- 748 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
AHŞAP KURDU
Bir varmış bir yokmuş evel zaman içinde kalbur saman içinde diye başlarken;
Bir de bana sor nasıl yandım demiş meşe ağacının içine yuva yapan böcek. Sonra düşünmüş kanatları yeni çıkıp uçmaya başladığında tüm ihtişamı ile karşısındaki meşe ağacını görünce işte demiş benim yuvam tam da burası olmalı. Oysa bütün arkadaşları yeni filizlenen birkaç yıllık dut ağacına doğru kanat açmakta imiş. Bizim koca göbekli böceğimiz kasıla kasıla meşenin içine yuvasını yapmış ve yumurtalarını bırakmış beklemeye koyulmuş.
Tam da keyif ile şarkı söylerken oduncunun ıslık sesine karışık balta sesi ile uyanmış. Ormanın oduncusu yaşlı ve kuru dalları bulunan ağaçları tespit edip işaretliyormuş. Bir kaç gün sonra da kocaman gürültülü bir hızar ile bulunduğu ağaç kökünden kesilmiş, mangal kömürü yapılmak üzere Hüseyin Kocabıyıkoğlunun mangal kömür ocağına getirilmiş. Kesilmiş ağacın odunları kömüre dönüştürülmek üzere ocağa bırakılmışlar. Günler süren bir çalışma ile yavaş, yavaş yakmışlar. Bu işlem de yaklaşık 10 gün sürmüş.
Bizim meşe ağacını yuva yapan böcek mangal kömürü olarak hayatını sürdürürken, çilesinin daha bitmediğini farketmiş. Çünkü uzun bir aradan sonra kesilen meşe ağacının kökleri arasından taze filizlerin çıktığı, dut ağacının yanında, neşeli çocukların ve büyüklerin bulunduğu ormanda bir masanın yanındaki ocakta, mangal kömürü olarak yanmakta imiş.
İhtişamlı ve gösterişli bir yuva isteyen böceğin saltanatı oduncu ormana gelene kadar sürmüş.
Gökten üç elma düşmüş. Üçünü de edebiyat defteri üyeleri yemiş.
YORUMLAR
Afiyet olsun!...
Değerlendirmeye sondan başlama gereği duydum nedense... belki de payımı almak içindir!... :)))
Çevremize biraz daha algılarımız açık olarak bakarak dönüşümü algılamamız gerekliliğine dikkat çeken çok güzel bir fabl örneği.
Kutlarım Fatma Hanım...
Sevgilerimle...
Serap IRKÖRÜCÜ tarafından 3/29/2020 1:00:32 PM zamanında düzenlenmiştir.
Fatma Oral
Saygı ve sevgilerimle