hasbıhal etmemişken,biraz durun diyorum,gitmeye yönelmiş ablamla,eşime...
Yine de dinletemiyorum sözümü her ikisine de!
Gidiyoruz hep birlikte,bir bilinmezliğe doğru...
Sevgili eşime " sen git,bizimle gelme,ablamla annemin evine gideceğiz " diyorum ve o bizden ayrılıyor.
Ablamla birlikte yukarı ki mahalleden hemen iniyoruz bizim mahalleye...
Cin aralıklı bomboş sokaklar,ayaz yemiş,donmuş eski evler hep yerli yerinde duruyor.
Bakıyoruz hepsine ayrı ayrı,buruk bir tebessümle!
Eski anılar canlanıyor gözümüzde...
Soruyorum sahipsiz viran olmuş her bir eve,sahipleriniz hani nerede diye?
Ağlamayı bilmeseler de,evlerin yüzleri gülmüyor,çok yorgunuz çok diyor asık suratları!
Merak etme anne evine de gittim,hiç gitmez olur muyum?
Her zaman ki gibi önce sana seslendim," Anneee ben geldim " diye
Ne mahallede bir ses var,ne evinde,ne bahçende,ne de parkta kuş sesleri var.
Çerçeveler boş,duvarlar bir hoş,yoksa burası bizim evimiz değil mi anne?
Hani bir ses duydun mu,hemen camdan bakardın bizlerden biri mi geldi diye.
Sen olmasan da açtık kapıyı,girdik kapıdan içeri...
Çıplak dallarda kalmış narlar ve yere düşen gazeller hüzünle karşıladı bizi.
Bir gün sizde bizim gibi kimsesiz,bir hiç olacaksınız mesajı vererek...
Hüzün dolu gözlerle bir bir odaları gezdik sessiz sedasız
İçimizde ses etmeyen bir çığlık var da,bomboş odalarda,duvarlarda çıt sesi bile yok,yok!
Oysa bir zamanlar ne güzel doldururduk o küçük odacıkları!
Bir zamanlar sırtımızı güvenle yasladığımız duvarlar,şimdi üstümüze üstümüze geliyor sanki!
Duvarda tek asılı duran saatin kalmış,takvim gibi,ben gibi o da hala yasta takılı kalmış.
Nereye baksak,dokunsak evimizin her yerinde senin izin var.
Camdan kimsesizmiş gibi kalan mahallemize göz atıyorum...
Sonsuz sefere çıkan komşularımızı göremeyince içim daralıyor,yüreğim dayanmıyor!
Bir an önce buradan çıkıp gitmek istiyorum arkama bakmadan,hiç kimseye sağlıkla kalın,hoşça kalın demeden,el sallamadan!Zaten kaldı mı ki,eskilerden bir tanıdık?
Sen gittiğinden bu yana,rengim soldu,gülen yüzüm eskisi gibi gülmez oldu!
Gönül bahçemdeki rengarenk çiçeklerim hiç açmaz oldu!
Gönül yoruldu,ruh yoruldu,ben yoruldum da yine de yoruldum diyemiyorum ya anne!
Sensiz geçen hiçbir şeyin tadı yok,ne baharın,ne yazın,ne de kışın!
Memleketim bile seninle,komşularımızla hep birlikteyken ne çok güzelmiş!
Gel rüyalarıma gel anne,hep gel...
Gel de sev beni,öp beni,üşümeyeyim diye sevginle de sar beni.
Seni çok ama çok özledim!!!
Ne olur duy beni anne?
Anneee...
Annemmm...
Canım annem,güzel annem!
AYLA CERMEN TÜFEKÇİ