- 548 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
YORGUN
Dostum,
Yorgunluğumu anlatamıyorum kimseye.!
Neler geçti neler acıttı bir bilseler.
Yakınmalarımda şiirlerimde sızılı ince bir alay var gibi görüyorlar.
Kim mi.? Onlar.
Birileri ve ötekileri.
O birileri ve Ötekileri ile hiç bir ilgim irtibatım yokken.
Onlar bu dargınlığımın farkında da değildiler tabi..!
Sesli konuşurken kendi kendime.
Hadi ya sende dedim;
Kendimi kendime anlatamazken.?
Birden sustum ya.!
Seviyordum seviyorduk diyenlere şimdi bende bakıyorum.
Sırtımı döndüğümde,
Dünya içinde kendimizin yaptığı o özel kapılardan çıkıp gidince hemen unutuluyoruz.
İşte o zaman yoruluyorum.
Hoş..! Bende unutuyorum ne geçmiş ne gelecek. Dedik ya..!
Yorgunum artık.
Bir de benimle uğraşacak vakitleri yok diyorum.!
Birde uğraşmaya değmez diyorum.?
Yolda onlardan birini görünce sıkılarak gülümsüyorum.
İçimden geçenleri saklamak istiyorum.
Onlarda saklıyor ki.?
Onların içinden ne geçtiğini bende anlayamıyorum.
Yüzlerini görmek sıkıntı veriyor.
Sakın alınmasınlar o sıkıntı bende.!
Hiç bir sıkıntıma sebep olmadılar.
Galiba yalnızca ben yoruldum.
Günlük yaşayışlarını sürdürüyorlar.
Bende yaşayışımı sürdürüyorum.
Ner verdik ne aldıkta şu an ne vereceğiz geleceğe.?
Almak mümkün değil.?
Zaman yok çünkü.!
Gelecek memnun mu.?
Sıkıntı burada işte.!
Yaşayıp gidiyoruz.
Hem değerime hem değerlere sahip çıkıyorum kendimce.
İşte o zaman yoruluyorum.
Bu yorgunluğumu azda çokta olsa yaşamak zorundayım biliyorum.
Hayat acıdır;
Onun içindir yorgunluğum,
Kendini bir türlü sen istemesende içindeki yaşantında hatırlatıveriyor.
Çocuktun birileri sana bir şey verdi.
Sevindin.!
Sende verebildin mi?
Sende hatırlıyor musun verdiğini.
Hep beklenti beklentiniz var ya.?
Birde unuttuklarınız var.
Bir zaman arkanızdan koşanlar.
Sessiz sedasız sevenler.
Çocukluğunu, Gençliğini, Makamını sevenler.
Boşverin senin unuttuğun gibi onlarda unuttular.
Onlarda yorgunlar.
Hadi takmayın kafanıza derdim.
Diyemiyorum.
Sizden bekleneni.!
Verdiniz mi..?
Şu yalnızlık çıkmazında neden önümüze çıkıyorsunuz.
Neden bu itiraz.
Dediğinizi duyar gibiyim.!
Suskun, Sessiz konuşamazken.
Dilimden şu sözler dökülüyor.
İtiraf ediyorum ben yorgun, Hayat yorgun, Dalına küsen zamanı geçen sararan yaprak yorgun.
Altımızdan kayan giden zaman yorgun.
Traş olur bakardım yüzüme genç gururluydum. Zaman geçti soldu kırıştı acaba odamı yoruldu derken anlayana işte bir konu daha çıktı.
Okşadınız mı?
Dünden güzelsin iyisin dediniz mi?
Şimdi aşk meşk ana baba kardeş sevgili düşündünüz değil mi?
Değil...!
Sizin saf temiz savunmasız dönem, İşte o dönemden sevgiyi hissettiğin okşandığın agu dediğin o günden bu güne kadar geçen zaman içerisinde yaşadığım için yorgunum.
Eğer yaşamadıysan o dönemi zaman gelecek ben gideceğim sen haklıymış diyeceksin.
Değmez deme anı yaşa.
Hatta bendende yorgun olacaksın.
Hayat devam eder gelir geçer.
İşte yok gibi yaşamak buna denir.
Şimdi sorarsanız.?
Benim kadar olmasanızda.!
Hepimiz ben sen o bu yorgunlukta hisse pay sahibiyiz.!
Hissediyorum;
Azda olsa şimdiden sizde yorgunsunuz.?
“Acet”
NOT: edebiyat defteri ve facebook sayfamda, Özelden bir arkadaşımız (YORGUN) kelimesi ile ayak atmış ve lütfen nesir olarak yazar mısın demiş. Bende bir şeyler karaladım.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.