- 484 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
"Yanlış Düşünüyorsun" Demeyen Oğlum
“YANLIŞ DÜŞÜNÜYORSUN” DEMEYEN OĞLUM
Sevgili oğlum,
“Herkes kendi başını sever, kel de kendi başını” diye bir söz vardır. Burada anlatılmak istenen kel olanları küçümsemek değildir. ”Herkes kendi düşüncesini sever” anlamı vardır.
Sevgili oğlum,
İnsanlar kendileri gibi olmayanın, kendileri gibi düşünmeyenin yanlış düşündüğünü sanır. Çok evlilikleri bu yüzden biter, çok cinayetler b u yüzden işlenir, çok firmalar bu yüzden ortakların kavgası ile batar. Çok kişi bu yüzden okulunu bırakır. Ama çok zaman insan başına büyük felaket gelmeden yanlışını kabul etmez. Çoğu pişmanlık bile duymaz.
Sevgili oğlum,
İnsanın inançlarının peşinde koşması, inandığı değerler için çaba harcaması hatta kimine göre savaş vermesi normaldir. Ama kendi doğrularını dayatması ve ısrarla “ben doğruyum sen yanlışsın” demesi hiç de etik olmayan bir davranıştır. Herkes bizim sevdiğimizi sevmesi, herkesi bizim sevmediğimizi sevmemesi beklenemez. Çünkü insan bugün sevdiğinden ilerde nefret edebiliyor ve hatta cinayete bile varabiliyor bu nefret. Her gün gazetelerde okuyoruz. O yüzden bugün doğru bildiğimiz yarın yanlış da olabilir. Bu dünyada geçmişte “ Dünya yuvarlaktır” dediği için idam edilen insanlar da var.
Sevgili oğlum,
Dayatmalar kötüdür ama dayatmaların en kötüsü de insanların hatalarını engelleri, cinsiyetleri veya toplumsal rollerine yüklemek. “Sen duymadığından yanış düşünüyorsun” veya “sen çocuksun anlamazsın” , “sen kadınsın ne anlarsın siyasetten?” gibi.. Sanki duyanlar, erkek olanlar, büyük olanlar “dünyanın en mantıklı düşünen insan Nobel” ine sahipler!
Canım oğlum,
Başkalarını suçlar mahiyette “sen yanlış düşünüyorsun” dememeye gayret ederim. Bu tutum her zaman benim faydama olur. Ben doğru bildiklerimi anlatırım. Alan alır almayan kendi bilir. Görevimiz doğru bildiklerimizi anlatmak, elimiz kalem tuttuğu için de yazmak. Artık nasıl anlayacağına, nasıl tepki vereceği muhatabımıza kalmış. Kimseye hakaret etmeden doğruları her insan kimseyi dayatmadan anlatmalı ki güzellikler ülkemizde ve dünyamızda çoğalsın artsın ve ülkemiz ve dünyamız cennete benzesin.
Canım oğlum, sevgili geleceğim,
“Hiçbir insan kendi düşüncesinin yanlışlığına inanmaz” dedim. Çünkü insanda ego vardır. Nefis vardır. Bencillik vardır. Bunlarla mücadele etmesini bilmeyen insan yaşı ne olursa olsun bunlardan daha çoğu vardır. Nefisle mücadele dünyanın en büyük savaşını vermektir. Başkalarının doğrularını da onaylamak, güzel düşünceleri tebrik etmek, bizim aklımıza gelmeyen ama başkalarının aklına gelen güzel düşünceleri tasdik etmek onlara maddi ve manevi olarak destek olmak da insan olarak bizim görevimiz olmalı. Bunu yapamazsak o güzel insanları kendimizden uzaklaştırırız. Çoğu insan uzaklaştırır sonra da “neden yanıma gelmiyor” diye kendinde hata aramayarak gene muhatabını suçlar. Bu ne bencillik? Sen bu bencillerden olmayarak önce sana gelen ama sonradan gelmeyen insanı “neden küstürdüm? Neden gelmiyor yanıma?” diyerek kendine sor. Biraz sorgularsan doğru cevapları hemen bulabilirsin. O akıl ve şuur sende var.
Canım oğlum,
Başkalarının yanlışlarını araştırmadan önce kendi yanlışlarımıza bakalım. İnsanın kendi yanlışını görebilmesi için de yalnız kalarak okuması, kendini gerçekten severek hatasını söyleyeni sevmesi dinlemesi ile olur. Ama bizde çok insan biri kendisini ciddiye alıyor veya dinliyorsa hemen her işine burnunu sokmaya hatta “ benim dediğimi yapmazsan sana küserim” demeye başlarlar. Ya da dayatmaya. Sonuç ortada. Bunun sonu da bencillik işte. Sevdiğimiz her istediğimizi yapacak diye bir şey olamaz. Yapmadığı zaman da bizi sevmiyor diye bir şey de olmaz. Neye hayır neye evet diyeceğini bilen insan ile karşıyaysak gerçek manada bir dostumuz vardır demektir.
Sevgili oğlum, geleceğim, torunlarımın babası!,
Ben bunları sana anlatıyorum. İlerde sen de baba olursan çocuklarına bunları gösterebilirsin. Başkası yapmıyorsa ne ziyanı var? Biz yapalım. Herkes gibi davranmak zorunda değiliz. Çünkü biz herkes değiliz baba ve oğuluz! Biz anlatalım, anlatmayan da anlatmasın. Herkesin hayata bakışı, insanlara faydalı olma yolu farklı. Bu farklılıklara da saygı gösterelim.
Canım oğlum,
Devamlı olarak bana “ sen yanlış düşünüyorsun” diyen bir tanıdıktan uzak durdum. Gene beni suçladı. Kendi benden yaşça büyük olduğu için kendi düşüncelerini hep doğru sanıyordu. Yaşı büyük ama hiç kitap okumayan, kimsenin dinlemeyen ama hep konuşan, konuştuklarını da doğru zanneden ve bunda da ısrar eden, herkesin kendini ve çocuklarını ziyaret etmesini isteyen, “ siz niye gelmiyorsunuz” dediğimizde hep meşgul olduğundan bahseden, Onlara göre onlar meşguldü ama biz boş gezendik. “Dünyanın en çalışkan ailesi” ile yakındık işte. Ama kıymetlerini bilmiyorduk. Yazdıklarımız okunmaya değer olmayacak kadar yanlış, beş para etmezdi onlara göre ama onlar değerliydi. Alkışladım onları. Halen de alkışlıyorum. Onları yanlış anladığım ve yanlış düşündüğüm için hata hep bende işte oğlum.
Canım oğlum,
Herkesin işi gücü var. Kimsenin işi kimseden büyük ve önemli değil. Her insan kendine verilen insanlık ve dünya görevini kimseyi küçümsemeden yaparsa hem Halk hem Hak memnun olur. Bu yüzden sen de kimseyi küçük görme. Her insan dünyada kendine biçilen rolü oynuyor ve bu rolü en güzel şekilde yaparsa en iyisi odur. En faydalısı odur. “İnsanların en faydalısı insanlara en çok faydalı olandır” hadisine layık olur.
Canım oğlum,
İnsanları “sen yanlış düşünüyorsun”, “Neden benim yanıma gelmiyorsun” v.b gibi sorgulamadan önce o insanları anlamaya dinlemeye ve onlara yardımcı olmaya bakmamız lazım. Belki de bencilliği bırakırsak o insanları sevecek, onlardan aldığımız hayır dualarla hayatımız daha güzel olacak. Ama kimse de kendini suçlayan insana hayır duada bulunmaz galiba değil mi? Bunları da göz önünde bulundurmak lazım.
Canım oğlum,
İnsanlarla uğraşmak yerine işimizle uğraşalım ki, işimiz gelişsin. Kimsenin yanlışına bakmayalım ki kimse de bizim yanlışımıza bakmasın. Bakan olursa uzaklaşalım ki, kötü huyları da bize geçmesin.
Sevgi ile seni kucaklıyorum.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.