- 372 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Sıradanlık
Koca yürekli, iyi niyetli yorgun ve dalgın bir adam yine uyandı bu sabah. İlk işi aynaya bakmak oldu, elini yüzünü yıkadı ve ceplerini şöyle bir yokladı. Yalnız iki lira bulabildi. Son parası oydu çünkü. O para ile ne yapacağını bilemedi önce. Bir tür bahis mi oynamalıydı, son parasıyla dolmuşa binip aç acına iş mi aramalıydı? Öyle olsa bile eve nasıl dönecekti? Evde kalıp bir ekmek ve biraz zeytin mi almalıydı bilemedi. Döndü yatağa uyumayı denedi, tüm bu düşünceler yorgunluğuna rağmen kaçırdı bütün uykusunu. Hayatı boyunca taksiye binen adamlara özenmişti. Neden binemediğini kendisine hiç sormadı cevabını bildiği için. Çünkü hiç parası olmadı o kadar. Evine giden yolla günlük kazandığı rakam hiçbir zaman yakın olmadı. Bunu gerçekleştirmek için bütün gün çalışıp on lira da üzerine vermesi gerekirdi ki sabah verdiği yol parası da cabası. Hep istemişti geç kalmadığı ya da otobüs geciktiğinde keyfe keder taksiye binmeyi. Neyse ki artık böyle bir derdi yoktu. Çünkü aylardır işsizdi ve çok fazla borcu vardı. Tüm bu düşüncelerin yorgunluğuyla uyuya kaldı sonra. Tekrar uyandığında saat öğleni geçmiş ve büyük ihtimalle alamadığı gazetelerde ve vitrinlerinde ki eleman aranıyor yazısı olan çoğu iş de tükenmişti. Üzerindeki eşofmanları hiç değiştirmeden, yolun karşısında ki önünde rengârenk topların filenin içinde tavana asılı olduğu bakkala girdi. Bakkaldan bir ekmek ve ip aldı. Yüzünde tuhaf bir gülümseme vardı. Sanki bir daha aç kalmayacak gibi.
29.09.2016
00:02
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.