KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 1983 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
ATATÜRK`Ü ANLAMAK
Günümüze hayatlarından verdikleri özverilerle gelebilen, halen milletin yüreğinde sevgi ve minnet duygularıyla yaşayan ne de az insan var. Literatürde çokça sayıda ve farklı alanlarda hizmet vermiş, günümüze ışık tutumuş değerlere rastlamamız pek mümkün. Bunların içinde Mustafa Kemal`i onlardan ayıran nler acaba?
Milletlerin kaderlerini tayin eden ve yine milletin şuurundan silinmez nice olaylar yaşanmıştır. Bunlar, nesilden nesile aktarılagelir, o zaferlerin ve veya trajedilerin unutulmaması için de onlara özgü anmaların, kutlamaların yapılıyor olması da gayet tabii.
Bizim 10 Kasımımız da diğer önemli günlerden çokça açıdan farklılık arzediyor olmalı. Düşünün ki, 1938`de ebediyete intikal den değerli bir liderin, bu vatanın topyekün değerlerini bir araya getirerek, küllerden yeni bir devlet, cumhuriyet inşa eden dehanın halen ve gelecekte de capcanlı yaşıyor olması sizce nasıl izah edilebilir? Onu görmemiş onca neslin, onunla müşerref olamamış binlerin, milyonların ve hatta bu vatan coğrafyasından kimi toplumların büyük minneti, saygısı düşünmeye değer şeylerin olduğu gerçeğini bize söylemiyor mu acaba?
Mustafa Kemal`i sadece bir devlet adamı, iyi bir konutan, ileri görüşlü değerli bir kişlik gibi niteliklerle sınırlamak, onu gerçekten anlayamamaktır kanımca. O, esasında bizim halen aradığımız millet olma bilincinin esas kçkü, vatan sevgisinin en yüksek şuuru ve dhası özgüven denilen müessesenin ta kendisi değil midir?
Bir millet ferdinin, gerektiğinde neleri başarabileceğinin somut örneği, özgüveni yerinde bireylerin yıkılmaz iradesi, başarıya giden yolda zorluklara karşın imkansızları olanaklı kılan b,r başyapıt...
Nesillere Mustafa Kemal`i anlatırken, salt kronolojik yönüyle sunmak, birkaç zaferden ve devrimden söz ederek bu şuurdan söz etmeden geçmek, onu anlamamakla eşdeğerdir bence. Ortaya konulan herbir yenilik, herbir zafer, adını sayamayacağımız her doğru hamle, esasında deminden sözünü ettiğimiz o duruşun, o bilincin ve kökünü binlerce yıllık tarihi misyonumuzdan alan birikimlerin sonucu değil midir?
Mustafa Kemal`i daha en bştan doğru anlamak, onu yaşadığı koşullar ile değerlendirmek ve kendini onun asil kişiliği ile özdeşleştirmek...Mesele burada, Son zamanlarda şahsiyetleri ve değerleri belli bazı imselerin, ona yönelik değersizleştirme çabaları da beyhudedir. O, rüştünü çokça defa ben yerine, biz demek suretiyle milletin kalbine mühürlemiştir. Bu milletin bağrından yetişecek, onun iznde muasır medeniyetle sınırlarını aşacak bir nesil her zaman yetişecektir. Gidişattaki bazı sıkıntılar, bizi bundan yana şüpheye düşürmemelidir.
Bugün, bunları kaleme almama vesile olan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile, ebediyete intikal etmiş değerli büyüklerimizi saygı ve minnetle anıyorum. Biz, yüce bir davanın, büyük değerlerin temsilcileri, müdafaacıları ve iyiyle kötünün savaşının tam da ortasında beşeriyetin de kaderiyiz. Bu bilinçle yaşamaya, bu bilinçle hareket etmeye de mecburuz. Bize bu savaşımızda güç verecek, motive edecek şey, tarihimizin köklerinde sayısız örnekleriyle de mevcuttur. 10 Kasımların, 10 Kasım ile sınırlı kalmaması, toplumsal birlik ve dirliğimizin giderek güçlenmesi ve büyümesi dileklerimle.
YORUMLAR
Yazı başlığını görünce, "Atatürk'ü anlamak"la ilgili bir içerik beklentisi oluşmuştu. Ancak yazı içeriğinde buna pek rastlayamadığım gibi, sürekli Atatürk gibilerin yetişeceğini, geçmişte onun gibi değerlerin çok olduğunu, Yaptığı şeylerin geçmişten gelen misyonumuzdan kaynaklandığını vs. Konuları oluşturulmaya çalışılmış, bu düşünce bile tam olarak anlatılamamış.
Ben bu yazıda "Atatürk'ü anlamak"dan ziyade başka bir şeyler anlatılmaya çalışılmış gibi hissettim.
Atatürk'ü anlamak; 10 kasımlar ya da yaptığı devrimler, kazandığı zaferler değil, Kişilik, kavram ve bakış açısı meselesidir.
Bence anlatmak istediğiniz şeyleri açıkça ve direkt yazmanız sizi daha anlaşılır kılacaktır.
Çok ilginç!
Hem Atatürk'ü anlamak diye güzel bir yazı yazıyorsunuz hem de azılı Atatürk düşmanına beğeni ve yorum yapıp üstadım diye hitap ediyorsunuz!
Hangi konuda üstadınız oluyor ?
Şiiri için dediyseniz, bu sitede üstat olacak en son kişi o...
Fikirleri için diyorsanız bu ne perhiz bu ne lahana turşusu ?
mirim
Başlığa bakarak yorum yaptım.
Ama bu arkadaşın Atatürk düşmanlarının sayfasında gezdiğini biliyorum.
Ben sırf tepkimi belirtmek adına zıtlığa vurgu yapmak için bunu yazdım.
Yazıyı şimdi okudum. Yine kötü bir şey göremedim ama bir insan prensip sahibi olmalı.
Hiçbir kuvvet bana bir Atatürk düşmanının sayfasına gidip üstat dedirtemez.
Kim gördü ki onu yıllar geçmiş üzerinden
Duymuşlar hakikatleri ve üstelik yürekten
Bir sevgidir ki o tükenmez, yitmez
Kaynağı vatan toprağı, Mustafa Kemaller tükenmez...
Değerli Hocam, gözlemleriniz neticesinde kaleme aldığınız şiir ne de güzel,içten ve coşkuluydu,dokunaklıydı da. Ben de naçizane bir dörtlük yazmaya çalıştım. Atatürk`ü anlamaya dair farklı bir duruşu da gördük bu güzel şiirinizde.Yürek sesiniz daim olsun. İlgileriniz için de teşekkür eder, saygılar sunarım.
Kara Sevda
Ne Cennet mükâfatı ne cehennem korkusu yok
Bağ bahçe türlü yemiş tomurcuklanmış huri yok
Ona koşuyor yaşlı genç kız erkek esmer sarışın
Aman Allah'ım ne büyük aşk bu ne kara sevda
Elde baston nineyle dede ağzında emzik bebe
Yürüyor Aslanlı yolda tırmanacak merdivenlere
Kırmızı bir gül ya da karanfil koyacak mozoleye
Aman Allah'ım ne büyük aşk bu ne kara sevda
Dünya kuruldu kurulalı tanık olmadı böyle aşka
Görmedi kimse böyle sevda ne doğu ne batıda
Yaşıyor kalbimizde ölümünden seksen yıl sonra
Aman Allah'ım ne büyük aşk bu ne kara sevda
Necati Kavlak
31.10.2018 Manisa
Okuduğunuz Şiiri Anıtkabir ziyaret imdeki muhteşem izdihamı görünce yazmıştım.
Zannedersem "GÜNEŞ BALÇIKLA SIVANAMAZ"'a yorum olur diye değerlendirdim.
Sevgi ve selamlarımla.
