- 635 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
HİKAYE SATMAK
Yazan: ZEYNEP ZUHAL KILINÇ
Elindeki kağıda bir şeyler karaladı. Sonra yazdıklarını beğenmeyip kağıdı avucunda sıkıştırdı. Kolunu geriye doğru çekti ve mancınık gibi hızla ileri savurup kağıdı odanın köşesinde duran çöp kovasına fırlattı. Iskaladı. Yazı yazamadığı gibi çöpü atmasını da beceremiyordu.
Bir hikaye yazmalıydı ve öğleden önce muhakkak pazara yetişmeliydi. Balıkçıların olduğu mekanın alt tarafında bir tezgah kiralamıştı. Orada hikayelerini satacak ve haftalığını çıkaracaktı.
Ama yazamıyordu.
Aklına gelebilecek her şeyi yazmıştı. İnsanlar artık öyle kolay beğenmiyordu. Yazmak epey zorlaşmıştı bu yüzden. “Köpeğini kaybeden çocuk” ilk seferinde çok tutmuş yirmi adet satmıştı. Pazarda çocuklar tezgahın önünde kuyruk oluşturmuştu. Haftanın en çok satan hikayesi olmuştu.
Ya “Gül reçeli” hikayesine ne demeliydi? Tam bir aşk hikayesiydi. Öyle çok tutmuştu ki haftalarca yeni bir hikaye yazmasına gerek kalmamıştı. İnsanlar sürekli o hikayeden sipariş veriyordu. Her hafta aynı hikayeyi defalarca yazmak sıkmıştı ama neticede para kazandırıyor ve karnını doyuruyordu.
Zamanla hikayelerine yazacak bir karakter ve bir olay bulamaz hale gelmiş olmak kahrediyordu ama mecburen bir şeyler yazmalıydı. Yoksa bu hafta aç kalır, kirayı ödeyemez ve sıkıntıya girerdi. Bir şeyler olmalıydı muhakkak. Ama ne?
Uzun uzun düşündü. Ayağa kalktı. Başını pencereden dışarı uzattı. Sokakta bir şeyler oluyordu. Sokak boyu tezgahlar kurulmuş ve her tezgahın başında yerine göre beş on kişi duruyordu. Bazıları hayranlık ifade eden cümleleri bazıları ise yergi dolu hakaretleri tezgahtarlara söylüyordu. Bu ne demek oluyordu?
Hemen dışarı çıkıp neler olup bittiğini öğrenmeliydi.
Koşar adımlarla aşağı indi. Sokak boyu insanları seyretti. Tezgahtarlar kendi hayatlarını hikaye edip satıyorlardı. Yerine göre bazen sulu boya bazen de kömürle çizilmiş resimlerle insanlara kendi hayatlarını sunuyorlardı.
Ve insanlar… “Bu güzeldi”, “Beğendim!”, “Muhteşem!”, “Beğenmedim!” ve “İğrenç!” gibi kelimelerle yorumlar yapıyordu. Sokakta sesler birbirine karışmış, mahremiyet diye bir şey kalmamıştı.
Şimdi bütün bu kaosun ortasında bir hikaye yazmak zor olmasa gerekti. Kendilerini satan insanların hikayesiyle kendini satanları öven ve yerenlerin hikayesini…
24/11/2019
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.