- 363 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Yüksek Cesaretli Oğlum
YÜKSEK CESARETLİ OĞLUM
Sevgili Oğlum,
Seni “Yüksek Cesaretli “ bir insan olduğunu gördükçe seviniyor, babamdan bana geçen, benden de sana geçen bu özelliğimizin sanırım atalarımızdan geldiğini tahmin etmek zor olmasa gerekir. Atalarımızın kim olduğu tartışılır ama kabul edilmese de 15 asır öncesine kadar atalarımızdan çok cesaretli ve bu cesareti ile ünlü kişiler çıktığını biliyorum. Burada cesareti konuşacağız yani isimleri değil. Yani amacımız ceddimizle övünmekten çok cesaretli olmanın insana ne kattığını anlatacağım sana daha çok. Derler ki, “küçük insanlar isimleri, orta insanlar olayları, büyük düşünenler fikirleri konuşur”. Biz fikirlerden yola çıkarak nasıl gelişeceğiz ve cesaretimizi nasıl artıracağımızı konuşalım. Bu hem bize hem de gelecek nesillere fayda sağlar.
Sevgili oğlum,
Cesaret şöyle tanımlanıyor genelde : “ Bütün korkularına rağmen gereken adımı atmaktır.” Yani herkes gereken adımı atamayınca güzel olan şeyler genelde olmuyor. Cesaretli olan insan neyin olacağını, nasıl olacağını anlatarak hemen harekete geçen insandır. Cesareti olmayan insan ise inandığı halde korkularına ve çekingenliklerine, egosuna esir olarak harekete geçememe halidir. Cesur insan, olacak işin nasıl olacağını anlatır, maliyetine rağmen tüm imkanları zorlar. Çözüm yolları önerir. Az maliyetli ama manevi getirisi çok işin nasıl olacağını olacak şekilde anlatır. Cesur olmayan ise nasıl olmayacağını cesaretle(!) anlatır. Bahane üretir. Cesur insan sorunu çözmeye, öneriyi hayata geçirmeye var gücüyle çalışır, cesur olmayan ise var gücüyle demogoji (konuşmasına yalanlar katarak karşısındakini inandırmaya çalışma hali) yaparak laf oyunları ile nasıl olmayacağını. Mesala muhatabı çözüm önerdikçe “ O başka, bu başka” derler. Ben de bazen sesli bazen de sessiz “ Sen de bambaşkasın” derim. Nasıl başka olacağını da inandırıcı anlatamaz. Çünkü tezi çürüktür cesaretli olmayan insanlarının çoğunun.
Sevgili oğlum,
Üniversite öğrencilerine yaptığım konuşmalarımda derim ki “ Gençler bahane üretme konusunda gösterdikleriniz cesaret ce çalışmayı biraz da ders çalışma ve konferanslardan faydalanma, kendilerini geliştirecek insanları ziyaret etme konusunda gösterseniz hem gelişecek hem de işsizlik azalacak. Çünkü her işveren cesaretli olan ve verimli çalışan personel ister. ” derim hepsi de alkışlar hak verir ama gene de harekete geçmezler. Cesaret edemezler ileri gitmek konusunda. Burada “ileri gitme” deyimi “haddi aşmak” değil gelişmeyi ifade eder. Çünkü hedef ilerde. Gelişmek isteyen ileri nasıl gideceğini düşünür.
Sevgili oğlum,
Nice güzel fikirleri olan insanlar, güzel düşünceleri hayata geçirebilecek yetkili insanların cesaretsizlikleri yüzünden öğrencilerini, arkadaşlarını onların faydalanacağı insanlar ile tanıştıramayanlar ve arkadaşlarının ve öğrencilerinin onlardan faydalanmasına imkan sağlayamadıkları yüzünden düşüncelerini anlatamazlar. Çünkü anlatan kadar dinleyen de O insan kadar cesaretli olmalıdır. Bu da toplumun faydasına bir şey olmasa gerekir. İyi bir hoca ve arkadaş, öğrencilerini bilgili, azimli ve gayretli, cesaretli insanlarla tanıştırmak için çaba harcasa gelişen insan sayısı çok hızlı artar bence. Ama insanlarımız sadece kendi gibi düşünen ve yaşayan akraba, komşuları ile iletişimde kaldıklarından gelişmekte yavaş ilerler toplumumuz. Sen ise cesaretli insanları tanıyarak arkadaşlarınla tanıştırarak bu önyargıyı yıkmaya çalışıyorsun. Bunun da sana ne kadar faydalı olduğunu görerek mutluluk duyuyorsun. Bu halinde bir baba olarak beni mutlu ediyor. İlerde iş hayatında cesaretle riskler alarak hem hayat tecrübelerini artırmaya bakacaksın hem de kısa vadede kaybetsen bile uzun vadede tecrübe ve bilginle, cesaretinle neler kazandığını göreceksin.
Canım oğlum,
Geçmişte çok insanla muhatap olarak öğrencileri, gençleri geliştirecek çok az maliyetli ama cesaret gerektiren önerilerde bulundum. Okullarda konuşma yapmak, kitap dergi hediye etmek, engelliler ve ailelerini ziyaret etmek, onlara moral vermek gençlerin ve engellilerin gelişimine moral motivasyon olarak destek olmak gibi. Baktım ki cesaretli olup da davet eden insan yok. Ben de bunları mektuplar halinde sana anlatayım. Mektup haline getirerek seneler sonra bile insanların faydalanacağı hale getireyim diyerek bu mektuplara başladım. Gördüm ki, sen okuyamasan bile okuyan başkaları var. Bu daha verimli diye bu mektupları yazmaya daha ağırlık vermeye başladım. ”Söz uçar yazı kalır” misali. “Kaleme and olsun” diyen Allah emri gereği ve “Kalem kılıçtan güçlüdür” diye yazmaya devam edeceğim. Yazıldıktan 70-80 sonra bile ilk defa yayınlanan kitapların olduğunu öğrendikçe yazdıkça yazasım ve sana cesaret veresim geliyor. Cesaretli insanların en büyük sermayesi yanında uzun zaman kalan insanların da büyük bir ihtimalle zamanla cesaretli olmaları. Bunu yaşayarak görenlerdenim çünkü.
Canım oğlum,
Cesaretle alakalı birkaç özlü sözü seninle paylaşayım dedim..
“Cesaret bütün silahlardan üstündür”
“Kader, cesaretliye yardım eder”
“Cesaret cennete, korku ölüme götürür”
“Cesaretli insan, tek kişilik ordudur”
“Korkakların ömrü cesurların dedikodusu ile geçer”
“Cesurun bakışı korkağın kılıcından keskindir” (Türk Atasözü)
Cesaret işte böyle bir sermayedir. Bilgili olan değil cesaretle bilgisini paylaşan insanlar kısa vadede olmazsa da uzun vadede maddi olmasa da manevi anlamda hep kazançlı çıkarlar ve yalnız kalmaktan korkmadan okurlar, kendisine sataşana ya gereken cevabı verirler ya da onlardan uzaklaşırlar. ”Cesur yapar, korkak söyler.”. “ Cesur söyler, korkak söylenir”. “Cesur yüze söyler, korkak arkadan söyler” Bunlarda benim naçiz söylemim olsun.
Canım oğlum,
Hayatın boyunca cesur arkadaşların olsun. Cesur insanlar hoşuna gitmeyecek ama gerçek olan şeyleri söyler sana. Seni kırmaktan korkmazlar, onlar yalan söylemekten, inanmadıkları şeyleri söylemekten korkarlar. Seni ileri götürecek her şeyi dinleyerek cesur insanlarla arkadaş olmayı da çocuklarına öğret ki gelecek nesillerde cesur insanların sayısı artsın.
Sana cesaret dolu mutlu yarınlar diliyorum.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.