- 413 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
küçük serçe
mavi gecelerin içinde yürüyen siyah elbiseli serçe gördüm ağır adımları ile sadece önüne bakıyordu arada eli ile saçlarını düzeltiyordu , bazende anlına dokunarak ağrıyan aklını ve ne yapacağını bilmeyen bir tavır ile düşünüyor ve yavaş yavaş süzülen bir kuş gibi yürüyordu gecenin ortasından.
biraz ilerde insanların arasında kaybolur gibi oldu sert bir bakış ile arakasına baktı , bir şeyler görür gibi oldu ama uzun sürmedi gözleri hüzünlü bir şarkı gibiydi yada hazır bir yağmurun soğuk buğusu gibi , ve derin derin düşüyordu , tuhaf bir durgunluk sardı zamanı ellinde kırık bir kadeh yüzünde içli acı yürüdü yürüdü , bir köprünün üstüne geldi , bardağı çöpe attı parçalanmıştı en ufak oldu ...
hızlı adımları ile yürümeye devam etti . hafiften saçlarına rüzgarın elleri dokunuyordu , gözleri ise ufak damlalar düşüyor ve yüzü kırgınlarını gizleyemiyordu , içinden bir şey yüzülür iken duygularının ağırlığı yüreğinden nefes nefes gökyüzüne kanat acıyordu , dilinde hayatı anlatan derin cümleler ruhunda onu sarsan ağır düşlerin kırılmışlık ağıtlarını anlatan bir tablo gibi ,renk ,renk ,biçim, biçim ,manzaraya ayak uyduruyordu.
gün bitene kadar aynı kaldı hep aynı yerde yürüdü hep aynı duyguyu yaşattı , yorgundu omuzlarındaki yük ne hayata nede kendine yaramıştı , bıkmıştı artık ve usanmıştı aynı zamanda yaşamak aynı anları görmek aynı çelişkide düşünmek ve en kötüsü hep aynı kalmak onu bitirmişti.