- 3870 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
svgililer günü
14 ŞUBAT
Özel günlerimizin bulluğu nedeniyle gün paylaşmakta zorlanmıyoruz…
Tüketim amaçlı günlerden biri daha allanıp pullanıp çıktı karşımıza, “sevgililer günü”
Buna sevgi günü desek daha şık daha uygun olur sanırım…
Sevgi, Allah’tan başlayıp bütün varlıklarda tecelli ederek yine o’na döndüğüne göre bu sevgi her gün her saat her an bizimle olmalıdır… O’na yılda bir gün tahsis etmek az bile…
Ama amaç gerçek sevgi olmalıdır…
Kişinin sevgili sözcüğünden ne anladığına da bağlıdır…
Önemli olan yüreğimizde ki sevgiyi doğru biçimde dağıtıyor muyuz? Kime, nasıl ne kadar harcayacağımızı biliyor muyuz?
Sevgi, doğru yerlere harcandığında hayat bulur, erimez, yok olmaz büyüyerek tekrar size döner…
Sevgili deyince 17–18 yaşlarında yaşadığımız temiz pak çıkarsız, yürek çırpıntılarım, ateş basmalarım, heyecandan buz kesmiş ellerim, kızarmış yanaklarım gelir aklıma… Sevgiliye yazıp vermek için günlerce aranılan pembe-mavi süslü kâğıtlar özenle kalp çizip altına “seni seviyorum” diyen iki kelimeden oluşan içinde çok şey barındıran sıcacık sözcükler…
Şimdi öylemdir ki;
Smsler
Mmsler
Ekartlar
Emailler
Ve daha teknolojik nice kolaylıklar cepler vs…Elimizin altında hazırsa da hiçbir zaman o renkli kağıtlara yazılmış “seni seviyorum” hazzını vermiyor..
Gittikçe saflık temizlik ortadan kalkıyor, yerini çıkar amaç ve hüsran oluyor…
Çıkar kısmını genellikle beylerimiz sahiplenirken, hüsran kısmı da hanımlara düşüyor…
Of be böyle bir günde bunlar yazılırımı diyeceksiniz… Gerçekten haklısınız… EE bunlar birer gerçek olduğuna göre bende haklıyım sanırım…
Hem dünyevi, hem de dini düşünceler, sevginin yaşamımızda merkezi bir rol üstlendiği konusunda hemfikirler…
Hepimize sevginin çok ihtişamlı bir şey olduğu ve dünyayı döndüren şey in, sevgi olduğu anlatılır… Binlerce kitap, şarkı dergi ve filme bu sözle lezzet katılır…
Sevgiyi duygusal olarak ifade etmenin bir yolu, onu oluşturacak sözleri kullanmaktır… Çünkü “Dil, yaşam ve ölümün gücüne sahiptir” der bilge aynı bilge “kaygılı bir yürek insanı bunaltır, ama sevecen bir söz neşelendirir” .
Sevginin hedefi istediğimiz bir şeyi elde etmek değil sevdiğimiz insanın mutluluğu için bir şey yapmaktır.
O halde sözlü itiraflar veya takdir ifadeleri sevgiyi güçlü bir şekilde iletir…
Neden içimizden geldiği gibi sevgimizi karşı tarafa iletmiyoruz ya da iletemiyoruz?
Aslında sevgiyi anlatmak için çok uzun cümleler kurmaya gerek yok basit ve açık net bir cümle sanırım bir sürü pahalı hediyeden daha makbule geçer…
Çoğumuzun içinde kullanabileceğimizden daha çok fazla potansiyel vardır… Bizi engelleyen genellikle cesaretsizliktir… Eşinize karşı-sevgilinize karşı sevgi doluyken bunu bir şekilde söyleyemiyorsak bu demektir ki sizin sevgi diliniz farklıdır demektir…
Fakat onu karşı tarafa hissettirmeliyiz… Aslında bir birini seven sevgi dilleri farklı oldukları için ayrılan yüzlerce insanı herkes kendi çevrelerinde biliyordur…
Dün yüzünden her yeni günlerini berbat eden insanlar o kadar çok ki ve o kadar çok klişeleşmiş sözcük var ki önemli olan geçmişteki hatalar için yapılabilecek en iyi şey tarih olmalarına izin vermektir…
Sevgi, taleplerde değil, ricalarda bulunur, eşinizden –sevgilinizden bir ricada bulunduğunuzda, onun değerini ve yeteneklerini onaylıyorsunuz…
Bununla birlikte, bir talepte bulunduğunuzda bir sevgili değil, bir tiran olursunuz…
O zaman karşınızdaki onaylandığını değil küçümsendiğini his eder…
Bir rica, seçim unsurunu ortaya koyar… Eşiniz-sevgiliniz ricanızı yanıtlamayı veya ret etmeyi seçebilir, çünkü sevgi daima bir seçimdir!
Bu gün 14 Şubat sevgililer günü; şuna inanıyorum ki, verdiğimiz sevgi ve o güzel mesaj bize sevgi+mutluluk olarak geri dönecektir… Sevgililer gününüz kutlu olsun…