- 338 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İki hikâye
Çamurlu yol… Sağlı sollu köy evleri… Bahçelerde tavuk, ördek, hindi… Traktörlere havlayan köpekler… Köpeklerin arasından sırtında okul çantası ayakları terlikli ilkokul öğrencisi bir çocuk sevinç içinde hızla geçti. Elinde papatyalar… Evin demir kapısını tekmeledi. İçeriden “Geldim Efe, geldim. Vurma oğlum.” Çocuk çiçekleri arkasına saklayıp aralanan kapıdan sıvıştı. Kadın arkasından baka kaldı. Çocuk odaya girdi. Kadın peşi sıra yürüdü. Kapı eşiğinde dikildi. Çocuk çantasını karıştırıyordu. İzlendiğini fark etti. Yerinden fırladı. Kapıyı kaparken heyecanla “Çağırdığımda gel anneee!” Kadın kapı arkasında dikilmiş beklerken sevgi dolu ses “Gelebilirsiiin!” Kadın önce başını içeri soktu şöyle bir baktı sonra girdi. Çocuk duvar önünde dikiliyordu. Gülümseyen yüz, üst sırada eksik bir, alt sırada eksik iki diş… Sağ tarafa bir adım kaydı. Çapraz biçimde koli bandıyla yapıştırılmış papatyalar…
*
Yaşlı kadın elinde sepet market rafları arasında geziniyordu. Şarküteri reyonu önünde durdu. Sucuk raflarına dikkat kesildi. Bir kangal sucuk ışıldıyordu. Tam alacak fiyat etiketi gözüne çarptı. Canı sıkıldı. "Maşallah, maşallah market değil sanat galerisi." Etiketi söküp kangala çapraz yapıştırdı.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.