- 347 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Bu Apartman Sakinleri Neden Bu Kadar Sinirli
Apartman dedin mi çoklu bir insan topluluğu gelse de her ne kadar gözümüzün önüne, üç katlı, dört katlı oluşumlara da halihazırda apartman denilmektedir... Devasa olanları kırk, elli hatta daha fazla katlı olanlara gökdelende deniyor... O zaman bu üç dört katlı olanlara apartmancık desek daha mı doğru olur sanki?
Özkan Beyin Oğlu Tunç yine bangır bangır rock müzik dinliyor. Tabi ki rock müziğe karşı değiliz de bangır bangır dinlenmesi ve komşuları rahatsız etmesi hiç hoş değil... Kim anlatacak bu tür zibidilere müziğin aslında ruhun gıdası olduğunu... Sessiz sakin ortamlarda dinlenmesi gerektiğini... Arabasına bindiği zamanda aynı şeyi yapıyor bu kerata...
İsmail Beyin üst komşusu, öğlen ikindi, akşam, hafta içi, hafta sonu, pazar günü hiç fark etmiyor, gürültü yapmadan duramıyor... İsmail Beyin oğlu, oysa ki bu sene okulu bitirmek üzere harıl harıl ders çalışıyor. Bu gürültüde ne yapsa, ne etse kafasına girmiyor... Takışsan bir dert, takışmasan başka dert...
Sekizinci kattaki Aysel hanım komşuları ile balkonda sigara tellendirip kahve höpürdetiyor. Höpürdetebilir tabi ki ona bir lafımız olmazda, bir de şu sigara izmaritlerini küllüğe bıraksa da balkondan aşağıya sallamasa... Bazen çocukların, bazende kadın erkek herkesin kafasına geliyor, yanıyor tutuşuyor herkes farkında olmadan...
Tamam anladık hepiniz işten yorgun argın dönüyorsunuz. Bir sürü dert, sıkıntı hepinizde var, ama asansörlerde bir merhaba deyin, hal hatır sorun birbirinize yahu! Nedir bu aymazlık, nadir bu vurdum duymazlık? Deneyin bakın bir komşunuza iyi akşamlar demeyi, inanın ki sizi yemeyecek, hem de mutlu olacaktır...
Arada apartmanın küçük çocukları için cebinizde bir iki küçük sakız, bir iki şekerleme bulundurun mutlaka... Bebeler bayılırlar ufak tefek karşılıksız verilen hediyelere, onlarında size olan sevgileri, muhabbetleri karşılıksız olacak inanın. Ben geçen gün Batuhan’a ufak bir sakız verdim, şimdi beni her gördüğünde gülümsüyor kerata...
İster kiracı olun, isterseniz ev sahibi apartman toplantılarına mutlaka katılın. Tanışmadığınız insanlar ile tanışır, onları tanırsınız. Belki ortak dostlarınız çıkar. Belki benzer işlerden dolayı birbirinizden maddi olarak da yararlanma imkanı doğar. Hüseyin Bey bizim ayakkabıcılık mesleğinin yan dallarından birisini yapıyormuş. Tanıdığım iyi oldu geçen sene... Şimdilerde birbirimizin müşterisi olduk, ne iyi oldu...
Adı üstünde işte apartmanda oturanların Apartman Sakini... Eğer ki apartmanda kavga gürültü olmasını istemiyorsanız, siz de Apartman Sakini olarak sakinliğinizi koruyun. Komşu haklarını da aklınızdan sakın çıkartmayın... Değil mi ki ’’Komşu komşunun külüne muhtaç.’’
AHMET ZEYTİNCİ
YORUMLAR
Yerel gazetemizde yazan bir arkadaşım, Facebook sayfasında da gazetedeki yazısını paylaşmış, okudum. O da sonbaharla birlikte apartmandaki hanımların kış hazırlıkları sırasında ortak alanları yanlış kullanmasından, gideri ortak ödenen elektrik, su gibi enerjileri sorumsuzca kullanmalarından bahsetmiş ve haklı olarak yakınmış.
Gerçekten de, apartmanda oturmakla apartman kültürüne sahip olmak farklı şeyler. Diğerlerinin haklarına saygı gösterip, kul hakkı bilinci ile hareket etmek hepimizin görevi. Her ikinizin de haklı sitemleri ve bunu yazıya taşımanız, bu kültürün bizde çok da oturmadığının göstergesidir diye düşünüyorum.
Her birimizin başkalarının haklarına saygı gösterdiğimiz, diğerini anlayış ve hoşgörü ile kuşattığımız günlerimiz olması temennisi ve selam ile.
Ahmet Zeytinci
tek apartman sakinleri mi, herkes patlayacak bomba gibi...hedefler yüksek ve hızlıca ulaşmak isteyen bir halkımız var. Hemen olmayınca patlayacak gibi oluyoruz. Bir arkadaşım ev aldı, alttaki komşusu hiç gürültü yapmamasına rağmen gürültü yapıyorsunuz diye geliyormuş. hadi sinirlenme değil mi? . Güzel yazınız kutluyorum, ya Sabır deme zamanlarımız şu zamanlar... Selam ve dua ile.