- 424 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
GEÇ KALMIŞLIK
Bazen hayatında geç kaldığın ne kadar çok şey olduğunu anımsar insan. Ancak bu geç kalmışlık öyle bir şeydir ki bir daha kimseye ne yetişmeye çalışırsın ne de bir şeyi yapmaya acele edersin. Öyle bomboş bakarsın... Düşünürsün o gün o saatte sadece bakıp geçmeseydim belki bir durup konuşsaydım belki bir kahve içseydim daha mı farklı olurdu her şey.. Cevabını asla öğrenemeyeceğin bir soru olarak hayatında boğazına oturan bir düğüm olarak kalacaktır bu... Yaşamadığın ya da yaşayamayacağın bir şeyin cevabını bilmemek ... Belki daha kötü olacaktı dersin çaresizce aslında bu bir avutma şeklidir kendini bilirsin ama işte çaresizlik denilen şey bu aslında kendini avutma çabası...
Şarkılarla kendini avutmaya çabalarsın ama olmaz hepsinde bir eksiğini bulur daha da dağıtırsın kendini ..Bu benim hatam da diyemezsin çünkü o zaman öyle olması gerekliydi belki bu kaderdi ama insan kendi kaderini kendi belirlemez miydi? Önüne sunulan yollardan hangisine gideceğine kendisi karar vermez miydi ? Hayatımızın yaptığımız seçimlere göre şekillenmez miydi ? Tabi ki öyle olurdu ama işte bir avuntu insan kendini yaşamaya mecbur hissediyor her ne olursa olsun..
Zamanı geriye almak eğer mümkün olsaydı ben alırdım derim. Ama bu seferde şu an sahip olduklarıma bir ihanet olmaz mıydı ? Onların suçu ne ? Beni mi seçmeleri ? Ya da her şeyden habersiz sadece sevmeleri yanımda olmaları mı? Bu aslında öyle bir kör düğüm ki neresinden baksan çaresizlik yaşamaya çalışma çabası her şey... Kimse istediği hayatı yaşamıyor gibi. Çünkü herkes aslında yaptığı seçimlerinde hep diğer şıkkı düşünüyor ve öyle ya da böyle şu anki hayatına ihanet ediyor. Sürekli hayatımızdakilerin hayatlarına ket vuruyoruz. Bir şekilde düzeni bozuyoruz. Sanırım bu dünyaya insan olarak gelmenin de bedeli bu olsa gerek. Sonuçta sana verilen bir akıl bir irade ve düşünme yetisi var ama sen tüm bunları yaşadığın kırgınlıklarının hırsını başkalarından almak uğruna kenara atıp sadece kırılan bir parça onurun ya da gururun için hiçe sayıyorsan aslında tüm evrene en büyük ihaneti yapıyorsun. Tüm dengeyi bozuyoruz bu şekilde çünkü daima kısır bir döngünün içerisinde savrulup gidiyoruz. Ne kimin için göz yaşı döktüğümüz belli ne de kimi gerçekten sevdiğimiz. Bizim için dökülen göz yaşlarının da çok bir önemi kalmıyor çünkü insan kendi ağlarken çevresindekileri çok da net göremez. Yağmur yağarken pencereden dışarıyı göremediğin gibi....
Bu saatten sonra değişmeyecek her şeye bir kadeh daha kalkar ve tüm içimizde aldattıklarımızın anısına bir göz yaşı daha akar. Daha fazlası mümkün değildir zaman akıp geçiyor şu an burada bile akıp geçti... Çok geç her şeye çok geç.....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.