- 396 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
film gibi
her şey film gibi sanki ;
bu güne kadar yaşamış olduklarım aklıma düştükçe bu yaşananlar daha önce ki yaşanmışlardan esinlenmiş.
yazdıklarımı okuduğunuz da hatırlayacaksınız çoğunuz bunları biliyordur.her neyse ben yine yazacağım.
bu günleri okuduğumda daha önceki yıllarda 70’li 75’li yıllar da büyük şirketler vardı.bunlar Türkiye piyasasın da büyük paylara sahip şirketler kalite ve fiyat yönün den isim yapmış kalite yönünde markalaşmış ürünlerle ekonomide büyük paylara sahip şirketlerdi.tabii o senelerde yatırımlar da pek çok değildi.
bu şirketler Türkiye ekonomisinde büyük paya sahip oldukları için fiyat fazla rattıramaz ve kalitelerini düşüremezler di.zam yaptığında ve kalitesini düşürdüğünde piyasa payı satışları düşer kalitedüşüklüğü dedikodusu yapılmaya başladığında hal çaresi olarak; kendi kendilerine rakip markalar kurarlardı.
bu kurdukları yeni rakip firmalar ürün ve markaların kalite ve fiyat değerlerini düşük tutarlarve piyasaya sürerlerdi .
bunu şundan yaparlardı :kendi kalitelerini ıspatlamak piyasa payını yeniden yükseltmek marka ürünlerini zirveden düşürmek istemezlerdi. sonuçta şirket amacına ulaştıktan sonra rakip olarak piyasaya sürdüğü kalitesi düşük fiyatı ucuz marka ürünü kaldırır ,ya firma kapatılır veya kendi bünyelerine katarlardı. (bir zamanlar "tama yağ" "rama yağ")
bir başka dikkat çeken 80’li 90’lı hatta bu günlere kadar gelebilen magazin dünyamızın assolistleri zirvede olan sanatçılar,yeni yeni magazin dünyasına katılmak isteyen sanatçı ve zirvelerden düşmeye başlayan sanatçılar tarafından rakip alınırlar kimi şöret yerini korumaya kimi zirveye tırmanya çalışırken bilerek iyi kötü birbirlerinden haberli söz sataşmaları yaparlardı.
bir yandan da 60’lı yıllardan gelen duyduğumuz büyüklerden dinlediğimiz 70’li 75’li yıllarda gazetelerde okuduğumuz haberlerde dinlediğimiz anarşistler vardı.
sınırımızda üç beş çapulcu olarak nitelendirilen sınırdan kaçak mallar geçirmek isteyen kaçakçılar vardı.haberler de duyardık sırımızdan kaçak hayvan geçirmek isteyen kaçakçılarla çıkan çatışmada bir askerimiz şehit olmuştur.
bu olaylar gelişerek sonralarında karşımıza ppk olarak çıktı büyüdü ne olduğu belirsiz bir hal aldı.geçtiğimiz yıllarda birkaç çapulcu dediğimiz kaçakçı çetesi karşımıza mesele olarak çıkar oldu.
askerlerimiz herzaman saldırıya uğruyor şehitler gün geçtikçe artıyordu.devletin göderdiği öğretmenlerimiz kuşunlanıyor göreve dağıtıma giden askerlerimiz kurşuna diziliyor du.devletin yaptırdığı okullar yakılıyor göreve giden polis asker saldırıya uğruyordu petrol boru hattı patlatılıyor yollar kazılıyordu.
o zamanlarda görevde olan Özel harekatçı asker,polis lerden pkk ailelere dolar,euro ve lira cinsinde çocuk yardımı ettiğini dinlerdik .tabiki bu yapılan bu yardımarın bir karşılığı olacaktır.
ppk o zamanlarda da çocukları kaçırıyordu çocuğun nerde dediğinde ppk kaçırdı deniyor bir daha hiç ses çıkmıyordu.
gelmek itediğim nokta şu:
şimdilerde siyasi parti kurmak veya kurulmuş olanlar bir zamanların büyük firmaların kendine rakip çıkarması gibi birşey veya zirveden düşen mağazin dünyası şöhretlerinin yerini koruması yeni magazin dünyasına katılacakların
yer bula bilmek için şöhretlerin ağız dalaşı sanki.
sınırda üç beş kaçakçı çapulcusu değimiz şimdilerde karşımıza ppk olarak çıkan askreimizi polisimizi öğretnenimizi kurşunlayan bir sorun gibi karşımıza getirilen ppk için yeni bir dağdan indirme formülümü düşünülüyor.
öyle ise vaz geçilmelidir.yeniden açılım süreci yanlıştır.
şu unutulmamalı:
kurşuna dizilen askerlerimizin anneleri kimseden ben oğlumu istiyorum demedi,
şehit düşen ögretmenlerimizin anneleri kimseden bençocuğumu istiyorum demedi,şehit edilen polis asker eşleri çocukları biz babalarımızı istiyoruz demedi.
bu bir dağdan indirme planıysa dağda bağcıyı döven, bağa indirip hem bağcıyı dövdürüp hem üzümü toplayıp hem üzümü yiyecek melek görünümlü şeytan kılıklı eşkiyalarınız varsa unutmayın ki;
Türkiye Cumhuriyeti Türk Devletidir.
sizlerin dağda yetiştirdiğiniz melek görünümlü şeytan kılıklı eşkiyalarınız varsa bizlerinde evler de haneler de ocaklar da yetişen pişen yoğrulan Mehmetçiklerimiz Zeybeklerimiz Efelerimiz var.
Türkiye bir Türk yurdudur.
saygı sevgi ve selamlar.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.