- 505 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Deprem
Işıl ışıl avize… Oturma grubu… Televizyon ünitesi… Haber spikeri soruyor, profesör cevaplıyordu. “İzleyicilerimiz için fay hattının ne olduğunu tekrarlayalım.” Soğuk ses tonu… “Yer kabuğunu oluşturan levhaların hareketleri sonucu oluşan gerilme ve sıkışmalar, yer kabuğunun bazı bölümlerinde yüzyıllar boyunca enerji biriktirir.”
*
Arka odadan gelen şangırtı…
*
“Bu enerjiler zaman zaman ortaya çıkar. Yer kabuğundaki bu hareketli kesimlere fay adı veriliyor.”
*
Uğultular… Alçalıp yükselen kadın erkek bağrışları…
*
Spiker endişelenmişti. Gerginliği yüzünden okunuyordu. “Fay hattı neden kırılıyor?”
*
Boğuk sesler… “Bana karışmandan bıktım.” “Sen benim karımsın!” “Abine gitme diyemezsin!” “Bak sen, arkadaşlarımla iki sohbeti çok gören kim!”
*
Profesör laflarını ölçtü biçti. “Birbirlerinin hareketini engelleyen levhalar arasında sürtünme başlar. Levhaların birbirlerine sürtünmesi sırasında, büyük kaya kütlelerinin arasında kalan "fay" adını verilen zayıf yerler zorlanırlar ve buralarda gerilme enerjisi birikir.”
*
Koridorda kadının sesi önde adamın arkada… Salona yaklaşan gürültü patırtı… “Bırak kolumu.” Adamın tehdit dolu vurgusu…”Fena olur!”
*
“Zorlanma ve sürtünmenin etkisiyle kısa bir zaman içerisinde çok şiddetli bir kırılma ve hareket ortaya çıkar.”
*
Salon kapısının önünde adam kadını kolundan hızla çekip durdurdu. Havaya kalkan el…
*
“Oluşan ilk harekete "deprem",
*
Kadının acı dolu sesi… Dağılan saçlar…
*
“Şiddetli sarsıntının etkisiyle o bölgedeki yer kabuğunun zayıf diğer kısımlarının kırılmasına da "artçı depremler”, denir.”
*
Adam ne yaptığını fark ettiği an iş işten geçmişti. Kadın kolunu kurtarıp hızla kapıyı açtı. Adamın pişmanlık dolu yüzü… Çarpılan kapı…