ustaya selam...

• 5 Ağustos 2019 Pazartesi 03:02:14

Kıymetli üstadım;

Uzunca bir zamandır hatırlanmamış olduğuna dair sitemine ilişkin gönlüme düşen darlığı bu satırlar ne denli hafifletebilir bilemem ama... En azından içimde titreşen vefasızlıktan olduğuna kanaat getirdiğim boşluğa bir kuş uçurmak geldi içimden ustam...

Üç günden beridir oturup şu satırlarla gönül alabileceğim avuntusuyla oyalandım durdum ve bugün oturdum ve içimi dökmeye ikrarla yazmaya durdum... Ne garip, cevabının gelmeyeceği mektupların müellifi olarak neden her yazmaya oturduğumda sanki bu defa karşılık bulacağım zannıyla ümitleniyorum ki? Hem cevap vermesen de okuduğunu bilmek kafi gelmiyor mu artık acaba bu fakire?

Yazılanın okunmadığı, okunanın anlaşılmadığı, anlaşılanın uygulanmadığı, uygulananın hiç bir derde deva olmadığı çağın yazı hamallarından biri olarak şunu kaçıncıdır sana anlatıyorum hatırlamıyorum... Daha dün adını bile yeni duyduğum bir kızcağızın (magazin türevi) çıkan kitabının çıktığı hafta altı haneli rakamları bulduğunu okudum ya... Sanırım ölsem de gam yemem... Üstad, yalan yok kıskandım elbet... 3 on yıla yakındır kalem teri döken bu fakirin yazdıklarından leblebi tozu külahı yapılacak kadar bile kıymeti harbiyesi olan basılı kağıtlarının gördüğü muameleye bakınca, yeni yetme bir kızcağızın fantezilerini döktürdüğü sözde bir kitap çıkar çıkmaz yok satıyor...

Hep derdin ya; "Herkes yazar da çok azı yazar..." diye... Sanırım haklısın...

Geçen merak ettim de basılan eser sayısına baktım (eser dedim de adı öyle geçiyor, yoksa sizden sonra yayımlananlara eser demek için bin şahit ister) da şaşırdım... Tam dokuz haneli rakamlara ulaşan kitapların ülkedeki okuma oranına kıyası ise muhteşem bir tezat... Kelle başı (sadık okur sayısı ile hesap yapılırsa) üç bin sekizyüz elli kitap isabet ediyor... Bir insanın bir yılda okuyacağı azami kitap sayısının yüzü bile bulmayacağını söylememe gerek yok sanırım...

Geçen bir dost sohbetinde de dediğim gibi yazı kerhanelerinde üretilen gayrimeşru ürünlerle nefes alamaz duruma gelen edebiyat dünyası bir sel ya da yangın bekler ki bu afeti ancak daha büyük bir zayiat dengelesin... Görünen o ki o da zor ihtimal...

Fazlaca vaktini almak düşüncesinde değilim... Kıymetli vakitlerinden bir nebze bendenize zaman ayırıp meramıma ve merakıma acıyıp bir cevap lütfederseniz pek bahtiyar sayarım kendimi... Ne olacak bu edebiyatın hali hocam?

Saygı selam ve dua ile...