- 440 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Gülizar Ana'nın Sevdası
GÜLİZAR ANA VE SAVDASI
Gülizar Ana’yı daha önce ismen tanıyordum. Doğup büyüdüğüm Pazar’ın, Tatar Köyünden evlenerek Tokat’a gelmiş.3 Aralık Engelliler günü dolayısı ile 02.Aralık.2019 Tokat Merkez Endüstri Meslek Lisesinde Ayla Bağ2ın medaratörlüğünde söyleşide bir araya geldik. Sohbet ettik. Öğrencilere Onlar hikayesini anlattı. Ben hikayemi anlattım. Herkesin bir hayat hikayesi var başkalarının ibret alacağı herkes hikayesini kendine saklamadan anlatsa. Hikayesini yazan insanların hikayelerini geniş kitlelere anlatması için destek olsa. Kimse kimseyi “Onu sevmiyorum, adını bile duymak istemiyorum” diye ötekileştirmeden herkes herkesin hikayesinden dersler alsa.
Gülizar Ana 2 çocuk annesi. Oğlunu şehit vermiş ama hiç isyan etmemiş. Kızı spastik engelli olmuş. O’nun eğitimi ve tedavisi için hayatını koymuş. Tedavisi olmayınca başkaları gibi çocuğunu saklamamış. Her törene ulaştırmaya, her etkinlikte Sevda’sını getirmeye bakmış. Çevresi bunu çok eleştirse de bence çok güzel ve doğru bir iş yapmış bunu yapmakla. Engelliler evde saklanacak insanlar değil. Suçlu da değiller. Ev hapsini de hak etmiyorlar. Sevda o kadar neşeli bir kız ki, çevresine pozitif ilham veriyor. Neşe saçıyor. Azimli olmanın ne demek olduğunu gösteriyor.
Bir şehit Kardeşi olan Sevda, şimdi de başkalarına ilham olmak için kitap hazırlıklarında annesi Gülizar Ana ile beraber ne kadar güzel ne kadar faydalı olacak bu kitabı merakla bekliyoruz.
Kırk Kızlar Efsanesini yazan Ayla Bağ Hanım’ın kitabında Tokatlı azimli 40 kızdan bir tanesi Gülizar Ana. Şehit ve engelli annesi olarak dimdik ayakta ve kendini ifade etmesini öğrenmiş. Bunda yerel yöneticilerin devlet adına sevgisi ve şefkati de var tabii. Ama her şeyden önce o bir anne. Anneliğin ne demek olduğunu benim annemden bilirim. Hastalığım sürecinde neler çektiğini bir ben, bir Allah bir annem bilir. Gülizar Ana da Sevdası ile neler çektiğini bir Allah bir Sevdası bir Gülizar Ana bilir.
Engellisi, şehitleri, gazileri, yaşlıları, delileri ve velileri ile bu ülke bizim. Birbirimizi Allah ve vatan için seversek, engellilere sadece lafta değil gerçek manada seversek, desteklersek bu ülkeyi kimse bizlerden alamaz. Ama bazıları çalışırken bazıları da sadece laf üretirse imkanlarını da güzel şeyler yapmak için kullanmazsa tabii ki zamanla unutulur gider. Sevmeyeni toplumda sevmez Yaratan da.
Engelli yazarların ve engellilerin sadece Engelliler Gününde değil her zaman başta engelli okullarında engelli aileleri ile olmak üzere sık sık “ben başaramam” diyen liselilere örnek göstermek için öğrenciler ile bir araya getirilmesi eğitim ve öğretim için çok faydalı oluyor. Ama bu arada değil sık sık olacak ki gençler ilham alsın devamlı.
Engelli çocuklarını saklamayarak onları halk ile buluşturan bunun için çaba harcayan ve onlara maddi ve manevi destek olanlara ne mutlu. Kimse ağır engellileri küçümsemiyor, toplumun derdi üreten ve doğru sözlü sivri dilli engelliler ile. Onların engeline rağmen dik duruşlarını, insanlığın kuruluşundan Habil ve Kabil den bu yana, kabullenemeyen insanlar olacaktır. Onlar kabullenemese de Allah kaderleri gayretlere bağlamıştır ev gayretle engelli çocuğunu seven herkesin de onları tanıması, için çaba harcayan Gülizar Ana’ lardan ve gayretli sabırlı engellilerden yana yazmıştır. Anlayana ve şükredenlere tüm evren yardım eder.
Gülizar Ana’ya ve Sevdasına saygı ile selamlar yollarken şehit oğluna Allah Rahmet eylesin.
VATAN İÇİN
Ne yapmadık ki vatan için,
Kimi oğlunu şehit verdi,
Kimi engelli oldu hastalandı.
Kimi nutuk çekti.
Kimi kıskandı.
Gülizar Ana vardı.
Şehit verdi oğlunu vatana.
Sarıldı teselli buldu sevdasına.
Böyle gösterdi sevgisini vatanına.
Sen çok yaşa, Sevda ile,
Gülizar Ana.
Turan Yalçın
Tokat ,03.12.2019
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.